Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/608 E. 2018/439 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/608
KARAR NO : 2018/439
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2017
NUMARASI : 2016/192 Esas-2017/250 Karar
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 19/04/2018 ( 29/05/2018 yazım tarihli )
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA:Davacı vekili, müvekkilinin 810.000- TL sermayeli davalı şirketin % 10 payına sahip ortağı bulunduğunu, 28.11.2015 tarihinde davalı şirketin 2014 yılı olağan genel kurul toplantısının yapıldığını, toplantıda 2014 yılına ait finansal tabloların tasdikine ilişkin alınan kararların iptaline karar verilmesi gerektiğini, finansal tabloların müzakaresine bağlı konuların görüşülmesinin ertelendiğini ancak bir kısım kararların bu toplantıda alınmaması gerekirken görüşülüp karar alındığını , bu nedenle 28.11.2015 tarihli toplantı tutanağının 5, 6, 7, 8 ve 9 numaralı kararlar ile de finansal toblaların müzakeresi ile ilgili kararların iptaline, 30.01.2016 tarihli toplantı tutanağının finansal tabloların kabulune ilişkin 3 nolu karar ile yine aynı toplantıda alınan 4 numaralı kararının davalı …Şirketi’nin hissedarı olduğu, …Kooperatifinde temsil ve ilzama belirtilen miktarlarda pay tahahhüt etmeye temsilci seçilmesi konusunda alınan kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının iptalini istediği genel kurul toplantısının 28/11/2015 tarihinde yapıldığını, 3 aylık sürede açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini,finansal tabloların incelenmesine ilişkin genel kurulun 28/11/2015 tarihinde yapıldığını, bu genel kurulda finansal tabloların incelenmesi için tüm katılanların oy birliği ile kararın bir ay sonraya ertelenmesine karar verildiğini, bu kararın alınmasının yasada ön görülen 3 aylık dava açma süresini uzatmadığını, yasada sürelerin uzatılmasına ilişkin bir hüküm bulunmadığını, nedenle genel kuruldan haberdar olmadığına ilişkin iddialarının tamamı mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Mahkemece, dava konusu yapılan genel kurulda alınan 3-4-5-6-7-8-9 nolu kararların şirketin ana sözleşmesine uygun olarak alındığını, söz konusu kararların dürüstlük kuralına aykırı şekilde alındığına ilişkinde herhangi bir iddia ve delilin söz konusu olmadığını, 5 nolu karar yönünden de davacı tarafın talep ve beyanı doğrultusunda şirket müdürünün ibra edilmemiş olması nedeniyle iptalinin istenmesinde hukuki menfaat bulunmadığı ,alınan kararlara muhalefet şerhi yazdırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, 28/11/2015 tarihli toplantıda finansal tabloların müzakeresine bağlı konuların görüşülmesinin kanuna aykırı olup bu hususta alınan kararların iptaline karar verilmesi gerektiğini, 30/01/2016 tarihli toplantıda 2014 yılına ait finansal tabloların müzakeresi ve tasdiki gündem maddesi konusunda alınan kararın iptaline karar verilmesi gerektiğini, 30/01/2016 tarihli toplantıda davalı …i Limited Şirketi’nin hissedarı bulunduğu taşıyıcılar kooperatifinde temsil ve ilzama, belirtilen miktarlarda pay taahhüt etmeye temsilci seçilmesi konusunda alınan kararın iptaline karar verilmesi gerektiğini belirterek, istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davalı şirketin 28.11.2015 tarihli toplantısında finansal tablolarla ilgili müzakere bir ay sonrasına bırakılmış ve akabinde yapılan 28.12.2015 tarihli genel kurul toplantısınde davacı vekilinin talebi üzerine yine finansal tabloların müzakeresi TTK 420 gereği bir ay sonraya 30.1.2016 tarihine 3.kez ertelenmiştir.
TTK nun 420.(1)maddesi gereğince ; finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların sermayenin 1/10 na sahip pay sahiplerinin istemi üzerine ,genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın ,toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır.
TTK 420(2)madde de azlığın istemiyle bir kez ertelendikten sonra finansal tabloların müzakeresinin tekrar geri bırakılmasının ertelenebilmesi ,finansal tabloların itiraza uğrayan ve tutanağa geçmiş bulunan noktaları hakkında ilgililer tarafından dürüst hesap verme ölçüsü ilkeleri uyarınca cevap verilmemiş olması şarttır.Buna göre yasal düzenleme de aydınlanmamış konular hakkında yeterli bilgi verilmemesi halinde ikinci kez erteleme talep edilebilecek ise de 3.kez erteleme hususunda yasal düzenleme bulunmamaktadır.
Davacı tarafça Finansal Tabloların müzakeresi ertelenmiş iken bağlı konuların da ertelenmesi gerekirken 28.11.2015 tarihli genel kurulda 5.6.7.8 ve 9 no.lu kararlar ile 30/01/2016 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan 3 ve gündem dışı 4 no.lu kararın iptali talep edilmektedir.Finansal tabloların müzakeresi 28/11/2015 tarihli Genel Kurul Toplantısında ertelendiğine göre buna bağlı konuların da TTK 420/1. Maddeye göre ertelenmesi gerekmektedir. Bağlı konular kanunda açıklanmamış olmakla birlikte TTK 413/3. Maddesinde YK üyelerinin görevden alınmaları ve yenilerinin seçimi yıl sonu finansal tablolarının müzakeresi maddesiyle ilgili sayılacağı düzenlenmiştir.
28/11/2015 tarihli Genel Kurul da alınan 5 no.lu karar ile ; müdürün ibrası görüşülmüş ; 5 no.lu madde finansal tablolar ile bağlantılı olmakla birlikte davacının da oyuyla oy birliğiyle ibra edilmemiştir. Davacının oyu doğrultusunda karara bağlanan 5. no.lu kararın iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar ise dava şartıdır.
6. no.lu madde yeni müdür seçimine ilişkin olup ve bu da TTK’nın 413/3. Md. Kapsamında finansal tablolar ile bağlantılı olup müdür seçiminin de ertelenmesi gerekir. Karar alındıktan sonra davacı vekili “Müdür seçiminin hatalı yapıldığını TTK 362 gereği en fazla 3 yıl için yapılacağını ,5 yıl süreyle seçilmesinin kanuna aykırı bulunduğunu bildirerek “alınan karara karşı olduğunu beyan etmiş olup müdür seçimine ilişkin karara muhalefet bulunmadığı gerekçesi yerinde bulunmamakta ise de esasen bağlı konular kapsamında bulunan kararın iptali gerekmektedir.
Bundan sonra görüşülen7-8 no.lu maddeler açısından alınan kararlar sonrasında davacı temsilcisinin muhalefet şerhi bulunmamakla birlikte davacının finansal tabloların görüşülmesi ile ilgili maddede bağlantılı konuların görüşülmesinin de ertelenmesi yönündeki itirazı nedeniyle ayrıca muhalefet şerhi yazılması gerekmemektedir.Zira, davacı temsilcisi esasen toplantının yapılamayacağını baştan belirterek, toplantıya ve müzakere yapılmasına itiraz etmiş bulunmaktadır. Esasen dava şarıtı bulunan karara muhalefetin, alınan karardan sonra yapılması gerekir şeklindeki ana kural, geçerli bir şekilde yapılan toplantı sonucu alınan kararlara ilişkin bulunmaktadır.Toplantı da erteleme kararı alınmış iken bağlantılı konuların görüşülmesi TTK 420.madde hükmüne aykırı olduğundan karara karşı ayrıca muhalefet etmek gerekmemektedir.
7 no.lu madde şirket müdürünün aylık ücreti,8 nolu madde kar payı dağıtımı ile ilgili kararlar olup, bu kararın finansal tabloları doğrudan ilgilendirdiği bağlantılı konular olduğundan finansal tabloların müzakeresi ertelendiğine göre bu gündem maddelerinin de ertelenmesi gerektiğinden ,kanuna açık aykırılık nedeniyle muhalefet şerhi aranmaksızın dava açılabileceği kabul edilmelidir.
9 nolu madde ise özel denetçi atanmasına ilişkin olup, finansal tabloların görüşülmesi ile bağlantılı olmayan bir konudur. Özel denetçi atanması yönündeki talebin görüşülmesinde şirketin ekonomik geleceğinin açılan davalar yönetiminde risk durumunun ortakların yeterince bilgisinin olmaması gibi nedenler ile davalı şirketin iştirakı olan bir başka firmayla ilgili olarak faaliyet raporunda bilgi olmaması, kar payı dağıtılmaması sebebler ile itiraz edilmiş ise de alınan karardan sonra davacı temsilcisi tarafından muhalefet şerhi yazdırılmadığına göre iptal isteminin reddi gerekmektedir.
30/01/2016 tarihli ertelenen 3.genel kurulda alınan 3 no.lu karar ile davacı finansal tabloları inceleyemediğini ve kendisine sunulmadığını beyan etmekle birlikte 01/01/2014-29/08/2014 dönemine ilişkin finansal tabloların oy birliğiyle onaylanmadığı,29/08/2014-31/12/2014 tarihler arasına ilişkin ise finansal tabloların ise oy çokluğu ile onaylandığı anlaşılmaktadır. Bir iptal sebebi ileri sürülmeksizin davacı temsilcisi tarafından finansal tabloların ertelenmesi gerektiği yönünde itiraz yapıldığı, 28/11/2015 tarihli Genel Kurul toplantısından sonra, ertelenen 28/12/2015 tarihli olan Genel Kurul toplantısında da görüşülmeyip yine ertelenen toplantı olmakla artık bundan sonra erteleme talebi dinlenebilir değildir. Bu bağlamda; finansal tabloların görüşülmesi gereken 30/01/2016 tarihli Genel Kurul toplantısında alınan 3 nolu karar açısından, kararın iptalini gerektiren iptal sebebi ileri sürülmediği alınan karara karşı muhalefet şerhi yazdırılmadığı gözetildiğinde kararın iptali istemi yerinde bulunmamaktadır.
4. No.lu karar ise, gündemde olmadığı anlaşılan “davalı şirketin … Koop.de temsil ve ilzamı, belirtilen miktarlarda pay taahhüt etmeye temsilcilerin seçilmesine” ilişkin olup davalı şirket müdürü ve toplantı başkanı tarafından görüşülmesi önerilmiş, davacının muhalefeti ile oy çokluğu ile gündeme alınarak oy çokluğu ile karara bağlanmıştır. TTK 413/2. Maddesine göre gündemde bulunmayan konular genel kurulda müzakare edilemez ve karara bağlanamaz. Kanuni istisnalar saklıdır.
Sonuç olarak, kanunen ertelenmesi gerekne konularda görüşülüp karar alınması halinde esasen muhalefet şerhi yazdırmak gerekmediğinden bağlantılı konularda iptal isteminin kabulune karar vermek gerekmektedir.Karar alınamayacağı yönündeki itiraz, kanunen ertelenmesi gereken toplantının yapılamayacağına ilişkin itirazın bir parçası olup, mahiyeti itibariyle baştan yapılmak durumundadır ve bu itibarla TTK’nın 446/1-a maddesi kapsamında’ muhalefetin karardan sonra olması gerektiği yönündeki kuralın bir istisnasını teşkil etmektedir. Esasen ertelenmesi gereken konularda karar alınması TTK’nın 420. maddesi bağlamında mümkün olmayıp, kanunen ve doğrudan ertelenmesi gereken mevattandır.
28/11/2015 tarihli Genel Kurul toplantısında 5. Nolu karar ertelenmesi gerekmekle birlikte davacının görüşü doğrultusunda çıkmış olup, bu karar açısından hukuki menfaat dava şartının gerçekleşmemiştir. Buna yönelik, iptal talebinin reddi gerekir.
6/7/8 nolu kararlar finansal tabloların müzakeresi ile ilgili olmakla ertelenmeden karara bağlanmış olması karşısında esasen talep üzerine kanunen ertelenmeleri gerektiği gibi muhalefet de gerekmediğinden kararların iptal edilmesi gerekir. Ancak 6 nolu kararda muhalefet şerhi yazdırıldığı anlaşıldığından ,Mahkemenin karara muhalefet şerhi yazdırılmadığı gerekçesi yerinde bulunmamaktadır.
28.11.2015 tarihli genel kurulun 9.no.lu karar ise doğrudan finansal tablolar ile bağlantılı olmadığından, karar sonrasında davacı temsilcisinin bir muhalefeti bulunmadığı,yine 30.01.2016 tarihli Genel Kurulda alınan: 3. No.lu kararda finansal tablolar kısmi olarak onaylanmamış ,onaylanmayan kısım oybirliğiyle, onaylanan kısıma ilişkin karar ise oy çokluğuyla alınmış olup davacı temsilcisinin muhalefet şerhi bulunmamaktadır. Kararın iptaline ilişkin davacının finansal tabloları inceleyemediği iddiası 3.kez erteleme isteğine ilişkin olup karar akabinde davacı temsilcisinin muhalefet şerhi bulunmadığından ve esasen başkaca iptal nedeni ileri sürülmediğinden iptal isteminin reddine ilişkin hükme yönelik istinaf sebebleri yerinde görülmemiştir.
30.1.2016 tarihli genel kurulda gündemde olmadan görüşülen 4 nolu kararın ise TTK 413/2 kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira TTK’nın 446/1-b maddesine göre: “Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, iptal davası açabilir. Görüldüğü gibi gündemde olmayan bir konu, ‘gündemin gereği gibi ilan edilmediği’ kapsamında olduğu gibi, olumsuz oy kullanmak da gerekmediğinden gündeme bağlılık ilkesi gereği 30.1.2016 tarihli genel kurulda alınan 4 nolu karar gündeme bağlılığın istisnasını teşkil eden hususlara ilişkin olmadığından ,kararın iptali gerekmektedir.Buna göre madde bazında değerlendirilen ve finansal tabloların müzakeresi ertelenmesine rağmen bağlantılı konuların görüşülüp karar alındığı anlaşılan 28.11.2015 tarihli genel kurulun 6,7,8 nolu kararları ile 30.1.2016 tarihli genel kurulun gündeme bağlılık ilkesini ihlal eden 4 nolu kararı bakımından İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak bu maddeler bakımından davanın kabulü ile alınan kararların iptaline ,fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE; Bakırköy 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/03/2017 Tarih 2016/192 Esas 2017/250 Karar sayılı hükmün HMK 353(1)b-2 gereği KALDIRILMASINA;
“Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı şirketin 28/11/2015 tarihli genel kurulunda alınan 6,7,8 nolu kararların İPTALİNE,
30/01/2016 tarihli genel kurulda alınan 4 nolu kararın İPTALİNE,
Fazlaya dair istemin REDDİNE”
İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin yatırılan 29,20- TL harcın mahsubu ile eksik kalan 6,70-TL harcın davalıdan tahsiline.
Davacı vekili için takdir olunan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 2.180- TL maktu avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine .
Davanın reddolunan kısmı üzerinden davalı vekili için takdir olunan 1.980-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine.
Davacı tarafından yatırılan 58,40 -TL peşin harç ile davacı tarafından yapılan 1.684,20-TL yargılama giderinin (1500- TL bilirkişi ücreti, 184,20- TL tebligat ve posta gideri) davanın kabulü oranında hesaplanan 940-TL sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine.kalan giderin davacı üzerinde bırakılmasına.
Davacı tarafça yatırılan 31,40- TL istinaf karar harcının kendisine iadesine,
HMK’nın 361.maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde temyiz yoluna başvurabileceğine dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 19/04/2018