Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/362 E. 2018/292 K. 04.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/362
KARAR NO : 2018/292

DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ….. markası ile satışa sunulan gözlüklerin sahibi olduğunu, söz konusu markanın ……. no ile TPE nezdinde tescilli olduğunu, müvekkilinin markasının dünya çapında tanınmış bir marka olduğunu,…………Tasfiye İşletme Müdürlüğü’nce verilen 11.02.2016 tarihli cevabi yazıda müvekkili şirketin hak sahibi olduğu ……..” markasına ilişkin ……. Ambarında bulunan eşyalar olduğunu ve bu eşyalara ilişkin listenin yazıya eklendiği ve marka hakkına yönelik işlem yapabilmek için ihtiyati tedbir konulduğunu ve yazının müvekkiline tebliğinden itibaren 10 iş günü içerisinde yetkili Mahkemeden ihtiyati tedbir kararı alınarak Müdürlüğe sunulması, aksi halde tasfiye işlemlerine başlanacağının belirtilmiş olduğunu, davalının müvekkili şirkete ait tescilli markayı haksız şekilde kullanmasının, yurda kaçak yollardan sokmasının 556 sayılı MarKHK ve TTK uyarınca haksız rekabet hükümlerini ihlal ettiğini belirterek, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, ref’ i; T.T.K.’nun 56. maddesi uyarınca 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Gümrükte bulunan ve Mahkemece tedbir konularak kaçak olduğu iddia edilen eşyaların müvekkili ile bir ilgisi bulunmadığını, dava konusu eşyalarla ilgili olarak İstanbul …….Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/130 Esas- 2016/432 Karar sayılı dosyası ile yapılan kaçakçılık yargılamasında müvekkili ……….. eşyalarla bir ilgisi olmadığının tespit edildiğini ve bu gerekçeyle beraatine karar verilmiş olduğunu, müvekkiline yöneltilecek bir husumet bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlarının incelenmesinden;….. ibareli .. sayıyla tescilli markanın sahibinin …. olup, ..sınıf emtiasında tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız içerisine alınan İstanbul Anadolu ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2016/23 Değişik iş sayılı dosyasının incelenmesinde; talep eden ……..’nın, karşı taraf …….. aleyhine açmış olduğu tespit davası olduğu, dosyada alınan 05.04.2016 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; …….resmi sitesinden …. tescil numaralı.. markasının tespit isteyen adına tescilli olduğu, söz konusu tespite konu malların …. defter numaralı koli içerisinde yer aldığı, tespite konu malların birden fazla ve farklı modelde olduğu, yine tespite konu mallar üzerinde …. markasının yer aldığı tespitlerine yer verildiği görülmüştür.
İstanbul …… Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/130 Esas, 2016/432 Karar sayılı kararı incelendiğinde, davamıza konu malların kaçak olarak Türkiye’ye sokulduğu iddiasıyla kaçakçılık suçundan sanık olarak yargılanan davalı … malların bulunduğu depo ile ilişkisinin olmadığı, deponun ve malların yine aynı davada sanık olarak yargılanan ….e ait olduğu gerekçesiyle …n beraatine, ….. cezalandırılmasına karar verildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….. Ceza Dairesi’nin 2017/44 Esas, 2017/188 Karar sayılı kararı ile karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı hakkında marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet ettiği iddiasıyla dava açılmışsa da, kesinleşen Ceza Mahkemesi kararı ile davacının tescilli markasını taşıyan taklit ürünlerin davalıya ait olmadığı tespit edilmiş olduğundan davanın husumet nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın husumet nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- 35,90 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 34,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,74 TL harcın davacıdan tahsiline,
3- Davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..