Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İstanbul Anadolu
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/284
KARAR NO : 2018/248
DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2015
KARAR TARİHİ : 05/07/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, ülkemizde mühendislik üzerine bilgisayar yazılımı üreten sayılı firmalardan biri olduğunu; müvekkil firmanın lisans hakkı kendilerine ait olan —- isimli bilgisayar yazılımının FSEK mevzuatı uyarınca eser sahibi olduğunu; müvekkilinin sahip olduğu programların kullanılması ve sair şekilde çoğaltılması, değiştirilmesi, işlenmesi, tersine mühendislik işlemine tabi tutulması, tamamının veya bir bölümünün başka bir şekilde kullanılması vs. hiçbir konuda, ülkemizde veya dışarıda hiçbir kişi ya da kuruluşa izin ya da yetki vermediğini; olay tarihinde müvekkili şirkete gelen ihbarlar ve şikâyetler dikkate alınarak, Bandırma—. Sulh Ceza Mahkemesi ’nin — D. İş nolu dosyasıyla arama gerçekleştirildiğini; söz konusu arama neticesinde tanzim edilen 18.07.2013 tarihli arama ve muhafaza altına alma tutanağında da belirtildiği üzere, mali hakları müvekkil şirkete ait olan — yazılımının davalı iş yerine ait bilgisayarlarda kurulu ve aktif olarak çalışır durumda olduğunun tespit edildiğini; ayrıca yine söz konusu aramada, iki adet — ve —(—) şeklinde yazılar bulunan kopya kurulum CD’leri bulunduğunu; davalının müvekkili şirket yazılımlarını izinsiz olarak korsan diye tabir edilen biçimde yüklediğini ve kullandığını; davalı şahıs hakkında Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunulduğunu; somut olaya ilişkin Bandırma —-Asliye Ceza Mahkemesi Mahkemesi’nin — E. sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda sanığın cezalandırılmasına karar verildiğin ve söz konusu kararın kesinleştiğini; davalıların, müvekkili şirketin sahibi olduğu bilgisayar yazılımlarını herhangi bir sözleşme ve izne tabi olmaksızın, şifre kırmak suretiyle bilgisayarında kullandığının ve davalının işi ve faaliyet alanı gereği bu programlardan haksız kazanç elde ettiğinin açıkça ortaya çıktığını; davalıların FSEK Mevzuatına aykırı hareket etmek suretiyle müvekkili şirketin eserden kaynaklı mali haklarına tecavüz ettiklerini; müvekkili şirketin mali haklarının açıkça zarara uğratıldığını belirtmiş ve davalı aleyhine 68. maddenin 2. fıkrası uyarınca, davaya konu bilgisayar programının satımı konusunda sözleşme olması halinde belirlenecek mutad bedelin 3 katı tutarında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalıların davaya cevap vermediği anlaşılmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlık; davacıya ait “—” isimli bilgisayar yazılımının eser niteliği taşıyıp taşımadığı, davalı tarafından izin alınmaksızın şifre kırmak suretiyle lisanssız olarak kullanılıp kullanılmadığı, kullanılıyor ise davacının FSEK 68. madde uyarınca tazminata hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.
Dosyamız içerisine celbedilen 21.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda; “davacıya ait “—” isimli bilgisayar programının “—-” olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalı —’ün ve temsilcisi olduğu diğer davalı şirketin, davacıya ait “—” isimli bilgisayar programını davacı taraftan izin alınmaksızın şifre kırmak suretiyle lisanssız olarak kullandıkları, FSEK m. 68 uyarınca davacı tarafın, davalılar ile aralarında bir sözleşme bulunsa idi isteyebileceği bedelin en çok üç katını davalılardan talep edebileceği, davacı ile davalılar arasında bir sözleşme bulunması halinde, davacının isteyebileceği bedelin 5.000,00 TL olarak hesaplandığının görüldüğü” beyan edilmiştir.
Yine dosyamız içerisine alınan 21.03.2017 tarihli ek raporda; “davalıların tespit yapılan işyerindeki masaüstü bilgisayarda yüklü lisanssız program sebebiyle sorumluluğunun bulunduğu, davacının davalılardan talep edebileceği maddi tazminat tutarının 43.776,00 TL olduğu” görüşünde olduklarını beyan etmişlerdir.
Celbedilen 09.04.2018 tarihli ikinci ek raporda ise; “dava dışı —-’e ait dizüstü bilgisayarda tespit edilen lisanssız yazılımların tutarı: 21.640,00 TL, davalıya ait masaüstü bilgisayarda tespit edilen lisanssız yazılımların, sürümünün eski olması sebebiyle ayrıca %20 indirim uygulanarak hesaplanan tutarı: 43.776,00 TL, davalıya ait masaüstü bilgisayarda tespit edilen lisanssız yazılımların, sürümünün eski olmasına bağlı olarak indirim yapılmaması halinde hesaplanan tutar: 54.720,00 TL, Mahkemece —’e ait dizüstü bilgisayardaki lisanssız yazılım sebebiyle davalının sorumluluğunun bulunduğuna kanaat getirilmesi ve masaüstü bilgisayardaki sürümün eski olması sebebiyle indirim yapılmasının uygun olacağının değerlendirilmesi halinde davalının sorumlu tutulacağı tutar: 65.416,00 TL, Mahkemece —-’e ait dizüstü bilgisayardaki lisanssız yazılım sebebiyle davalının sorumluluğunun bulunduğuna kanaat getirilmesi ve masaüstü bilgisayardaki sürümün eski olması sebebiyle indirim yapılmamasının uygun olacağının değerlendirilmesi halinde davalının sorumlu tutulacağı tutar: 76.360,00 TL, FSEK m. 68 uyarınca 3 kat bedel talebinin takdirinin Mahkemeye ait olduğu” tespit edilmiştir.
Davacı vekili 25.04.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ıslah dilekçesinin ve davanın kabulüne, davanın başında talap edilen 15.000,00 TL yi, 5.000,00 TL artırmak suretiyle 20.000,00 TL nin haksız fiil tarihi olan 18.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —-‘ ün yargılama sırasında vefat ettiği, davacı tarafça mirasçılarına davanın yöneltilmediği, ayrıca 17.10.2017 tarihli celsede; davanın işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin, davasını yenilerken — mirasçıları hakkındaki davasını yenilemediği anlaşılmakla, 3 ay içinde yenilenmeyen davanın HMK 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamına celbedilen Bandırma —-.Asliye Ceza Mahkemesinni —- Esas – —- Karar sayılı dosyasında bulunan 18.07.2013 tarihli arama tutanağından ; davalı şirketin “—” tabelası ile faaliyet gösterdiği, yapılan incelemede işyerinin girişinde bulunan masa üzerindeki masa üstü bilgisayarda — isimli programın kayıtlı bulunduğunun tespit edildiği, ayrıca asma katta bulunan masa üzerindeki bilgisayarda da — isimli programın kullanıldığının, masaların çekmeceleri ve dolaplarda yapılan aramada iki adet —- ve —- (—) şeklinde yazılar bulunan CD ler bulunduğunun anlaşıldığı, ceza mahkemesinde yapılan yargılama sonunda Mahkemenin —-hakkında 5846 sayılı Yasa’ ya muhalefet edildiğinden bahisle cezalandırılmasına karar verdiği, diğer sanık — hakkında şikayetten vazgeçilmesi nedeniyle düşme kararı verildiği görülmüştür.
FSEK 68/1.maddesinde eser sahibine ait mali hakların ihlali halinde açılabilecek tecavüzün ref’ i davası düzenlenmiştir. Buna göre eseri FSEK’ e uygun yazılı izin almadan işlemek, çoğaltmak, çoğaltılmış nüshaları yaymak, temsil etmek veya her türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletmek hak sahiplerinin haklarının ihlali olarak kabul edilmiştir.
Bu durumda; FSEK 68/1 maddesine göre “izin alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebilecekleri bedelin 3 kat fazlasını isteyebilirler” düzenlemesi mevcuttur. FSEK 68/1 maddesine göre; telif tazminat istenebilmesi için ihlal edenin kusurlu olmasının aranmadığı, hak sahibinin uğradığı zararı ispatlamak zorunda olmadığı, doktrinde ve Yargıtay’ ın emsal içtihatlarında (11.Hukuk Dairesi 04.07.2006 tarihli 2005/8095 Esas – 2006/7919 Karar sayılı ) kabul edilmektedir.
Üç kat bedelin hesaplanmasında FSEK 68/1 maddesine göre hak sahiplerinin “sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedeli” veya “bu kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedeli ” üç kat fazlası ile talep edebileceği kabul edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin 21.03.2017 tarihli kök raporunda; işyerinde ele geçirilen dizüstü bilgisayarın —-‘ e ait olması nedeniyle davalıların sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığı beyan edilmişse de işyerinde bir adet masa üstü, bir adet dizüstü bilgisayarda davacıya ait programın yüklü olduğunun tespit edildiği, ayrıca işyerinde programın kullanıldığını gösterir CD ler bulunduğu, işyerinde bulunan —isimli stajyerin tutanakta imzasının olduğu, davalı şirketin mimarlık ofisi olarak faaliyet gösterdiği, işyerinde staj yapan —-‘ e ait bilgisayarda ve onun tarafından yüklenen programın tespit edildiğine yönelik savunmanın ise suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, ayrıca davalı şirketin işyerindeki çalışanlarının haksız fiillerinden TBK 116.madde gereğine adam çalıştıran sıfatı ile sorumlu olduğu kanaatine varılarak, davalı şirketin işyerinde iki adet bilgisayarda kurulu ve çalışır vaziyetteki yazılım programı nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından davalının bilgisayarında yüklü davacıya ait yazılımın 4.0 sürümü olduğu, 2013 yılında ise 5.1 versiyonunun piyasada olduğu ve davacı tarafça sunulan emsal faturaların 5.1 versiyonuna ait olduğu tespit edilmekle, bilirkişi tarafından piyasada uygulanan indirim oranın uygulanması ve eski sürüm nedeniyle tekrar %20 indirim uygulanmasının dosya kapsamına uygun olduğu davacı itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi tarafından lisanssız yazılımların bedeli 65.416 TL olarak hesaplanmakla ve davacı tarafça FSEK 68/1 maddesi gereğince üç kat tazminat talep edilmiş olmakla, davacının 65.416 TL yazılım emsal bedelinin üç katını talep edebileceği kanaatine varılmış, davacı tarafça fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak, maddi tazminat talebinin 20.000,00 TL ye ıslah dilekçesi ile yükseltildiği anlaşılmakla, 20.000,00 TL tazminatın 18.07.2013 haksız fiil ( arama tarihinden itibaren ) reeskont tarihinden itibaren davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin davacı haklarının saklı tutulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Ölü davalı —-mirasçıları davaya dahil edilerek dava yenilenmediğinden, bu davalı hakkında açılan davanın Açılmamış Sayılmasına,
2. Davalı şirket hakkında ıslah ile artırılan davanın KABULÜNE,
-20.000,00 TL tazminatın 18.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalı şirketten tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına,
2- 1.366,20 TL karar ve ilam harcı tayini ile peşin alınan 256,17 TL ve ıslah ile alınan 86,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.024,03 TL harcın davalı şirketten tahsiline,
3- Davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalı şirketten alınarak, davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 27,70 TL başvurma harcı, 256,17 TL peşin harç, 4,10 TL vekalet harcı, 86,00 TL ıslah harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 345,50 tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.719,47 TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.
05/07/2018