Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/27 E. 2018/353 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/410 Esas
KARAR NO : 2018/314
DAVA : İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 06/11/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı / borçlu şirketin ,müvekkili şirkete borçlu olduğunu ve borçlarını ödemediğini bilmesine rağmen aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı icra takibine karşı sırf alacağın tahsilini engellemek ve sürümcemede bırakmak amacı ile tamamen haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının, davacı ile uygun bir bedel karşılığında davacı tarafından, davalının internet sitesi tasarımının,bakımının …. hizmetlerinin, büyük … internet siteleri ile entegrasyonunu sağlanması ve teknik desteğin verilmesi konusunda mutabık kaldıklarını , davacının, anlaşmanın kendisine yüklediği tüm edimlerini yerine getirdiğini, gerekli eğitimleri ve teknik desteği de davalı şirket çalışanlarından …. vermiş olduğunu, davacının iş bu anlaşmaya istinaden davalıdan internet tasarımı, …. hizmeti ve entegrasyonu için 11.000,00 TL+KDV, büyük …. siteleri için modül bedeli olarak 3.000,00 TL ve önceden kalan 248,00 TL ödenmemiş fatura borcu toplam 16.763,00 TL talep ettiğini, buna ilişkin fatura düzenlediğini, davalının ise 5.000 TL elden para verdiğini, kalan bakiye olan 11.763 ,00 TL’nin ödenmediğini, davalının bu ödemelerin 1.350,00 TL’lik kısmını yine davacının Yapı ve Kredi bankası hesabına “… açıklaması ile gönderdiğini,davacının, davalı şirket çalışanları ve yetkilileriyle defalarca bakiye kalan borç için iletişime geçmiş olduğunu, ancak bir sonuç alamadığını beyanla, davalı borçlunun menkul, gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalının haksız ve kötü niyetle itirazının iptali ve takibin devamına, davalının takip konusu alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takip dosyasında alacak iddiasının somut bir belgeye dayandırılmadığını , her biri başlı başına bir dayanak olabilecek birden çok belgeye atıf yapıldığını, alacak iddiasının dayanağının somut olarak gösterilmediğinden, davalının sebebi belli olmayan alacak iddiasına haklı olarak itirazda bulunduğunu, davacı tarafın alacak iddiasını kabul etmemekle birlikte, gerçek bir alacak var ise ,takip talebinde bu alacağının sebebinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirtilmesi gerektiğini, yapılan icra takibinin usulune uygun olmadığından icra takibine yapılan itirazın haklı ve yerinde olduğunu, itirazın iptali istemiyle açılan iş bu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini , davaya konu uyuşmazlığın ticari alacak iddiasına ilişkin olup, bu konudaki yargılamanın ticaret mahkemesinde yapılması gerektiğini, görevli mahkemenin Ticaret mahkemesi olması nedeniyle ,ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sınai Haklar hukuk Mahkemesinde açılan iş bu dava için görev-iş bölümü itirazında bulunduklarını, dosyanın görevli ve yetkili Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELILLER GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Taraflara ait ticaret sicil kayıtları ve İstanbul Anadolu 12 İcra Dairesinin ….. Esas sayılı icra dosyası getirtilmiş, icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı aleyhine 22/03/2016 tarihinde 11.763,00 TL alacak için ilamsız icra takibi başlattığı, takip dayanağının 07/03/2016 tarihli ve 18.113,00 TL bedelli fatura olarak gösterildiği, ödeme emrinin borçlu/davalıya 24/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu/davalının 29/03/2016 tarihinde borca ve takibe itiraz etmesi üzerine icra takibin durduğu, itirazın iptali davasının yasal süresi içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Dinlenen davacı tanığı ….. beyanında; kendisinin ….. firmasında destek elemanı olarak çalıştığını, spor ürünleri satan davalı şirket için bir internet sitesi hazırladıklarını, özel bir tasarım yaptıklarını, …. hizmeti sunduklarını, çalışmalar tamamlandıktan sonra …. sertifikası aldıklarını, bu sertifikanın alınması için internet sitesinin çalışmalarının tamamlanmış olması gerektiğini, site çalışmaya başladıktan sonra destek hizmetlerine de devam ettiklerini, bu hususun kendisinin mail yazışmalarımda da mevcut olduğunu, kendisinin bu hizmet için taraflar arasında kaç liraya anlaşma yapıldığına dair bilgisi olmadığını,…..hizmetinin 3. bir firma olan … isimli firmadan alındığını, bu firmaya . hizmeti için bedel ödenip ödenmediğini bilmediğini, ancak davalı şirket çalışanı .isimli kişinin bu firmaya aboneliğini yaptığını, …. aboneliği için kimin ne kadar ücret ödediğini bilmediğini, …. firmasının davacı şirketin sürekli çalıştığı bir firma olduğunu, buraya bilgiler girildikten sonra onun altına internet sitesinin kurulduğunu, davalıya ait bu bilgileri davacı firma adına kendilerinin girdiğini, site çalışmaları öncesinde ….. firmasından davalının başvurusu üzerine alınan …. hizmetinden sonra site çalışmalarını tamamlayıp işlem bittikten sonra, yine başka bir firmadan …. sertifikası aldıklarını, ….başvurusunun site sahibi tarafından yapılmasının gerektiğini, bu nedenle burda da davalı firma tarafından yapıldığını, ondan sonra kendilerinin çalışmalarını tamamladıklarını, daha önce …. üzerinden çalıştığı davacı firma ile davalı firma arasında ufak tefek işler yapıldığını, İnternet alan adının site sahibi firma tarafından alınması gerektiğini, kendilerinin buna ait … sunucuya yönlendirildikten sonra yaptıkları tasarımları buraya yüklediklerini, davalı tarafın daha önceden ……simli internet sitesi bulunup bulunmadığına dair başkaca bilgisi olmadığını, sitenin içeriğinde düzenlemeler yapabilmeleri için şifrelerin kendilerine verildiğini, destek biriminde çalıştığı için davalı tarafın şifreleri kullanılarak internet sitesinin kilitlenip kilitlenmediğine dair bilgi sahibi olmadığını, işin o kısmının ….le ilgili olduğunu beyan etmiştir.
Davacı tanığı …. beyanonda;….. Şirketinde çalıştığını,… bulunan bir ajansdan internet sitesiyle ilgili hizmet aldıklarını, ancak ihtiyaçlarına cevap vermediği için davacı şirketle irtibat kurduklarını, toplantı yaptıklarını, kendilerine iki adet modül sattıklarını, hatırladığı kadarıyla iki modül için… TL ödeme yaptık. Daha sonra sitenin ne şekilde hazırlanması ve ihtiyaçlarımızı bildirmek için yine toplantı yaptıklarını, bu konuda anlaşmaya varıldığını, sitenin tüm içeriğinin hazırlanması ve kullanıma hazır teslim edilmesi için …TL bedelle anlaşmaya varıldığını, bu paranın …. TL’sinin peşin ödendiğini, kalan kısmının iş teslim edildikten sonra ödeneceğini, aslında anlaşmaya göre yarısının peşin ödenmesi gerektiğini, buna rağmen 5.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacı şirketin davalı şirket adına …. bedelini de ödeyerek başka bir firmadan … hizmeti aldığını, İnternet sitesi içeriğinin ve tasarımının tamamlandığını, bu konularda mail yazışmalarının mevcut olduğunu, ancak bu sırada davalı şirketin genel müdürünün değiştiği ve …. isimli bir genel müdür geldiğini, kendilerinin bu arada internet sitesini aktif olarak kullanmaya başlamış olduklarını, hatta ….sitesi üzerinden satışlara da başladıklarını, hatırladığı kadarıyla 20 adet ürün satışlarının olduğunu, bu ürünlerin bedelleri şirketin hesabına geldiğini, siteye ürünlerini yüklediklerini, ancak yeni genel müdürün …. olayına çok sıcak bakmadığını, bunun yerine toptan satışların çoğaltılması gerektiğini düşündüğünü, kendisinin kısa bir süre sonra yeni genel müdür ile anlaşamadığından profesyonel bir şekilde işten ayrıldığını, gerek ayrılmadan önce, gerek ayrıldıktan sonra davacı şirkete kalan bedelin ödenmesi gerektiğini sık sık dile getirdiğini, ancak bu ödemenin yapılmadığını, kendisi işten ayrıldığı tarihlerde internet sitesinin kullanılamaz hale getirildiğini öğrendiğini, davacı şirketin ücretini alamadığı için siteyi kullanılamaz hale getirdiğini, davalı şirkette koordinatör müdür olarak çalışan . ile birlikte davacı şirketle toplantı yaptıklarını, şirket yetkilis…. sözlü olarak kendilerini bu konuda yetkilendirdiğini, …. TL bedelle anlaşma sağladıklarını, buna ilişkin yazılı bir sözleşme yaptıklarını da hatırladığını, sözleşmeyle ilgili ….. bilgi verdiklerini, onun da da kabul ettiğini, hatta …. TL ödemeyi bizzat kendisinin yaptığını beyan etmiştir.
Davacı tanığı ….. beyanında; davalı firmanın kendileriyle irtibata geçerek kendilerinden bir modül satın aldıklarını, bedelini ödediklerini, ayrıca yeni bir internet sitesi tasarlamaları için talepte bulunduklarını, bir araya gelerek işin nasıl yapılacağı konusunda görüştüklerini, işin 14.000,00 TL+KDV ücreti karşılığında yapılması için anlaştıklarını, 5.000,00 TL peşin ödeme yaptıklarını, daha önceki modül satışıyla ilgili hesaplarından da hatırladığı kadarıyla 200,00 küsür TL bir alacaklarının kalmış olduğunu, talep edilen işin hazırlanması zaman aldığı için çalışmalarının bir-iki ay sürdüğünü, daha sonra işi tamamlayıp 2016 yılının Ocak ayı başlarında davalı tarafa teslim ettiklerini, internet sitesinin çalışmaya başladığını, ancak kalan ücretin taraflarına ödenmediğini, bu konuda görüştükleri ve adını hatırlamadığı şirketin genel müdürü olduğunu beyan eden kişinin kendilerine bu ücreti ödemeyceklerini, patronun öyle istediğini söylediğini, bu genel müdürün telefonunu kendisine daha önce davalı firmadan çalışan …..isimli kişinin verdiğini, sözleşme yaparken görüştükleri kişilerin daha sonra bu firmadan ayrıldıklarını, davalıya ait internet sitesinin kullanımını kendilerinin durdurmadığını, site için başka bir firmadan …. hizmeti alındığını, bu hizmet için ödenmesi gereken bedel ödenmediği için …. firması tarafından sitenin kapatıldığını, kendilerinin …. firması için aracı olduklarını, davalı taraf kendilerine ödeme yaptığında kendilerinin de …. firmasına onlar adına ….. bedelini ödeyeceklerini, ancak kendilerine ödeme yapılmadığı için ödeme yapmadıklarını, davalı firma ……. firmasına kendisi abone olmak zorunda olduğu için, kendisi aboneliğini yaptırıp bedelini ödemiş olabileceğini, bu siteyi hazırlarken ….. ve davalının kendi kullandığı ….. isimli muhasebe programı ile entegre olarak çalıştıklarını, gerekirse bu firmalardan da bilgi alınabileceğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı…… beyanında, kendisinin 2011 yılından beri davalı şirkette çalıştığını, halen genel müdür olduğunu, daha önce personel temsilcisi olarak çalıştığını, davacı şirket ile bir …. sitesi alt yapısı konusunda görüşüldüğünü bildiğini, ancak anlaşmanın tam seyri hakkında bilgi sahibi olmadığını, o tarihte şirkette çalışan ….isimli kişinin davacı şirketle görüştüğünü, bir alt yapı hizmeti verildiğini, ancak tam olarak çalışmadığını, örneğin …. internet sitesi ile entegre çalışması gerektiği halde fotoğrafların … sitesinde düz çıktığını, davalının sitesinde yamuk çıktığını, normalde davacı şirketin ilgilenmesi gerekirken bu konuyla kendilerinin uğraştığını, ayrıntıları tam bilmemekle birlikte … beye kurdukları stüdyoda radyo televizyon mezunu olduğundan fotoğraf çekimi konusunda yardımcı olduğunu, davacı tarafın kendilerinden paranın tamamını istediğini, ancak alt yapı tam çalışmadığından, tamamlanmadığından 9.000,00 TL’lik kısmının ödendiğini, 14.000 TL den kalan kısmın ödenmediğini hatırladığını, sitenin çalışmadığını, hiç satış yapılmadığını, çünkü fotoğraf yüklenirken ….. tarafından da sitenin tanınması gerektiğini, bu işlemin, …. çalışmasının yapılmadığını gördüklerini, bu çalışma yapılmadığından da sitenın çalışamadığını, davalı şirketin daha önce …. sitesinin hiç olmadığını, davacı şirket tarafından kurulduğunu, ödeme yapılmadığı için siteyi de kullanamadıklarını, çünkü yazılımın kodlarının davacı tarafta olduğunu, davalı şirkete ve yetkililerine verilmediğini, kodların davalıya verilip verilmeyeceği konusunda konuşulup konuşulmadığını bilmediğini, ancak bildiği kadarı ile….kodların kısıtlı olarak verildiğini, ancak davalı şirkete hiç verilmediğini,1 ay önce şirketin genel müdürü olduğunu, miktardan dahi emin olmamakla birlikte ödemenin ne şekilde yapıldığını bilmediğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; 2013 yılından 2017 Mart ayına kadar davalı şirkette mağaza yönetici olarak çalıştığını, mağazanın ayrıca …..alan adlı web sitesinin de olduğunu, …. isimli kişinin bu … sitesi ile ilgili yönetici olarak alındığını, bir süre sonra sitenin geliştirilmesi gerektiğini söylediğini, davacı şirketten hizmet almaya karar verdiklerini, …. beyle birlikte davacı şirkete gidip görüştüklerini,14.000,00 TL bedelle anlaştıklarını, 5.000,00 TL’nin elden ödendiğini, ödeme yapıldığında kendisinin de yanlarında olduğunu, kalan kısımın da iş bittiğiinde ödeneceğini, ancak işin bitirilemediğini, … kullanılarak giriş yapılamadığını, daha sonra ödeme yapılmayınca da, davacının davalı şirketin … sitesini tamamen kapattığını, bütün arayüz şifrelerinin davacı şirkette olduğunu ve vermediği için kullanılamadığını, 2016 yılında kendisine davacı şirketin mail atarak ödeme yapmamaları durumunda sitenin kapatılacağını bildirdiklerini, daha sonra da sitenin kapatıldığını, hatırladığı kadarı ile siteden hiç satış yapılamadığını, belki deneme amaçlı bir satış yapılmış olabileceğini, ancak kullanıcılar tarafıından herhangi bir satış talebinin gelmediğini, deneme amaçlı tek işlemli nakit satış yapılabildiğini hatırladığını, ancak kredi kartlı satışta sanalpost entegrasyonu işlemleri devam ettiğinden yapılamadığını hatırladığını beyan etmiştir.
Davacının davalı için yaptığı işin FSEK kapsamında eser niteliğinde olup olmadığı, işin davacı tarafından tamamlanıp tamamlanmadığı ve iş tamamlanmışsa bedelinin ne kadar olacağı, davaya konu alacağın tarafların ticari kayıtlarında mevcut olup olmadığı konusunda bilişim uzmanı ve muhasip bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor istenilmiş, bilirkişiler 17/05/2018 tarihli raporlarında özetle, davacının bilgisayarında olan, aynı zamanda da dosyaya sunulan e- postalar üstünde yapılan incelemede; davalının ,davacı ile ticari ilişki içinde olduğunu, davacının ,davalının talepleri doğrultusunda internet sitesini kurduğu / yaptığı ve …. ayarlamalarını yaptığının tespit edildiğini, …..alan adlı internet sitesi kayıtlarının incelenmesinde; davalının internet sitesinin yayından kaldırıldığı, ….archive.org kullanılarak yapılan incelemede ise davalının internet sitesinin 13/04/2013 yılından 23/01/2016 tarihine kadar toplam 7 adet arşiv kaydının tutulduğunu tespit edildiğini, incelenen e- posta yazışmalarında ve davacının davalıya yollamış olduğu , tasarım görseli incelenerek 2015 ve 2016 yılı kayıtları incelendiğini, incelenen kayıtlarda internet sitesinin …kodlamasının ve görsellerinin arşiv kaydı tutulmadığından tasarımın görüntüsü belli olmamakla birlikte, ara yüzde kullanılan menülerden arşiv kaydında yer alan internet sitesinin davacının, davalı için hazırlamış olduğu tasarımla örtüştüğü, ayrıca internet sitesini …. bölümünde … ibaresinin yer aldığının tespit edildiğini, davalının internet sitesinin alt sayfalarının arşiv kaydı incelendiğinde, alış-veriş sepeti, stok kontrülü, beden seçenekleri gibi özelliklerin kodlanarak yapılmış olduğunu, davalının internet sitesinin çalışıp çalışmadığı, çalışmıyorsa sebebi ,yapıldığı tespit edilen çalışmalar nedeniyle 07/03/2016 tarihi itibarı ile ne kadar hizmet bedeli istenebileceğinin incelenmesi ile ilgili, davalının internet sitesi yayından kaldırılmış olduğundan,……da bulunan arşiv kayıtları da sınırlı olduğundan internet sitesinin bütün sayfalarının incelenemediğini, incelenebilen kadarıyla ise bir e- ticaret internet sitesinde bulunan alış-veriş sepeti, stok konrolü , beden seçenekleri gibi özelliklerin yapılmış olduğunun tespit edildiğini, serbest piyasa koşullarında ise e- ticaret internet sitelerinin firmalar için yapılacak işin detayına göre alt limit 20.000,00 TL den başladığının görüldüğünü ve belirlenen ücretin serbest piyasa koşullarına göre uygun olduğunun anlaşıldığını, davalı tarafın yasal defterlerinin incelenmesinde 07/03/2016 tarih….. no.lu 18.113,00 TL tutarındaki faturayı iade etmesi nedeniyle kayıt altına almadığı, 2015 yılında Yapı ve Kredi Bankası’ndan gönderdiği 1.350,00 TL tutarındaki bedelin davacı hesabına kaydedilmesi gerekirken ….” hesabına kaydedildiğini, yine 2015 yılında, davacının 28/10/2015 nolu 5.000,00 TL tutarındaki tahsilat makbuzunun kaydedilmediğini, davalı taraf yasal defterlerinde davacıya ait hiç bir kaydın bulunmadığını, davacı tarafın yasal defterlerinin incelenmesinde; 05/10/2015 tarihinde…… Bankası’ndan gelen 1.350,00 TL lik havalenin ve 30/10/2015 nakit tahsil edilen 5.000,00 TL’nin davalının hesabına alacak, 10/03/2016 tarihinde davalı adına düzenlenen 272959 no.lu KDV dahil 18.113,00 TL tutarındaki faturanın davalının hesabına borç kaydedildiğini, 10/03/2016 tarihinden itibaren hesap hareketinin bulunmadığı ve 31/12/2016 tarihi itibarı ile davacının, davalından 11.763,00 TL alacaklı olduğuna dair görüş bildirmişlerdir.
5846 sayılı FSEK’nun 1. maddesinde eser “sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim, edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlanmıştır. Her ne kadar davacı taraf görev itirazında bulunmuşsa da, 5846 sayılı FSEK’nun 76. maddesinde “Bu Kanunun düzenlediği hukukî ilişkilerden doğan davalarda, dava konusunun miktarına ve Kanunda gösterilen cezaya bakılmaksızın, görevli mahkeme Adalet Bakanlığı tarafından kurulacak ihtisas mahkemeleridir. İhtisas mahkemeleri kurulup yargılama faaliyetlerine başlayıncaya kadar, asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendireceği ve bu mahkemelerin yargı çevreleri Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir.” şeklinde düzenleme yapıldığı, sözleşmenin konusunu oluşturan …. tasarımı ve bilgisayar yazılımının 5846 sayılı Yasa kapsamında korunması gereken ilim ve edebiyat eseri niteliğinde olduğu, bu nedenle davacının edimini gereği gibi yerine getirip getirmediği konusunda delilleri takdir etme görevinin mahkememize ait olduğu anlaşıldığından görev itirazı kabul edilmemiştir.
Toplanan deliller, tanık anlatımları ve alınan bilirkişi raporuna göre davacı ile davalı arasında, davalı şirkete ….. sayfası tasarlanması ve e-ticaret yapabilecekleri bilgisayar yazılımının hazırlanması konusunda anlaşmaya varıldığı sabit olmuştur. Her ne kadar davalı taraf işin tamamlanmadığını ve programın çalışır hale getirilmediğini savunmuşsa da, davalı tanıklarının bu yöndeki anlatımlarının soyut anlatımlar olduğu, başkaca delille desteklenmediği, davacı ve davalı tanıklarının beyanları ve bilirkişi raporu, taraflar arasındaki e-mail yazışmaları ile sitenin tasarımının ve yazılımın tamamlandığı, hatta ürün satışı dahi yapıldığı anlaşılmıştır. Davacının ticari defterlerine kaydedilen icra takibine konu faturanın davalı tarafın defterlerine kaydedilmediği, davacıya yapılan 1.350,00 TL’lik ödemenin de davalının ticari kayıtlarında ortaklar cari hesabına kaydedildiği, her iki tarafın da kabulünde olan ve sözleşme gereğince davacıya ödenen 5.000,00 TL’nin de davalının ticari kayıtlarında yer almadığı, bu durumda davalı defter ve belgelerinin doğru tutulmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafça düzenlenen fatura içeriği, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı ile davacının sözleşme gereğince edimlerini yerine getirmesine rağmen, davalı tarafın icra takibine konu olan borcunu ödemediği, davalının davacı tarafa icra takibinden önce 5.000,00 TL’lik kısmi ödeme yapmasına rağmen internet sitesinin kullanılamaması veya kullanıma kapatılması konusunda davacı tarafa ihtarda bulunmadıkları gibi, bu konuda bir talepte de bulunmamalarının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, davacı tarafın sözleşme gereğince yaptığı işin ücretinin ödenmemesi üzerine internet sitesini kullanıma kapatmış olsa dahi davalının sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalının İstanbul Anadolu 12.İcra Müdürlüğünün …… Esasa sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, alacak likit olduğundan, asıl alacağın % 20 si olan 2.352,60 Tl icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Davanın KABÜLÜNE
Davalının İstanbul Anadolu 12.İcra Müdürlüğünün ….. numaralı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına
Asıl alacağın % 20 si olan 2.352,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine
Alınması gereken 803,53 TL harçtan peşin alınan 142,08 TL harcın mahsubu ile bakiye 661,45 TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına
Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı vekili için takdir edilen 3.145,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine
Davacı tarafça yapılan masraflar 29,20 TL başvurma harcı, 142,08 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı ,2.000,00 TL bilirkişi ücreti 222,70 TL tebligat ve müzekkere masrafları olmak üzere 2.398,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacı tarafa verilmesine
Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkca okunup, usulen anlatıldı. 06/11/2018