Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/393 E. 2018/72 K. 13.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/393
KARAR NO : 2018/72
DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 22/06/2016
KARAR TARİHİ : 13/03/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin ……..BANK markasının sahibi olduğunu, son olarak markasını 09 ve 36.ncı sınıflarda geçerli olmak üzere 06/02/2013 tarihinde 10 yıl geçerli olmak üzere tescil ettirdiğini, müvekkilinin 1938 yılından bu yana bankacılık ve finans alanında faaliyet gösterdiğini ve tanınmış marka olduğunu, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin istiraki olan ……… A.Ş. Tarafından düzenlenen açık arttırma yoluyla Türk Ticaret Net isimli operatör firma aracılığıyla ………… alan adının 3.kişiye satıldığının tespit edildiğini, yapılan sorgulamada siteyi satın alan kişinin ……. olduğunun tespit edildiğini, bu şahsın ilgili alan adını 9500 TL karşılığında satmak için müvekkiline e- posta yoluyla teklifte bulunduğunu, bu satış amacının davalının kötü niyetini ve ……BANK markasından haksız yararlanma kastını açıkca ortaya koyduğunu, İ….. Medya tarafından alan adının isteyen herkese satılmasının müvekkili bankanın marka haklarını ihlal ettiğini ve aynı zamanda haksız rekabet niteliğinde olduğunu, alan adında müvekkilinin adı kullanılarak dolandırıcılık faaliyetlerinin gerçekleştirilebileceğini, bu nedenle kamu düzeni gereğince de alan adı devrinin iptal edilmesi gerektiğini, davalıların eylemlerinin 556 sayılı KHK 9/c bendine göre marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle; davalıların eylemlerinin haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, ….BANK markasının tanınmış marka olduğunun tespitine, …….. alan adı hakkı devri ve muamelesinin iptaline, ,alan adının iptali ile kullanımın üçüncü kişilere satışın yasaklanmasına,bunun mümkün olmaması halinde müvekkili bankaya devrine, tedbir kararı verilmesine, mahkeme kararının ilan edilerak,kamuya yayın yoluyla duyurulmasına, harç masraf ücreti vekaletin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ……….. Tic. A.Ş” olan kurum adının davacı tarafından …………A.Ş ” olarak yanlış yazıldığını, söz konusu bu yanlışlığın düzeltimesi gerektiğini, müvekkilinin İstanbul Büyükşehir Belediyesinin internet sitesi, gazete, radyo ve televizyon ayıncılığı alanında faaliyet gösteren bir iştiraki olduğunu, 2012 yılında başladılan…… Adı Proğramı çerçevesinde yeni üst düzey alan adlarının işletim hakkının alınabilmesi için başvuraları kabul ettiklerini, dava konusu …….. alan adı için….. Döneminde birden fazla başvuru olduğu ve başvuralanlar arasında yapılan açık artırma sonucunda alan adı …… isimli şahsa tahsis edildiğini ….. tarafından onaylanan Genel Uyuşmazlık Çözüm Politikası ve diğer ilgili politikalar ve de Türk Hukuku uyarınca, başkasına ait bir markanın alan adı olarak kayıt edilmesi halinde, marka sahibinin sadece alan adını tecil ettiren kişiye karşı dava açabileceğini, bu anlamda üst düzey alan adı işleticisi olarak müvekkiline başvurulmasının mümkün olmadığını,bu nedenle dava husumeti olmayan müvekkili aleyhine hukuki temelden yoksun iş bu davanın haksız olarak açıldığını ……. tarafından onaylanan politikalar çerçevesinde müvekkilinin başvuran kişilere ilgili alan adlarının tahsis etmek zorunda olduğunu, alan adının “ilk gelen ilk gelir ” kuralı çerçevesinde ilk başvuruyu yapan kişiye tahsis edilmesi gerektiğini, müvekkilinin başvuran kişinin alan adı üzerindehak sahipliğini sorgulamayacağını, müvekkili tarafından ……BANK markasının 556 sayılı KHK 9/e bendi uyarınca markasal olarak kullanımının söz konusu olmadığını, ticari etki yaratacak şekilde bir kullanım olmadığını, kaldıki alan adını satın alan …… tarafından da …………. uzantılı alan adının ticari etki yaratacak şekilde kullanılmadığını, ilgili alan adı internet tarayıcısına yazıldığında herhangi bir sonucu ulaşılamadığını, aksi durumda bile alan adı kullanılıyor olsa bile müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu olmayacağını, açıklanan nedenlerle müvekkili yönünden husumet yokluğu nedeniyle usulden ve hukuki temelin bulunmaması sebebiyle de açılan davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davanın …… adına açıldığı, ancak davalı……… Medya A.Ş tarafından 16.08.2016 tarihli dilekçe ekinde sunulan faturadan halkbank.istanbul alan adının 31.05.2016 tarihinde …….. a satıldığı anlaşılmakla, davanın maddi hataya dayalı olarak ve dürüstlük kuralına aykırı olmayacak şekilde …….. ……ç adına açıldığı, HMK 124.madde gereğince davanın alan adı sahibine yöneltilmesinde usul ekonomisi açısından yarar bulunduğu kanaatine varılarak, taraf değişikliği yapılmış,……..’a davalı sıfatı ile tebligat çıkarılmıştır.
Diğer Davalı ……. davaya karşı herhangi bir yazılı beyanda bulunmamıştır
Davacı vekili 10/08/2016 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde davalı firmanın ünvanının hatalı olarak yazıldığını , davalının ünvanının beyan edildiği şekilde ……….olarak düzeltilmesini talep etmiştir.
02/02/2017 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı şirket adının HMK ‘nun 124/3 maddesi uyarınca ,Uyap kayıtlarında …………. MEDYA AŞ olarak düzeltilmiştir
Uyuşmazlık konusu mahkememizce; davacının tescilli markası olan …….BANK” markasının tanınmış bir marka olup olmadığı, …… alan adının davalı şirket tarafından diğer davalıya satılıp satılmadığı, satılmış ise satılan ….” alan adının tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği, bu nedenle devir işleminin iptalinin, siteye erişimin durdurulmasının, alan adının iptalinin ve alan adının davacıya devrinin istenip istenemeyeceğinden kaynaklandığı tespit edilmiştir
GEREKÇE ; Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına nazaran, Dosyamız Marka vekili bilirkişi ve Bilgisayar mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup,bilirkişiler 19/04/2017 tarihli raporlarında;………… alan adının davacı dışında başka bir kişi adına tecil edilmiş olmasının, davacıya ait tanınmış marka olan ….BANK markasının itibarına zarar verebileceği , zararın gerçekleşmesinin gerekmediği; …………. ibareli alan adının varlığının tanınmış markanın itibarına zarar verme ihtimali kapsamında Marka KHK m. 9/1-c koruması için yeterli olduğu
-Davalı İ……. Medya Tic.A.Ş’ nin “basiretli tacir ilkesi ” gereğince sorumlu olduğu,
-Taraf eylemlerinin aynı zamanda haksız rekabet teşkil ettiği kanatına ulaştıklarını
-İnternet üzerinden davaya konu internet sitesi sahiplik bilgileri sorgulandığında ve …………… domain hesabının onaysız sahiplik bilgi çıktıları incelendiğinde, internet site sahibinin , teknik sorumlusunun vesite yöneticisinin aynı kişi olduğu,kayıt bilgelerinin ( Site sahibi /Teknik Sorumlu/ site yöneticisi : ……Telefon: …… E posta : …… olarak geçtiği; internet sitesinin teknik bilgileri kontrol edildiğinde, 19/05/20196 yılında yayına başladığı, 19/05/2017 tarihine kadar yayın haklarının alındığı, internet sitesinde son yapılan içerik güncellemesinin 25/05/2016 tarihinde yapıldığı, isim kaydının ….. Tarafından yapıldığı,Hizmet Sağlayıcı şirket …….Medya Tic A.Ş vekili Av. ……..ı tarafından dosyaya uyap üzerinden sunulan 01/08/2016 havale tarihli dilekçesindeki açıklama incelendiğiinde, halkbank.istanbul alan adının …….T.C Kimlik nolu …….. adına kayıtlı olduğu, adres kaydının Büyükçekmece İstanbul olduğunu
-Dosya üzerinde ve internet üzerinde yapılan araştırmalar bütünlük oluşturacak şekilde değerlendirildiğinde; ……. internet sitesi 01/04/2017-02/04/2017 tarihlerinde gün iç erisinde çeşitli zamanlarda ziyaret edildiğinde, internet sitesinin yayının ” Bu web sayfası ………tarafından ücretsiz park edildi ” denilmek suretiyle dondurulduğu, …….. internet sitesinden incelemeye konu ” halkbank.istanbul ” alan adı sorgulandığında ………. alan adı kelimesini takip eden ………… alan adı uzantılarının kullanımda olduğunun tespit edildiğine ” dair raporlarını tanzim ederek vermişlerdir.
Dava tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK 9/c bendinde; “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal veya hizmetlerle benzer olmayan, ancak Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescilli markanın itibarından dolayı haksız bir yarar elde edecek veya tescilli markanın itibarına zarar verecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin kullanılmasının yasaklanabileceği” düzenlenmiştir.
KHK 9/e bendinde; “işaret kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bir bağlantısı olmaması koşulu ile işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılmasının yasaklanabileceği” düzenlenmiştir.
Davalı şirket kendisine karşı dava açılamayacağını, aracı kurum olduğunu beyan etmektedir.
Markaya tecavüzün haksız rekabetin giderilmesi davasının mütecavüze ve onun hukuki haleflerine karşı açılabileceği,öğretide ve uygulamada markasal kullanımın ise işareti taşıyan mal veya hizmetlerden köken itibarı ile ayırt ediciliğinin tüketiciler tarafından anlaşılacak şekilde kullanılması olarak kabul edildiği bilinmektedir .
16.08.2016 tarihli dilekçe ekinde sunulan faturadan alan adı satış bedeli yönünden davalı şirketin diğer davalı adına 31.05.2016 tarihli faturayı düzenlediği anlaşılmışsa da, davalı vekilinin ICANN ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasında imzalanan merkezi kayıt sözleşmeleri uyarınca, üst düzey alan adını işletim hakkına sahip olan merkezi kayıt operatörü olarak, içerisinde “İstanbul” ibaresi geçen alan adlarını son kullanıcılara satma yetkisine sahip olan bayiler ile sözleşme imzaladığını, alan adının satış ve pazarlama yetkisini ise bayilerin gerçekleştirdiğini beyan ettiği, markaya tecavüz fiillerinin düzenlendiği 556 sayılı KHK 9/c ve e bentlerindeki markanın kullanılması fiilinin davalı şirket tarafından gerçekleştirilmediği, alan adının 3.kişi tarafından tescil ettirilerek kullanılması nedeniyle, davalı şirketin sorumlu olmayacağı , alan adını tescil ettirmek isteyen son kullanıcının bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere isim kaydının ……………..isimli şirket tarafından yapıldığı, alan adının “……… ibaresi içerdiğinden yetkili kayıt operatörü olan davalı şirket aracılığı ile sözleşme imzalandığı,hernekadar bilirkişi raporunda; davalının tüzel kişi tacir olması nedeniyle basiretli tacir özeniyle yükümlü olduğu ve ……..bank ibareli alan adını üçüncü bir kişi adına tahsis ettiğini , bu davranışının hukuken korunamayacağını beyan etmişlerse de; davalının internette aracılık faaliyeti yürüten kurumlardan olduğu, davalı şirketin tahsis edilen alan adının bir başka kişi yada şirkete ait olup olmadığını,davalının hak sahibi bulunup bulunmadığını denetlemekle yükümlü tutulamayacağı, markaya tecavüz ettiğinin iddia edilemeyeceği kanaatine varılarak bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı ……… yönünden yapılan incelemede ise; bilirkişi raporunda da tanınmışlık kriterleri yönünden yapılan incelemede; site içeriğinin davacının faaliyet alanı ile aynı olmaması ve site içeriğinde kullanılmasa bile halkbank markasının 556 sayılı KHK 8/4 anlamında toplumda ulaştığı yüksek tanınmışlık düzeyi sebebiyle davalının tescil ettirdiği ……… alan adının bizzatihi kendisine internet kullanıcıları yönünden kaynak gösterme .fonksiyonu yönünden karıştırma meydana geleceği gözönüne alınarak, davalı ……. alan adını ,adına tescil ettirmesinden dolayı haksız bir yarar sağlama veya markanın itibarına zarar verme yada markanın ayırt edici karakterini zedeleme ihtimalinin söz konusu olduğu, KHK 9/1-c bendinde düzenlenen ihlal fiilinin gerçekleştiği, davacının tanınmış markasına tecavüz teşkil ettiği kanaatine varılarak, davalının alan adını kullanımının önlenmesine ve alan adına erişimin engellenmesine karar vermek gerekmiştir.
Bilirkişi raporu ile alan adını taşıyan web sitesinin kullanımına rastlanmadığı beyan edilmekle, haksız rekabete yönelik davanın reddine, yine alan adının davacıya devrine yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalı ……….. Medya A.Ş hakkında açılan davanın REDDİNE,
2-Davalı ……..hakkında açılan davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Alan adının davacı tarafa devrine yönelik talebin REDDİNE,
“halkbank.istanbul” alan adının davacının markasına tecavüz teşkil ettiğinin TESPİTİNE, alan adının kullanımının ÖNLENMESİNE, ALAN ADINA ERİŞİMİN ENGELLENMESİNE,
3-Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harçtan mahsubu ile 6,70 TL harcın davalı ……dan alınarak, hazineye gelir kaydına
4-Davalı ……… Ticaret Medya A.ş yönünden; davanın reddinden dolayı Avukatlık ücret tarifesi gereğince 3.145 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak, davalı tarafa verilmesine
Avukatlık ücret tarifesi gereğince markaya tecavüz davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 3.145 TL ücreti vekaletin , davalı …… dan alınarak, davacı tarafa verilmesine
5-Davacı tarafça yapılan masraflar 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç, 2000,00 TL bilirkişi ücreti, 239,30 TL yargılama gideri olmak üzere 2297,70 TL yargılama giderinin red ve kabul oranlarına göre (1/2)1.148,85 TL sinin davalı ……..dan alınarak, davacı tarafa verilmesine kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
Davalılar tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri olmadığından takdirine yer olmadığına
Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine
Dair; davacı vekili ile davalı ……Medya A.Ş vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı…….’un yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/03/2018