Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/578 E. 2018/23 K. 25.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2017/578 Esas
KARAR NO : 2018/23

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ : 25/01/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan marka hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
TALEP / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; davalının 27.05.2015 tarihinde kısmi devir ile aldığı …… tescil numaralı “……” ibareli markasının ayırt edicilik fonksiyonunun bulunmadığını, jenerik ve tasvir edici bir ibare olmadığını, şehir kelimesinin il anlamına geldiğini, genel kullanıma açık jenerik bir ifade olduğunu, herhangi bir ayırt edici unsuru olmadan tek başına marka olarak tescilinin mümkün olmadığını,……. ibaresinin hiç kimsenin inhisarına bırakılamayacağını,……. ibaresinin 41.sınıf yönünden tamamlayıcı bir ifade olduğunu ve orta seviyedeki tüketiciler nezdinde ayırt edici fonksiyona sahip olmadığından marka olarak tescilinin mümkün olmadığını, bu nedenle 6769 sayılı SMK’nun 25/1.maddesi uyarınca hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davalı tarafa ait markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl süre ile kullanılmadığını, 6769 sayılı SMK’nun geçici 4.maddesinin verdiği yetki doğrultusunda aynı kanunun 9, 26, 27.maddeleri uyarınca tescil tarihinden itibaren 5 yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından kullanılmayan veya kullanımına 5 yıl kesintisiz ara verilen davalıya ait ….. numaralı…….” markasının iptalinin ve sicilden terkinin gerektiğini, bu sebeplerle davalıya ait …. numaralı “……” markasının hükümsüzlüğüne, kullanılmama nedeniyle iptaline ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacının ikame ettiği şekilde terditli dava açılmasının usulen mümkün olmadığını, iş bu davanın yanı sıra Mahkememizin …… Esas sayılı dosyası ile ….. ibareli “………” ibareli markanın hükümsüzlüğü talepli davanın ikame edildiğini, bu davaların birleştirilmesi gerektiğini, müvekkilinin “……..” ibaresine ilişkin ilk tescilini….. yılında ……sınıfta aldığını, bunun dışında kurum nezdinde tescilli başkaca …..” ibareli markalarının da mevcut olduğunu, müvekkilinin marka kullanımının eskiye dayandığını, …… ibarelerinin adeta müvekkili ile özdeşleştiğini, tüketici açısından tanınan, bilinen ve tercih edilen markalar haline geldiğini, müvekkilinin marka üzerinde eskiye dayalı gerçek hak sahibi olduğunu, markanın tescil edildiği sınıfta ayırt edici niteliğe haiz olduğunu, dosyaya ibraz ettikleri delillerden de görüleceği üzere markanın müvekkili tarafından kullanılmaya devam edildiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava davalıya ait ….. numaralı “….” ibareli markanın ayırt edicilik fonksiyonunun bulunmadığı, jenerik ve tasvir edici bir ibare olmadığı iddiası ile açılan hükümsüzlük davası ile bu talebin kabul edilmemesi halinde markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl süre ile kullanılmaması sebebiyle açılan markanın iptali davasıdır.
Dosyaya TPMK kayıtları getirtilmiş incelendiğinde; …. sayılı “……” ibareli markanın 17.03.2009 tarihinde …….sınıfta davalı adına, …… sayılı “…………… ibareli markanın ……………………sınıflarda ………….. tarihinde davacı adına TPMK nezdinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davacı hükümsüzlük davasını ve bu talebinin kabul edilmemesi halinde markanın kullanılmamasından dolayı iptal davasının terditli olarak ileri sürmüştür.
6100 Sayılı Kanun’un “Terditli Dava”başlıklı HMK 111. Maddesinde”
Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini aralarında islilik,fer’ilik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir.Bunun için,talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağ bulunması şarttır” , “Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’i talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz” hükmü ile terditli dava şartlarını düzenlemiştir.
Madde gerekçesinde de açıklandığı üzere; terditli davanın açılabilmesi için iki şartın bir arada bulunması gerektiği, şartlardan ilkinin;talepler arasında aslilik-fer’ilik ilişkisinin bulunması, ikincisinin de; birlikte ileri sürülen talepler arasında hukuki veya ekonomik bağ bulunmasıdır.
Davacının davalıya ait ……. sayılı ………….” markasının ayırt edicilik fonksiyonunun bulunmaması, jenerik ve tasvir edici bir ibare olması iddiası ile hükümsüzlük talebini ve bu talebin kabul edilmemesi halinde markanın tescil tarihinden itibaren 5 yıl süre ile kullanılmaması sebebiyle açılan markanın iptali talebini terditli olarak ileri sürmüşse de hükümsüzlük ve iptal davası arasında HMK 111. Maddede düzenlendiği şekilde hukuki ve ekonomik bağ ile aslilik ve fer’ilik bulunmadığından, terditli davalarda asli talep hakkında red kararı verildikten sonra feri talebin incelenmesine geçileceğinden, mahkememizde görülen davada ise HMK 110. Maddede düzenlenen davaların yığılması kapsamında aynı davalıya karşı ileri sürülmüş bağımsız birden fazla asli talep bulunduğundan usulüne uygun olarak açılmayan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı