Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2017/468 E. 2018/542 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/468
KARAR NO : 2018/542
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/02/2017
NUMARASI : 2015/815 Esas-2017/152 Karar
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/05/2018
İlk derece mahkemesince verilen hükmün davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;
DAVA: Davacı vekili, … AŞ. ile …. Ve Tic. Ltd. Şti. Arasındaki Finansal Kiralama sözleşmesine konu ”agrega bunker” makinasının 209053593/0 nolu Leasing All Risk Sigorta Poliçesi ile 01/12/2013-31/12/2016 tarihlerini kapsayacak şekilde sigortalandığını, söz konusu sigortalı makinenin 02/03/2015 tarihinde devrilmek suretiyle hasar gördüğünü, hasara ilişkin ekspertiz incelemesi yaptırıldığını ve hasarın karşılandığını, ekspertiz raporunda davaya konu hasarın montaj hatasına dayalı olarak devrilmesi nedeniyle meydana geldiği kanaatine varıldığını, ancak davalının kusurlu ifası nedeniyle meydana gelen zararı tazmin etmediğinden bahisle sigorta kapsamında ödenen 65.000-TL meblağındaki zararın davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacı tarafın dayandığı delilleri eklemediğini, ekspertiz raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, bu konuya ilişkin itiraz sebeplerini saklı tuttuklarını, söz makinelerin mekanik olarak bir yıl imalatçı garantisinde olduğunu, aşınan ve yıpranan malzemelerin garanti kapsamında olmadığını, 14 ay önce kurulup sağlam ve çalışır vaziyette teslim edilen bir tesiste montaj hatasının sonradan ortaya çıkmasının mümkün olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın rücuan tazminat olduğu, davacı tarafça, davalının dava dışı şirket ile aralarındaki eser sözleşmesini gereği gibi ifa etmediği ve hasar meydana geldiği, davacı ile dava dışı şirket arasında eser sözleşmesi bulunduğu, hasara uğrayan makinenin 12/01/2014 tarihinde teslim ve montajının yapıldığı, meydana gelen hasarın açık ayıp niteliğinde olduğu, bu nedenle TBK’nın 440 ve devamı maddeleri dikkate alındığında dava dışı şirketin eseri en kısa zamanda gözden geçirmek ve var ise ayıbı bildirmek zorunda olmasına rağmen ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu nedenle de eseri ayıplı hali ile kabul etmiş sayılması gerektiği, dolayısıyla da davalının sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili, dava konusu hasarın, dosya kapsamında yapılan tespitlerden, davalı tarafından üstlenilen montaj ve kurulumun ifasındaki hata, gizli ayıp nedeniyle meydana geldiğini, bu hususun ispatlanmasına rağmen mahkeme tarafından davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, hasarın davalı tarafın sebep olduğu montaj hatasından kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, yerel mahkemenin teknik bakımdan yetersiz bilirkişi raporu uyarınca davanın takdirinde hataya düştüğünü, yetersiz bilirkişi raporu ile dava konusu hasara sebebiyet veren ayıbın niteliğinin hatalı olarak tespit edildiğinden ve bu rapora dayanarak eksik inceleme ile hukuka aykırı hükme varıldığından hükmün istinaf sebepleri doğrultusunda kaldırılmasını, yargılamada davacının hak arama özgürlüğü yeterli şekilde kullandırılmadığını, anayasa ile korunan hak arama hürriyetinin kısıtlandığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi ilamının istinaf denetimi yapılarak yeniden inceleme ve yargılama yapılmasına ve istinaf itirazları doğrultusunda talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dairemizce, davanın dayanağını oluşturan olayın nasıl olduğunun anlaşılması teminen, ekspertiz raporları içinde bulunan ve dosyada siyah beyaz ve tam olarak algılanamayan fotoğrafların asılları, davacı vekilinden istenmiş ise de, davacı vekili tarafından süresinde inceleme sırasında istenilen fotoğraflar sunulmamıştır. Bu durumda, hasarın eksper tarafından fotoğraflanması kapsamında dairemizce tam bir kanaat sahibi olunması yönünde gerekli görünen görsel algılama oluşmadığı için dosyada mevcut bulunan delillerle değerlendirilmesi yoluna gidilmiştir.
Temel uyuşmazlık konusu, bu devrilmenin makineyi monte eden davalı firmanın kusurundan kaynaklanan bir nedenle devrilip devrilmediğidir. Bu bağlamda makinenin imalinde montesinde bir kusur- ayıp olup olmadığı varsa bunun niteliğinin de belirlenmesi gerekmektidir.
Dava konusu makinenin, dava dışı sigortalı … Tic Ltd Şti ile davalı … Ltd şti arasında 23/10/2013 tarihli sözleşme kapsamında faaliyet alanına yerleştirilerek işletime alındığı , İmalatçı olan davalı sözleşme kapsamında (teknik kısımda detaylandırılan) makineyi üreterek müşteriye tam ve sağlam çalışır teslim etmeyi üstlenmişdir. Makinenin kullanılmından kaynaklanan hatalar sonucu oluşacak hasarların garanti kapsamı dışında bırakılmıştır.
12/01/2014 tarihli davalı tarafından tanzim edilen servis formundan 2013 model tesisin 120 m3 saat kapasiteli beton santrali eksiksiz ve çalışıf vaziyette teslim edilmiştir tesis aşınan ve yıpranan parçalar hariç 1 yıl süre ile imalatçı firma garantisindedir şeklinde yazılıp dava dışı sigortalıya (bu bağlamda hasarlanan-devrilen makinenin) çalışır vaziyette teslim edildiği anlaşılmaktadır. 07/12/2013 tarihinde kurulumuna başlanıp 12/01/2014 tarihinde çalışır vaziyette teslim edilen beton santralinin bir parçası olarak çalışan makinenin (Bunker Dolum Parçası) 02/03/2015 tarihinde devrildiği sabittir. Bu devrilme neticesinde alt sistemin ve konveyör adı verilen bağlantılı santral bölümlerinin de hasarlandığı anlaşılmaktadır. (bunker biriktirme teknesinde eğilme, tartım bandında ölçüm yapan ekipmanlarda kısmi hasar ve ayaklarda ezilme) Hasar tazminat hesabında hasarın kaynaklandığı Agrega Bunkeri adındaki makine üzerinden hasar ve tazminat hesabı yapılmıştır.
Davacının başvurusu üzerine görüş bildiren ekspertiz raporunda makinenin devrilmesinin zemine sağlam monte edilmeyen ayakların zemine dengesiz baskı yapması sonucu tek tarafa ağırlık basması nedeniyle gerçekleştiği belirtilmiştir. Bu bağlamda makinenin ayaklarının zemine kaynakla tutturulmadığı, dikey bir sabitleme yapılmadığı ve hasarın montaj hatasından kaynaklandığı belirlenmiştir.
6098 sayılı TBK’nın eser sözleşmelerinde ayıbın belirlenmesi başlıklı 474/1.maddesine göre: iş sahibi, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorundadır.
Eserin Kabulü başlıklı 477. Maddesinde de: Eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra, yüklenici her türlü sorumluluktan kurtulur; ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğu devam eder.İşsahibi, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, eseri kabul etmiş sayılır. Eserdeki ayıp sonradan ortaya çıkarsa iş sahibi, gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorundadır; bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır.
Dava konusu hasarda ; tesisin bir parçası olan makinenin montajında kaynaklanan bir hatadan-ayıptan dolayı makine devrilmişse ve ayıp makinenin ayaklarının zemine kaynaklanmaması ve dikey bağlantıların kurulmamış olması ise bunu anlamak bu işleri yapan kimseler açısından kolaylıkla anlaşılabilecek bir eksiklik- ayıp sayılmalıdır. Bu anlamda makinenin 14 ay kadar çalışmış olması karşısında devrilmenin montaj hatasından- ayıbından mı yoksa kullanım hatasından mı yahut makineyi taşıyan aksamda meydana gelen metal-malzeme yorgunluğundan mı kaynaklandığını tam olarak belirleyebilmenin mümkün olmadığı, en azından açık ve gizli ayıbın bulunmadığı-bu iddianın ispatlanamadığı kabul edilmelidir.
Mevcut dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede makinenin tesisin parçası (alt sistem) olarak imal edilip işler vaziyette yerine monte edildiği, bir yıldan fazla- 14 ay kadar muntazam çalıştığı, devrilmesinin (hasarlanmasının), tesisi imal ederek tesisin bir parçası olan makineyi dava dışı sigortalıya teslim eden imalatçı davalıdan- davalının makineyi gizli ayıp teşkil edecek şekilde usulsüz-ayıplı monte etmesinden kaynaklandığı iddiasının ispatlanamadığı, bu durumda mahkemece verilen kararın dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf nedenlerinin ise yerinde olmadığı kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90- TL istinaf karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 278,- TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 242,10- TL harcın davacıya iadesine,
Gerekçeli kararın bir örneğinin taraf vekillerine tebliğine,
HMK ‘nun 362/1. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceğine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 10/05/2018