Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/35 E. 2018/10 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/35
KARAR NO : 2018/10

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 16/02/2017
KARAR TARİHİ : 18/01/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Tespiti İstemli), Endüstriyel Tasarım (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—– ve —- gibi birçoğu tanınmış olan markalarıyla bebek bakım ürünleri, ev temizlik ürünleri, kadın hijyen ürünleri, kişisel bakım ürünleri ve temizlik kağıdı ürünleri alanında faaliyet göstermekte olduğunu, fikri ve sınai haklar konusunda oldukça titiz ve özenli davranan müvekkili şirketin yeni ve ayırt edici ürünlerini Türk Patent Enstitüsü nezdinde 3.kişilerin hak ihlallerine karşı tescil ile korumakta olduğunu, —- ismiyle üretimi ve satışı yapılan bebek bezinin de yine Türk Patent Enstitüsü nezdinde 09.01.2007 tarihinden bu yana —- sayıyla endüstriyel tasarım olarak da tescilli olduğunu, tasarım hakkı sahibi müvekkilinden izin alınmaksızın tasarımların belirgin bir şekilde benzerini üreten ve piyasaya sunan yer veren davalının şüphesiz müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz meydana getirmekte ve müvekkilinin uzun yıllara yayılan tecrübesi ile geliştirmiş ve piyasaya sunmakta olduğu iş ürünleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler alarak, haksız rekabet yaratmakta olduğunu, müvekkili tarafından davalıya 16.08.2016 tarihli ve — sayılı ihtarname keşide edilerek konuya ilişkin açıklamaların yapıldığını ve müvekkilinin haklarına tecavüz niteliğindeki eylemlere son verilmesi, aksi takdirde anılan tasarımdan doğan tüm hakların kullanılacağı ihtar edilmişse de, davalı tarafından 29.08.2016 tarihli ve —- sayılı cevab-i ihtarname ile talebin hukuki gerekçesi olmadığı iddia edilerek tecavüz eylemlerine aynen devam edildiğini belirterek, öncelikle dava neticesinde verilecek kararın etkinliğini sağlamak için 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 159, TTK ‘nın 61 ve HMK nın 389 vd.maddeleri uyarınca, davalının durumdan haberdar olması halinde mevcut olguların değiştirilmesi mümkün olabileceğinden tebligat ve duruşma yapılmaksızın, müvekkili adına Türk Patent Enstitüsü nezdinde tescilli çocuk bezi tasarımlarına tecavüz teşkil eden ve haksız rekabet oluşturan davalı eylemlerinin önlenmesi ve durdurulması mahiyetinde, müvekkilin tasarım hakkına tecavüz edilerek üretilen ve satışa sunulan ürünlere öncelikle davalıya ait işletmenin merkez adresi olan —–ve —- şubesi olan —-ve bulundukları her yerde el konulması ve saklanması yönünde davalı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilmesine, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 81.maddesi kapsamında davalının müvekkilinin tescilli tasarımlarına tecavüz teşkil eden fiillerinin Kanun’ un 149.maddesi uyarınca tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, tecavüzün sonuçlarının giderilmesine, tecavüze sebebiyet veren ürünlere el konulmasına ve bunların imhasına, tecavüz eylemlerinin devamını önlemek üzere uygun görülecek sair tedbirlerin alınmasına, TTK nın 54 ve devamı maddeleri anlamındaki haksız rekabetin varlığının tespitine, önlenip yasaklanmasına, haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 149.maddesi ve TTK nın 59.maddesi uyarınca, dava sonucunda verilecek hükmün, gideri davalıdan tahsil edilmek üzere Türkiye çapında baskı sayısı yüksek gazetelerden birinde ilan yolu ile kamuya duyurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Avrupa, Kuzey Afrika, Çin, Avustralya, Orta Doğu ve Amerika’ya yayılmış, 110’dan fazla ülkede satış ve dağıtım ağı bulunan, Dünyanın hijyen ürünleri piyasasında lider tedarikçilerinden biri olan —–‘ in Türkiye iştiraki olduğunu, müvekkili şirketin Türk Patent Enstitüsü nezdinde, marka, faydalı model tescili sahibi olup, “—-” markasını da 1990 yılından beri kullandığını, ürettiği bebek malzemeleri ile her şeyden önce ebeveynler nezdinde büyük bir güven oluşturan müvekkili şirketin aldığı—–sertifikası dahil birçok sertifika ile bu konudaki yetkinliği tartışmasız bir şekilde ortaya koyduğunu, tasarıma konu ürünün, özelliği gereği şekli açıdan belirli bir standarta sahip olup, farkılılıkların göz ardı edilerek genel yapıya göre değerlendirme yapılması halinde, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda olduğu gibi bütün bebek bezi tasarımlarının benzer olduğu yanılgısına düşüleceğini, müvekkili şirketin —–ile davacı tarafın —- sayılı tasarımının benzer olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini, karşı dava bakımından ise; davacı- karşı davalının —- sayılı tasarımının, bebek bezlerine ait jenerik bir tasarım olup, yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olmadığını, dolayısı ile davacı – karşı davalıya ait tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu; tarafların; asıl dava yönünden; davalı tarafça —- adı ile üretilen ve satılan prametüre bebek bezi ürününün davacı tarafın —- tescil sayılı tasarımına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği,markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve maddi durumun ortadan kaldırılması ile hükmün ilanının istenip istenemeyeceğine ve karşı dava yönünden; davacı – karşı davalı adına tescilli —-tasarımının yeni ve ayırt edici olup olmadığı, hükümsüzlüğünün istenip istenemeyeceğine ilişkindir.
Dosya kapsamına davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin değerlendirilmesi yönünden alınan 23.03.2017 tarihli bilirkişi raporunda; “davacı taraf adına tescilli —-numaralı tasarım ile davalı tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” sonucuna vardığını beyan etmiştir.
Davalı-karşı davacının karşı davada , davacı adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli —- sayılı çoklu tasarım belgesi 1, 2 ve 3 nolu tasarımlarının yeni ve ayırt edici olmadığından hükümsüzlüğü ve sicilden terkini talep edilmekle; SMK 79/ 1 maddesinde”Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup,tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır “düzenlemesi gereğince hükümsüzlüğe ilişkin karşı davanın öncelikle incelenmesi gerekmiştir.
Karşı davaya konu hükümsüzlük talebinin incelenmesi yönünden sunulan yeniliği giderici belgeler değerlendirilerek 23/03/2017 tarihli rapora karşı davalı-karşı davacının itirazlarının da incelenmesi yönünden, yeniden rapor alınmasına karar verilmiş,dosya kapsamına alınan 21.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda; ” Yeniliği sorgulanan çocuk bezi tasarımlarının insan yavrusunun anatomik yapısı ve temel ihtiyaçları ili belirlenen geometrik bir yapıyla sınırlandığı, gerçekte işlev tarafından belirlenen bir biçime aşırı derecede bağlı sayılabilecekleri,bu tasarımların , yönlü kullanımları, bacak oyuklarına, göbek ve kalça şişkinliklerine, bebeğin yatırıldığı bir düzleme yerleştirilmeleri ve buradan alınmaları gibi sarma veya giydirme veya kolay çıkarılabilme işlemleri gibi eylemlleri gözönüne alınarak biçimlendirildiğini, bu nedenle ürün boyutu yerine genel izlenimdeki görsel farklılıkların önemsenmesi gerektiğini, bu ürünlerin “yenidoğan”, “prematüre”, veya “geriatrik/yetişkin” gibi insan farklılıklarına zaten uymak zorunda olduğunu, tescil görsellerinde bulunmayan göbek bağı için ayrılmış dairesel deliğinde tescil görsellerinde bulunmadığını ve sonuca etkili olmadığını, davalı- karşı davacı tarafça sunulan yenilik giderici belgeler incelendiğinde davacı-karşı davalı taraf adına Türk Patent Enstitüsü kayıtlarına—- numara ve 09.01.2007 tescil tarihi ile “çocuk bezi ve çocuk bezi iç tabakası” konularında —- Sınıfında kayıtlı bulunan Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesiyle korunan tasarımların; Davalı- Karşı Davacı tarafça dava dosyasına sunulan; Alman Patent Bürosu nezdinde —- sayı ile tescilli Patent Belgesinin içerdiği teknik çizimlerle bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattıkları genel izlenimde belirgin bir benzerlik taşıdıkları, bu nedene bağlı olarak; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununda yer verilen koruma koşullarına uygunluk için aranan yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini bulundurmadıkları” görüşüne vardığı belirtilmiştir.
6767 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 55. Madde de ” Tasarım ürünün tümü veya bir parçasının yada üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.”
SMK 56/1maddede “Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması koşuluyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur”
SMK 56/4-a ve b bendinde “bir tasarımın aynısının tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış olması halinde yeni kabul edileceği, tasarımların sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi halinde aynı kabul edileceği”,
SMK 56/5 maddede “tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabul edileceğini” düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile davacının 09/01/2007 başvuru tarihli —-sayılı çoklu tasarım belgesine konu 1 ve 2 numaralı çocuk bezi ve 3 numaralı çocuk bezi iç tasarımının, 17 Ağustos 1995 başvuru ve rüçhan tarihli 22/02/1996 tescil tarihli Alman Patent Bürosu nezdinde —- sayılı tescilli Patent Belgesinin teknik çizimleri ile ,davacının tasarım tescilindeki alt oyuğunun dışındaki diğer öğeler bakımından ve iç emici bileşen bakımından birebir benzerlik gösterdiğinin tespit edildiği, bilirkişinin tasarımların insan yavrusunun ihtiyaçlarına, anatomik yapısına göbek ve kalça şişkinliklerine göre belirlenen geometrik yapının ayırt edicilik katmadığını beyan ettiği, davacı karşı davalı adına tescilli tasarımların, tescil başvuru tarihinden önce 17 Ağustos 1995 tarihinde Almanya da kamuya sunulduğunun tespit edildiği,yeni ve ayırt edici olmadığı kanaatine varılarak karşı davanın kabulü ile ;Davacı-karşı davalının— sayılı çoklu tasarım belgesi 1, 2 ve 3 nolu tasarımlarının yeni ve ayırt edici olmadığından hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karşı davadaki hükümsüzlük talebinin kabulü ile, davacı karşı davalının tasarım tescilinin, SMK 79/ 1 maddesinde”Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup,tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır “düzenlemesi gereğince tasarıma sağlanan koruma hiç doğmamış sayılacağından, davacı karşı davalının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Asıl davanın REDDİNE,
a- 35,90 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacı – karşı davalıdan tahsiline,
b- Davalı – Karşı Davacı yararına “tecavüzün tespiti yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
Davalı – Karşı Davacı yararına “haksız rekabetin tespiti yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
c- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
2-Karşı davanın KABULÜNE,
3-Davacı-karşı davalının —- sayılı çoklu tasarım belgesi 1, 2 ve 3 nolu tasarımlarının yeni ve ayırt edici olmadığından HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
4-Karar kesinleştiğinde kesinleşme şerhli karar örneğinin Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğü tarafından TPMK’ya gönderilmesine,
a- 35,90 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacı – karşı davalıdan tahsiline,
b- Davalı – Karşı Davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,
c- Davalı – Karşı Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 562,80 TL yargılama giderinin davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı- karşı davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,

Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/01/2018