Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/567 E. 2018/9 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2017/567 Esas
KARAR NO : 2018/9

DAVA : Markaya Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi ve Giderilmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 18/01/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi ve giderilmesi ile maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili ….. marka hak sahibi ……olan ve …… Tarafından ………ve ……. dahil olmak üzere Orta Doğu ülkelerine distribütörlüğü ve acenteliği üstlenilen ……….” şekil ve……….. markalarını havi madeni yağ ürününün lisans sahibi, üreticisi ve dağıtıcısı olduğunu,…… markasının ….., …… ve 2003/25393 numaralı başvurular nezdinde 10 yıl süre ile koruma altına alındığını, markaların ……… nezdinde aktif olarak koruma altında olduğunu, müvekkiline ait markalı ürünlerin…….. isimli bir Suriye vatandaşı tarafından yurt dışında sahte olarak üretildiği ve Mersin üerinden davalı şirket tarafından Suriye’ye taşıtıldığı bilgisinin alındığını, bu bilginin alındığının öğrenilmesi akabinde logoda değişiklik yapılarak ürünlerin ……..” şekil “…………” markası ile piyasaya sürülmeye başlandığını, davalı şirketin “………… şekil” markasının …… nezdinde korunması için …….. tarihinde başvuru yaptığını, müvekkilinin başvuruya itiraz ettiğini, davalı şirketin haksız rekabet ve suç teşkil eden fiilleri nedeniyle şirket yetkilisi ……. hakkında……. Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, ayrıca ………. Limanında işlemlerinin durdurulmasına karar verilen ürünler için Mersin……….Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/40 D.iş sayılı dosyası ile yaptırılan delil tespitinde alınan bilirkişi raporunda limandaki konteynır içinde yer alan her biri 200 ml olan yaklaşık 120-130 adet motor yağı olduğu anlaşılan galonların üzerinde ve etiketlerinde yer alan ………. şekil ve………..ibarelerinin bulunduğu, bu ibarelerin müvekkiline ait …….Şekil” ve ……..” markaları ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunun tespit edildiğini, davalının tecavüz eylemleri nedeniyle müvekkilinin maddi zarara uğradığını ve itibar kaybı yaşadığını, bu sebeplerle davalının eylemlerinin müvekkilinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, tecavüzün önlenmesine, durdurulmasına ve kaldırılmasına, ……… Limanında ele geçirilen ürünlerin imhasına, şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat, 3.000,00 TL itibar tazminatı ve 200.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; 6100 sayılı HMK’nun 6.maddesi gereğince genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, davalı şirketin adresinin ……….. olduğu ve davaya bakmakta ……….Mahkemelerinin yetkili olduğunu beyan etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava davacı adına tescilli ve tanınmış marka olduğu beyan edilen ………………… ve “………. markasının davalı tarafından aynı ve/veya ayırt edilemeyecek derecede benzer şekilde kullanıldığı iddiası ile açılan markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, kaldırılması ile maddi ve manevi tazminat ve itibar tazminata ilişkindir.
Sınai Mülkiyet Kanununun 156/3.maddesinde “Sınai mülkiyet hakkı sahibi tarafından, üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkemenin, davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yer mahkemesi olduğu”, 156/4.maddesinde ise “Davacının Türkiye’de yerleşim yeri bulunmaması hâlinde yetkili mahkemenin, davanın açıldığı tarihte sicilde kayıtlı vekilin işyerinin bulunduğu yerdeki ve eğer vekillik kaydı silinmişse Kurum merkezinin bulunduğu yerdeki mahkeme olacağı” hükme bağlanmıştır.
Davacı vekilinin 06/09/2017 tarihli dilekçesi ekinde sunduğu tercüme belgelerden; ………. …………..Sicilinde kayıtlı ………. sayılı,………. sayılı ve…………..sayılı markalarının “Kullanım Lisans Hakkını ” ………….tarihli sözleşme ile, ……………. şirketine verdiği, taraflar arasında 18/01/2011 tarihinde ,……… tarihinde yeni sözleşmeler yapıldığı, …….. Şirketinin ….. tarihli …….no’lu ……….. ile “……………..nin (……………yer alan ürünlerin T………….. resmi………… olduğunu……………… marka lisans sözleşmesi uyarınca sahibi olarak bölgesel haklarını temsil etmesine ve markanın haksız kullanımının önlenmesine muvaffakat ettiğini ” beyan ettiği görülmüştür.
Davacı şirketin davasını………. şirketine izafeten açtığını dava dilekçesinde beyan ettiği ve markanın kullanım hakkını …………. Alan şirketin distrübütörü olduğu ibraz edilen belgelerden anlaşılmakla; davacının münhasır lisans sahibi olmadığı,6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 156/3 maddesinde düzenlenen ………. hakkı sahibi tarafından üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme,davacının yerleşim yeri mahkemesidir” düzenlemesinden faydalanamayacağından , mahkememizin yetkili olmadığına, davanın karar kesinleştiğinde ve HMK 20. Madde gereğince iki hafta içerisinde talep edildiğinde dosyanın haksız fiilin işlendiği yer sıfatıyla yetkili Mersin Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davacının münhasır lisans sahibi olmadığı, distribütörlük sözleşmesine dayandığı anlaşılmakla, 6769 sayılı SMK 156/3.maddesi gereğince mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
HMK 20.madde gereğince karar kesinleştiğinde ve iki hafta içinde talep edildiğinde dosyanın yetkili …….. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
HMK 331.madde gereğince yargılama giderlerinin davanın esası ile birlikte değerlendirilmesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 331/2. maddesi gereği vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda, talep halinde dosya üzerinden durumun tespiti ile vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..