Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/254 E. 2018/349 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/257 Esas
KARAR NO : 2018/342
DAVA : Markanın Kullanmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ : 23/01/2014
KARAR TARİHİ : 29/11/2018
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan markanın kullanmama nedeniyle iptali davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı şirketin …. bünyesinde yer alan şirketlerden biri olarak faaliyetlerini ….n en köklü markaları olan .. ….) ile yürüttüğünü, müvekkili şirketin yapmış olduğu araştırmalarda davalının ….” ibaresini içeren çeşitli markalara sahip olmasına rağmen bu markaların 5 yılı aşkın süredir kullanılmadığından haberdar olduklarını, ….markasının tanınmışlığı ve markanın zeytinyağı ve bağlantılı ürünler ile özdeşleşmiş olduğunun ve markanın tüketici nezdinde çok güçlü bir ayırt ediciliğe sahip olduğunun aşikar olduğunu,….. markasının davacı şirketin yanı sıra 3.sınıfta yer alan kozmetik ve kişisel bakım ürünleri üzerinde ….Teknik Hizmetler ve Sanayi A.Ş adına da tescilli bulunduğunu, ancak bu durumun uzun yıllar öncesinde yapılan bir takım anlaşmalara dayandığını, davalının ise bu anlaşmalara taraf olmayıp tescilleri sonradan devraldığını ve markaları tescil kapsamında yer alan mallar bakımından hiç kullanmadığını, bu sebeplerle davalı adına tescilli …… no.lu “……..” markasının 556 sayılı KHK’nun 14.maddesi gereğince 5 yıl süre ile kullanmama sebebiyle “deterjanlar (sanayi ve tıbbi amaçlı olanlar hariç), çamaşır suyu, çamaşır kolası, çivit, arap sabunu, yumuşatıcılar, kireçlenmeyi önleyiciler, granül sabun, cam silme maddeleri, ağartma ve parlatma maddeleri, parfümler, uçucu yağlar (esans yağları), kolonya, losyonlar deodorantlar, gül suyu, traş losyonları, ter önleyici deodorantlar, ojeler, rujlar, rimeller, kremler, saç boyaları, kaş kalemleri, (eyeliner), pudralar, kozmetik amaçlı aseton, traş kremleri, petrolyum jeli, epilasyon ürünleri, kınalar, zayıflatıcı kozmetik ürünler, dolu kozmetik çantaları (kozmetik setleri,) kozmetik maddeleri emdirilmiş kâğıt mendiller, kulak temizleme çubukları, kozmetik amaçlı pamukları, diş bakımı ürünleri; diş macunları, diş pastaları, tıbbi diş temizleme maddeleri, diş temizleme tozları, diş suları, diş protezleri için temizleme maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları, anti tartar diş macunları” yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacının herhangi bir zarara uğramadığını, davayı açmakta kötü niyetli olduğunu, davacının yenilebilir yağlar için tescilli …. markalarının devralırken başkalarının kullanımında bulunan ve farklı ürünler için tescilli ….markalarının varlığına ve bu markaların kullanılmasına tahammül etmesi gerektiğini bildiğini, iş bu tescilli markaların
gıda ve temizlik ürünleri için bölünerek paylaşımı sonrasındaki kullanım ve aynı cinsi ürünlerdeki marka tescili hakkının taraflardan biri için gerçekleşen tanınmış
marka sahipliği ile de aşılamayacağını, müvekkili şirketin ….ve …uzantılı markaların sahibi olduğunu, …yıllarına dayalı marka tescillerinin bulunduğunu, markaların genel olarak 1, 2, 3, 5, 16, 21, 29 ve 32.emtia sınıfına ilişkin olduğunu, dava konusu markaları ….markalarının gerçek sahibi olan ….Teknikten devralmakla, müvekkilinin bu markalar üzerinde öncelik hakkının ve kazanılmış hakkının bulunduğunu, ….markasının tanınmışlık kaydının 2008 yılında gerçekleştiğini, müvekkili şirketin kişisel temizlik ve bakım ürünlerini kapsayan ….markalarının tescilinin 1970 yıllarına dayandığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, davalı adına tescilli bulunan . no.lu “…..” ibareli markanın 5 yıl süre içinde kullanmama nedeniyle 556 sayılı KHK’nun 14.maddesi gereğince iptaline ilişkindir.
Davacı tarafından davalı aleyhine . numaralı “…. ibareli markanın kullanmama nedeniyle iptali yönünde Kapatılan İstanbul Anadolu 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin .Esas, . Karar sayılı dosyası ile açılan davada Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, davalı adına. nezdinde . no’da tescilli “….markasının “deterjanlar (sanayi ve tıbbi amaçlı olanlar hariç), çamaşır suyu, çamaşır kolası, çivit, arap sabunu, yumuşatıcılar, kireçlenmeyi önleyiciler, granül sabun, cam silme maddeleri, ağartma ve parlatma maddeleri, parfümler, uçucu yağlar (esans yağları), losyonlar deodorantlar, gül suyu, traş losyonları, ter önleyici deodorantlar, ojeler, rujlar, rimeller, kremler, saç boyaları, kaş kalemleri, (eyeliner), pudralar, kozmetik amaçlı aseton, traş kremleri, petrolyum jeli, epilasyon ürünleri, kınalar, zayıflatıcı kozmetik ürünler, dolu kozmetik çantaları (kozmetik setleri,) kozmetik maddeleri emdirilmiş kâğıt mendiller, kulak temizleme çubukları, kozmetik amaçlı pamukları, diş bakımı ürünleri; diş macunları, diş pastaları, tıbbi diş temizleme maddeleri, diş temizleme tozları, diş suları, diş protezleri için temizleme maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları, anti tartar diş macunları” yönünden 556 sayılı KHK’nın 14.maddesi gereğince kullanmama nedeniyle iptaline, iptali istenen …..emtiası yönünden talebin reddine karar verilmiş, karar Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 02.04.2018 tarih, 2016/9572 Esas ve 2018/2257 Karar sayılı ilamı ” 556 sayılı KHK’nin 42/1-c maddesinin Anayasa Mahkemesinin 09.04.2014 gün ve 2013/147 Esas ve 2014/75 Karar sayılı kararı ile iptal edildiği gözetilerek, 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince dava konusu markanın 03. sınıfta bazı ürünler yönünden kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmişse de, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş, mahkememizce bozma kararına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava açıldığı tarihte yürürlükte olan 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi ile, markanın kullanılması zorunluluğu getirilmiştir. KHK’da öngörülen 5 yıllık kesintisiz kullanmama hali söz konusu olduğunda, markanın iptaline mahkeme tarafından karar verilebileceği ve marka korumasının sona ereceği düzenlenmiştir. Ancak bu hüküm Anayasa Mahkemesi’nin… tarihli ve …. Esas ve.Karar sayılı kararı ile iptal edilmiştir. İptal gerekçesinde; tescilden önce kullanımla yahut kullanım olmaksızın tescille kazanılan marka hakkının mülkiyet hakkı kapsamında olduğu, bu sebeple marka üzerindeki hakkın temel haklardan olduğu, sadece kanunla sınırlandırılabileceği, 556 sayılı KHK’nin 14. maddesiyle getirilen kullanma külfetinin mülkiyet hakkı kapsamında bulunan bir sınırlandırma olduğu, mülkiyet hakkına ancak kanunla sınırlandırma getirilebileceği, Kanun Hükmünde Kararname ile sınırlandırma getirilemeyeceği, bu durumun Anayasanın 91. maddesinin 1. fıkrasına aykırı olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar ….taraf olduğu …. 19. maddesinde de benzer bir hüküm mevcutsa da, bu hükmün markanın kullanma zorunluluğunun mevcut olması halinde uygulanabileceği, 556 sayılı KHK’nin 14.maddesinin iptali ile iç hukukumuzda markanın kullanılması zorunluluğunun kalmadığı, bu nedenle …. hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, iptal kararından sonra yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 9. maddesinde de benzer bir hüküm yer almaktaysa da bu hüküm ancak Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için uygulanabileceğinden, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle kullanmama nedeniyle markanın iptalinin talep edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmesi ile birlikte, elde bulunan ve kesinleşmemiş tüm davalarda uygulanmasının zorunlu olması karşısında, iptal kararının Resmi Gazetede yayınlandığı tarihten sonra, HMK’nun 33. maddesi uyarınca, yürürlükteki yasaları uygulamakla yükümlü bulunan mahkemelerin ve giderek Yargıtay’ın, iptal kararı ile yürürlükten kalkan bir yasa maddesine dayanarak inceleme yapma ve karar verme yetkisi bulunmadığından; dava tarihindeki mevzuat ve içtihatlara uygun olarak açılan davanın, anılan iptal hükmü nedeniyle oluşan hukuksal durum gereğince reddine karar verilmesinde, tarafların sorumluluğu bulunmadığından davacının davada haksız çıkan taraf olarak nitelenip yargılama gideri ve vekalet ücretiyle sorumlu tutulamayacağı, dolayısıyla mahkememizce yargılama giderleri ile vekalet ücretinden davacının sorumlu tutulmaması gerektiği sonucuna varılmakla, kolonya emtiası için karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, diğer emtialar için açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Kolonya emtiası için karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Diğer emtialar için açılan davanın reddine,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,70 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davanın, Anayasa Mahkemesi’nin dayanak Kararname hükmünü iptal etmesi nedeniyle reddine karar verildiğinden, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararının tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkca okunup, usulen anlatıldı.29/11/2018Katip 127105