Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/486 E. 2018/361 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/486
KARAR NO : 2018/361
DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2018
Mahkememizin ….. Esas sayılı dosyasından …. tarihli celse gereğince tefrik edilen dosyasının mahkememiz esas defterine … Esas sırasında görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İSTEM: Davacı vekili mahkememizin … Esas sayılı dosyasına sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …. sicil numarası ile … yılından beri kayıtlı olup …’ da faaliyete başlama tarihinin 09.06.2005 tarihli olduğunu, müvekkili şirketin 12 yılı aşkın bir süredir ….’ ya kayıtlı olduğu, sadece umre seyahati alanında turistik yolcu taşıma işlemi yaptığı, söz konusu markasının da yalnızca ……. alanını kapsamakta olduğunu, bu alanda sektörde tanınmış, güvenilir, başarılı bir firma olup, davalı firmanın faaliyette bulunduğu başka hiç bir sektörde faaliyeti de bulunmadığını, davalı …… yılından bu yana …..kod numaralı ve başka numaralı ….. markasının sahibi olduğunu, ancak davalıların umre seyahati ile ilgili faaliyetlerinin bulunmadığını, bu nedenle sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradıklarını, 95 yıldır markayı umre ve hac turizmi için kullanmadıklarını belirterek, davalıya ait …. numaralı ve diğer …. esas unsurlı markaların ….. hizmeti için kısmi olarak hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, davanın kabulüne karar verilmesi halinde Mahkeme ilamının …tirajı en yüksek 3 gazetede yayın ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22.02.2018 tarihli dilekçesinde ise; yanlışlıkla davacı müvekkilinin . markasını sadece ….. alanında kullandığını ve …. markası hakkında …. alanında … nezdinde tedbir konulması talebinde bulunduklarını, ancak düzeltme olarak: umre seyahati ve turizmi alanını ….. olarak düzeltmek istediklerini beyan etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6769 sayılı Kanunu’nun 156.maddesi uyarınca üçüncü kişiler tarafından sınai mülkiyet sahibi aleyhine açılacak davalarda, sınai mülkiyet sahibinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, dava konusu markanın müvekkili……. ait olduğunu, müvekkilinin yerleşim yerinin Afyonkarahisar olduğundan, Afyonkarahisar Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ihtiyati tedbir yönünden de yetkiye itiraz ettiklerini, dava dilekçesinde……. davalı olarak gösterilmişse de bu şirketin marka sahibi olmadığını, hükümsüzlük ve iptal davasının marka sahibine karşı açılabileceğini, bu bakımdan ……. yönünden husumete itiraz ettiklerini, davacının müvekkili adına kayıtlı markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ettiğini, ne var ki, markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesine imkan olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, markanın kullanılmaması nedeniyle kısmen iptaline ilişkindir.
Mahkememizce davalı …. Hakkındaki davanın, marka sahibi olan……hakkında açılan 2… Esas sayılı davadan ayrılmasına karar verilmiş, yargılamaya …. Esas sayılı dosya üzerinden devam olunmuştur.
HMK madde 114/1-d bendi uyarınca; ” Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması” dava şartlarından olup, HMK madde 115/2 bendi uyarınca, dava şartı noksanlığının mahkemece tespit edilmesi halinde, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedileceği belirtilmiştir.
Davaya konu olan marka tescil kayıtları incelendiğinde, markaların bu davanın tefrik edildiği …. Esas sayılı asıl davada davalı olarak gösterilen ….. adına tescilli oldukları, marka iptali davasının marka sahibine karşı açılabileceği, davalı ….. marka sahibi olmaması nedeniyle davada pasif dava ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2- 35,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4- Davacı ve davalı tarafından işbu tefrik edilen dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
5- Davacı tarafça masrafı yatırıldığında işbu kararın taraflara tebliğine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde tensiben karar verildi. 13/12/2018