Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/376 E. 2018/147 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/376
KARAR NO : 2018/147

DAVA TARİHİ : 24/05/2016
KARAR TARİHİ : 19/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan davacının TPE nezdinde “—-” ibareli — sayılı marka tescillerine sahip olduğu; bununla birlikte, “—” markasının kullanımının tescillerden çok daha önceye dayandığı ve “—-” markasının tüm Türkiye’de tanındığı; davacının iştiraki olan— A.Ş.’nin “—-” ibaresini şirket unvanı olarak 1994’den beri kullandığı; işletme adının “—-” olduğunun ana sözleşmesinde yer alarak tescil ve ilan edildiği; “www.—-.com.tr” alan adının da 18.09.1998’den bu yana— A.Ş. adına kayıtlı bulunduğu; “—-” ibaresini içeren “www.—-.com” alan adının davalı tarafından kötü niyetle ve gerçek hak sahibinden çıkar sağlamak amacıyla tam da davacının iştiraki olan — A.Ş.’nin özelleştirilmesi döneminde 21.10.2001 tarihinde tescil edildiği; davalının davacıya ait marka, ticaret unvanı ve işletme adını alan adı olarak tescil ettirmekle haksız rekabet yarattığı; ayrıca, davacının uzun yıllar boyunca büyük emek ve maliyetle oluşturduğu yüksek prestij, itibar ve güveni zedelediği ileri sürülerek, davalının haksız rekabet ve marka, ticaret unvanı, işletme adı, alan adı haklarına tecavüzünün tespiti ile men ve ref’ine, www.—-.com alan adı üzerindeki hakkın davalı tarafça davacıya devredilmesine, davalının davacıya dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte 30.000.-TL manevi ve 30.000-TL itibar tazminatı ödemesine, hükmün ilanına karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ve davacının iştiraki olan — A.Ş.’nin davalıya ait “www.—-.com” alan adıyla ilgili olarak — nezdinde 27.10.2015 tarihinde — sayılı davayı açtıkları fakat kaybettikleri; www.—-.com” alan adının “—” kuralı uyarınca ilk başvuru sahibi olarak 21.10.2001’de davalı adına tescil edildiği; uluslararası kurallara bağlı olan “.—” ile biten alan adlarının tescilinde herhangi bir belge gerekmediği ve “—” prensibinin geçerli bulunduğu; “www.—-.com” alan adının tescil edildiği 21.10.2001 tarihinde davacının “—-” ibareli bir marka tescili bulunmadığı; davacının “www.—-.com” alan adının tescilinden önce “—-” ibaresini “marka” olarak kullandığına dair delil bulunmadığı; davacının sunduğu belgeler, gazete kupürleri ve gümrük kapı isminin “—-” ibaresinin “marka” olarak kullanımını göstermediği; — A.Ş.’nin özelleştirmesinin 08.02.2001 tarihinde tamamlandığı; “www.—-.com” alan adının tescil edildiği 21.10.2001 tarihinde adı geçen şirketin “—-” değil fakat —.” ibaresini kullandığı, “—-“, “—“, “—” gibi — A.Ş. projelerinin bu hususu kanıtladığı; “www.—-.com” alan adının kayıt edildiği tarihten bu yana 15 yıldır web sitesi hazırlanamadığından yayında olmadığı; bu sebeple, davacının haksız kazanç elde etme amacı ithamının geçerli bulunmadığı, davalının bu alan adından asla kazanç sağlamadığı; — hakem heyetinin de www.—-.com alan adının kötü niyetle tescil ettirildiğine dair yeterli gerekçeye rastlamadığı ve davacının iddialarını reddettiği; davacının “www.—-.com” alan adı tescil edildikten itibaren 15 yıl beklemiş olmasının açıklamasının bulunmadığı; alan adının çok uzun süre tescil ettiren tarafta kalması ve davacının uzun zaman sonra dava açması halinde—‘nun alan adı tescilini kötü niyetli addetmediği; davacının manevi tazminat ve itibar tazminatı taleplerinin dayanaksız bulunduğu savunularak, davanın reddine karar verilmesi istenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık; davalıya ait —-.com alan adının davacı adına tescilli “—–şekil” markalarına, ticaret ünvanına, işletme adına, internet alan adına tecavüz teşkil edip etmediği, bu nedenle davacının maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, davacının bu ismi 1994 yılından bu yana kullanıp kullanmadığına ilişkindir.
Dosyamız içerisine alınan 16.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda; “davalının www.—-.com alan adını ticari etki yaratacak biçimde kullanımı bulunmadığı ve böyle bir kullanım olmadıkça davacının —- ve— sayılı markalarına tecavüz teşkil etmediği, davalının — A.Ş ile özdeşleşmiş “—-” işletme adı ve —A.Ş ‘ye ait www.—-.com.tr alan adı ile ayırt edici unsuru itibariyle birebir ayniyet arz eden www.—-.com alan adını almasının dürüstlük kuralı ile bağdaştırılamayacak bir davranış olduğu ve haksız rekabet teşkil ettiği” tespit ve sonucuna vardıkları beyan edilmiştir.
Bilişim uzmanı bilirkişi tarafından yapılan incelemede www.—-.com alan adının 21/10/2001 tarihinde yaratıldığının tespit edildiği, www.—-.com.tr alan adının ise— A.Ş adına 18/09/1998 tarihinde alınarak tescil edildiğinin tespit edildiği, davacı adına 12/12/2003 başvuru tarihli “—- + Şekil” markasının — başvuru numarası ile tescilli olduğu, davacı adına tescilli — başvuru tarihli “——- + Şekil” markasının— sayı ile tescil edildiği, ancak koruma süresinin 25/07/2016 tarihinde dolmasına rağmen yenilenmediği, davalının internet sitesi alan adının başvuru tarihinin davacı markalarının başvuru ve koruma tarihinden önce olduğu, dava dışı — A.Ş’nin —- unvanını daha önce kullandığı ve www.—-.com.tr alan adının daha önce tescilli olduğu tespit edilmiş ve davacı tarafça bu kayıtlara dayanılmışsa da, önceye dayalı kullanım hakkının bizzat kullanan kişi ya da şirkete ait olacağı, dava dışı şirketin kayıtlarına ve kullanımına dayalı olarak davacının önceye dayalı hak iddiasında bulunulamayacağı kanaatine varılarak, davacının ispatlayamadığı davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince 35,90 TL tecavüzün tespiti, 35,90 TL haksız rekabetin tespiti, 35,90 TL manevi tazminat, 35,90 TL itibar tazminatı olmak üzere toplam 143,60 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 114,40 TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Davalı yararına “tecavüzün tespiti yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına “haksız rekabetin tespiti yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına “manevi tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Davalı yararına “itibar tazminatı yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.600,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,

4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.
19/04/2018