Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2017/398 Esas
KARAR NO : 2018/44
DAVA : Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ : 22/02/2018
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
TALEP / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili şirketin akaryakıt sektöründe 1999 yılından itibaren faaliyet gösterdiğini, üretmiş olduğu ürünleri çoğunlukla ihraç ettiğini, ……………. , asblue …., mobil akaryakıt istasyonları imalatı, akaryakıt istasyonları altyapı tesisatları ve kurulum işlemleri, akaryakıt istasyonlarına servis hizmetleri, yakıt dolum tesisleri gibi alanlarda faaliyet gösterdiğini, davalı şirkete ait …………….. sayılı çoklu tasarımın (………..) no’lu tasarımın harcı alem olduğunu, teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesi bakımından seçenek özgürlüğü bırakmayan bir tasarım olduğunu, davalı şirket ile müvekkilinin ilgili tasarım hakkında ihtilaf halinde olduğunu, davalının Bakırköy …………….Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde…………. İş nolu dosyasını ikame ettiğini, TPE nezdinde tescilli …………no’lu tasarımın müvekkili tarafından müşterilere sunulduğu gerekçesi ile delil tespiti yaptırıldığını, söz konusu tespitin kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin ticari faaliyetlerine zarar verme çabası taşıdığını, akaryakıt … sektöründe yerli üretim yapan firma sayısının sınırlı olduğunu, uzun yıllardır dava konusu modeli üretmekte olan müvekkilinin bu faaliyetinin davalı şirket tarafından bilinmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Bakırköy ……………. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde……….. İş no’lu dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun tasarım hukukunun temel ilkeleri ile bağdaşmadığını, söz konusu tasarım ile müvekkilinin ürünü arasında birebir benzerlik olmadığını, söz konusu tasarım bakımından akaryakıt sektöründe seçenek özgürlüğü bulunmadığını, davaya konu tasarımın teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesinde tasarımcıya tasarıma ilişkin özellik ve unsurlarda seçenek özgürlüğü bırakmayan nitelikte olduğunu, akaryakıt dağıtıcılarının üzerinde ekran taşıyan, dolum alanı barındıran, dolum işlemi gerçekleştirmeye müsait olabilmesi bakımından şekil itibari ile belli sınırlar dahilinde olabilecek makineler olduğunu, dünyada üretilen tüm akaryakıt dağıtıcıların ortak unsurlar itibariyle birbirlerine benzediklerini, davalı şirkete ait dava dışı tasarımların da teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesi sebebiyle benzerlikler taşıdığını, TPE nezdinde davaya konu tasarım dışında koruma altında bulunan hiçbir akaryakıt dağıtıcı olmadığının görüleceğini, tasarımın yapımcısına ve kendinden sonrakilere hareket serbestisi tanıması gerektiğini, davaya konu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını taşımadığını, piyasada bulunan sair akaryakıt dağıtıcılar ile ayniyet derecesinde benzer olduğunu, davalının davaya konu tasarımın tescilinde kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin davaya konu ürünlerini uzun yıllardan bu yana ürettiğini, piyasada talep gören ürünler haline getirdiğini, maddi yatırımlarda bulunduğunu, davalı şirketin TPE nezdinde koruma altında bulunan akaryakıt dağıtıcı tasarımı bulunmazken tasarımı tescil ettirmesinin kötü niyetli olduğunu, davalı yanın söz konusu tasarımı devraldıktan iki gün sonra ihtilafa konu Bakırköy ………. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde 2016/61 D. İş no’lu dosya ile tespit talebinde bulunduğunu, 2011 yılından bu yana tasarıma ilişkin ticari girişimde bulunmadığını belirttiğini, bu sebeplerle davalının ………. sayılı çoklu tasarımının ………… tasarım açısından hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin akaryakıt … üreten alanında güçlü ve köklü bir firma olduğunu, ……… ve Ürün …………….. Şti ile akaryakıt …….. tasarlamak ve tescil ettirmek için …………. imzaladığını, tasarımcının davaya konu tasarımı tasarladığını, müvekkili şirkete devretmek üzere koruma altına almak için öncelikle kendi adına tescil ettirdiğini, müvekkili şirketin……….. yılı katalogunda tasarımın yer aldığını, üretim İçin müşterilerinin hizmetine sunulduğunu, ………….. tarihinde tasarımcı……………..’nin tasarımı müvekkili şirkete devrettiğini, davalının müvekkili şirkete ait olduğunun bildiği tasarımı kötü niyetli, hukuka aykırı olarak ………adı altında ürettiğini, ürettirdiğini, sattığını ve satmaya devam ettiğini, davacının müvekkilinin eski ortağı ile akrabası olduğunu, Türkiye’de akaryakıt …. üreten firma sayısının az olduğunu, tasarımın müvekkil şirkete ait olduğunu bilmeme ihtimali olmadığını, davacının müvekkili şirket adına tescilli tasarımı ürettiği, kazanç sağladığını, ihraç kayıtlı olarak sattığının tespit edildiğini, bu ihracatların 2012 – 2016 yılları arasında yapıldığını, yapılmaya devam edildiğini. taraflarınca Bakırköy ………Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde ………. D. İş sayılı dosya üzerinden delil tespiti talebinde bulunulduğunu, bilirkişinin raporunda tasarımların benzer olduğunu, ayırt edici özelliklerin olmadığını, seçenek özgürlüğü olduğu halde iltibas yaratacak benzer tasarımlar olduğunu tespit ettiğini, basiretli bir tacir olarak davacının müvekkili şirketin ürün ve hizmetlerinden haberdar olması gerektiğini, davacı şirket ortağının…………… firmasının eski ortağı ile çok yakın akraba olduğunu, davaya konu tescilden haberdar olduğunu, bünyesinde……… bölümü mevcutsa basiretli bir tacir olarak ürettiği ve geliştirdiği ürünler hakkında tescil başvurusunda bulunması gerektiğini, davacı şirketin tescili müvekkili şirkete ait tasarımı üretip satarak tescil haklarına tecavüz etmekte olduğunu, ticari faaliyetlerine zarar verdiğini, akaryakıt … tescil edilebilir ve tasarımlarda seçenek özgürlüğünün fazla olduğunu, Bakırköy …….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde ……………. D. iş sayılı dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, davaya konu tasarımın piyasadakilerden özel ve farklı tasarımlar olduğunu, davacı şirketin tasarım tesciline tecavüz eylemini daha önce de gerçekleştirdiğini,………….. no’lu endüstriyel tasarım tescili ile koruma altına alınan akaryakıt ………. birebir aynısının davacı firma tarafından üretilmekte ve satılmakta olduğunu, davacının hükümsüzlük iddiasına istinaden sunduğu fotoğrafların kime ait olduğunun, kullanılıp kullanılmadığının, başvuru tarihinden önce olup olmadığının, tescili olup olmadığının belli olmadığını, somut deliller ile ispatlanmadığını, tescil başvurusuna 6 aylık süre içersinde itirazda bulunmayan davacının müvekkili şirkete karşı hükümsüzlük davası ikame etme hakkı bulunmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava davalıya ait …….. sayılı çoklu tasarım belgesi ……… numaralı ……. tasarımının harcıalem bir tasarım olduğu, yenilik ve ayırt edici özelliğe sahip olmadığı iddiası ile açılan hükümsüzlük davasıdır.
Dosyaya TPMK kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davalıya ait ………. numaralı “…………. isimli tasarımlarının …………. başvru tarihinden itibaren davalı adına TPMK nezdinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişiler ………. tarihli raporda; “davalı tarafa ait …………….numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesindeki …………… nolu tasarım ile davacı tarafından dosyaya sunulan çeşitli ürün ve tasarım görselleri arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, birbiri üzerinde farklı olarak algılandıkları, dosya ve internet üzerinde yapılan incelemelerde davalıya ait …………… numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesindeki………… nolu tasarımın hükümsüzlüğüne neden olabilecek bir tasarıma rastlanmadığı, dava konusu akaryakıt dağıtıcısı ………….) tasarımı kapsamında tasarımcının tasarımı geliştirmek için seçenek özgürlüğünün bulunduğu, davalıya ait …….. numaralı endüstriyel tasarım tescil belgesindeki ………. nolu tasarımın başvuru tarihi olan……….. itibariyle yeni ve ayırt edici nitelikle sahip olduğu” yönünde görüş bildirmişlerdir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 554 Sayılı KHK 5.maddesinde “yeni ve ayırt edici niteliğie sahip tasarımların belge verilerek korunacağı,”
KHK 6.maddede “bir tasarımın aynısının başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması halinde yeni kabul edileceği, tasarımların sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi halinde aynı kabul edileceği” düzenlenmiştir.
Dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 56/1.maddesinde ve 56/4-a ve b maddelerinde de benzer düzenlemenin kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekilleri tarafından 19/06/2017 tarihli dilekçe ile rapora itiraz edilmiş; davaya konu tasarım bakımından seçenek özgürlüğünün bulunmadığı,akaryakıt ……….. bilirkişi raporunda da tespit edilen onlarca özellik bakımından teknik zorunluluk tespit edildikten sonra “ürünün amacı ve fonksiyonu dikkate alındığında işbu öge ve özelliklerin formlarının ,birbirlerine göre yerleşim yerlerinin ve boyutlarının farklılık gösterebileceğine” ilişkin değerlendirmenin, zorlama bir değerlendirme olduğunu, ayırtedicilik tespit edilirken tasarımın bilgilenmiş kullanıcıda bıraktığı genel intibaya dikkat edilmesi gerektiği, davalı tasarımının yeni olmadığı, Yargıtay’ın emsal kararında ufak detaylardaki farklılıkların ayniyeti ortadan kaldırmadığına karar verildiğini, davaya konu tasarım ile dava dışı olup bildirdikleri daha önce tescil edilmiş ve kamuya sunulmuş tasarımların benzer olduğunu yeni bir heyetten rapor alınmasını talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davacı vekillerinin,tahkikatın bitirilmesine ilişkin arakarardan rücu talepli dilekçe ekinde;a uzman görüşü sunulmuş, uzman görüşünde 02.04.2013 tarihli ………markalı akaryakıt dağıtıcısı ile karşılaştırıldığında 28.11.2008 tarihli………..n alınan tescil kaydın karşılaştırıldığında hiç bir teknik zorunluluk yokken bileşenlerin aynı konumlandırma ve hacim oranlarında bir araya gelip aynı kompozisyon kurgusunda dizayn edildiğini (köşeli bir …….. harfi biçiminde), tasarımın ön yüzeyi üzerinde yapılan farklılıkların tasarıma yenilik ve ayırt edicilik katmadığını beyan ettikleri görülmüştür.
Davacı vekilinin akaryakıt sektöründe seçenek özgürlüğü bulunmadığını ve aldıkları uzman görüşü ile rapor arasında çelişki doğduğundan yeniden rapor alınmasını talep ettiği anlaşılmışsa da; ……….. tarihli bilirkişi raporunda akaryakıt ……… tasarımında teknik fonksiyonun gerçekleştirilmesi bakımından seçenek özgürlüğünün bulunup bulunmadığını değerlendirdikleri, ………….ı ürününün baza üstüne oturan tabanca alanı, ara yüz alanı ve servis alanı olmak üzere üç ana ögeden oluştuğunu, bu ögelerin kapsamında tabancalar, tabanca yuvası, hortum, hortum yuvası, ICD paneli, tuş takımı, kilit, motor, güvenlik aparatları ve benzeri ögelerden oluştuğunu, bu ögelerin akaryakıt tasarımında bulunması harcı alem olsa da ögeler ve alt ögelerin formlarının ebatlarının ürün üzerindeki yerlerinin birbirlerine göre ebat ve yerleşimlerinin durumu ile tasarımlarda farklılaşma sağlanarak farklı akaryakıt ………… tasarımları yapıldığını” beyan ettikleri anlaşılmış, raporda internet üzerinden alınan çeşitli akaryakıt ……… görsellerinin incelenmesi neticesinde de, benzin … ürününde bulunması zorunlu ögelerin yerleşim yerleri, birbirlerine göre konumlandırılması, ebatları, şekillerinin farklılaştırılarak ayırt edicilik kazandırıldığı, tasarımcının benzin ………… ürünü yönünden seçenek özgürlüğünün bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Tasarım tescil belgesi ile davacı tarafça sunulan belgeler incelendiğinde; davalının tasarımında tabanca alanının sağa doğru eğim yapması, yukarı doğru daralan bir form verilmesi, tabanca alanının arkasındaki birden fazla nişten oluşan kolonun varlığı, ürünün tuş takımı ara yüz alanının da tabanca gibi eğimli olarak konumlandırılması, servis depo alanının iki alt ögeden oluşması gibi özelliklerin davacı tasarımına ayırt edicilik kattığı, davacının yenilik giderici olarak sunduğu belgelerdeki tasarımlarından farklı olduğu kanaatine varılarak, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 3.145,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı