Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/177 E. 2018/273 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2016/177
KARAR NO : 2018/273

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü ve Alan Adının İptali
DAVA TARİHİ : 05/10/2016
KARAR TARİHİ : 17/07/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan marka hükümsüzlüğü ve alan adının iptali davasının yapılan açık yargılama sonucunda;
TALEP / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin 1998 yılından bu yana …..a kayıtlı olduğunu ve eğitim sektöründe faaliyet gösterdiğini, yurt dışında eğitim görmek isteyen bireyleri …… gibi testlere hazırladığını, ……..” markalarının da sahibi olduğunu ve faaliyetlerini……… alan adlı internet sitesi aracılığıyla yürüttüğünü, davalının …….. sayılı …..” markasının müvekkilinin markası ile benzer olduğunu ve…..sınıflarda aynı hizmetlerde tescil edildiğini, bu durumun markalar arasında iltibas yarattığını, bu sebeplerle davalıya ait ….. sayılı ….. markasının hükümsüzlüğüne ve yine davalıya ait……… alan adının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVAYA CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkilinin “….. markaları altında düğün ve etkinlik organizasyonu alanında çalıştığını, yıllar boyu verilen emek neticesinde “……” adı altında bir tanınırlık sağladığını, ……..’deki marka tescili süreci boyunca davacının herhangi bir itirazının bulunmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava davalıya ait …… sayılı …… markasının davacının kullandığı “……. markası ile iltibas oluşturacak derecede benzer olduğu gerekçesiyle hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ile …… alan adının iptaline ilişkindir.
Dosyaya ……… kayıtları getirtilmiş olup, incelendiğinde; davacıya ait ….. numaralı “…. markasının ….. tarihinde …. …….sınıflarda, yine davacıya ait “……. Şekil” markasının…. tarihinde …..sınıfta; davalıya ait …. numaralı …. markasının ise 16/09/2015 tarihinde ……..sınıfta TPMK nezdinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilişim uzmanı ve marka vekili bilirkişiden alınan 23/03/2017 tarihli raporda; davacının intetnet sitesinin ……..” alanına dair bir internet sitesi olduğu, davalı internet sitesinin “….” üstünde hizmet verdiği, …. alan adı kaydını yapan kişinin…… adres bilgisinin……… Sefaköy İstanbul olduğu, alan adının 27/10/2014 tarihinde kayıt ettirildiği ve 26/10/2017 tarihine kadar kayıtlı olduğu,……..” alan adı kaydının ve yer sağlayıcısının…… olduğu, davalının ve davacının markasının ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu, her iki markanın da tanınmış marka olmadığı, tanınmış olmayan markaların sınıf/alt sınıf bazında korunduğu ve alt sınıfta örtüşme varsa karıştırılma ihtimali doğurduğu, davalının ve davacının hizmet sunduğu alt sınıfların benzer olmadığı ve bağlantısız olduğu, davalının farklı alt sınıftaki markasının karıştırılma ihtimali ve dolayısıyla hükümsüzlük sebebi yaratmadığı, davalının sessiz kalma yoluyla hak kaybı itirazının dikkate alınabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz ettiği, bilirkişi raporunda taraf markalarının tescil edildiği sınıfların benzeşmediği beyan edilmişse de, her iki taraf markalarının ………. Sınıfta aynı/benzer hizmet alanlarında tescilli olduğunu, bir kısım tescilli hizmet sınıfının da bağlantılı olduğunu, yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını talep ettiklerini beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce davacı itirazları gözönüne alınarak ve aynı heyetten alınan ek raporda da taraf markalarının tescilli olduğu sınıf ve alt sınıflar yönünden usulüne uygun inceleme yapılmadığı gözetilerek, farklı bir marka vekili bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş , düzenlenen 13/12/2017 tarihli raporda bilirkişinin; taraf markalarının ayırt edilemeyecek kadar benzer oldukları, ihtilafa konu alanların orta düzeydeki tüketiciye hitap ettiği, tescilli mal ve hizmetlerin tamamıyla örtüştüğü, bu kapsamda halk tarafından karıştırılma ihtimali bulunduğu ve davalı markasının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu şeklinde görüş bildirmiştir.
Tescil kayıtlarından davacıya ait …… numaralı “…..” markasının …..arihinde ……sınıflarda, yine davacıya ait “……………………… Şekil” markasının 06/07/2001 tarihinde……..sınıfta tescil edildiği, davalının hükümsüzlüğü istenen ………. numaralı …….” markasının da ….tarihinde……..sınıfta tescil edildiği , davacı markalarının asıl unsurunun ……… davalı markasının asıl unsurunun ise …… ibaresi olduğu,markaların davacı markasındaki ….” harfinin iki kez yazılması dışında ayniyet derecesinde benzer olduğu, görülmüştür.
Bilirkişi raporunda …………….. “Türk Marka Hukuku” isimli eserin ……. Sayfasındaki “…… ve aynı sayfadaki “……… ……..” başlağı altında incelenen ………… ibarelerine atıf yaparak davacı ve davalı markalarının…… eşdeğer olduğunu,taraf markalarındaki harf dizimi ve işitsel benzerliğin de üst düzeyde olduğunu, görsel farklılığın bu benzerliği yoketmeye yetmediğini markaların ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu tespit ettiği görülmüştür.
Davalı markasının ……….. Sınıfta tescilli olduğu sınıfların davacının ……….. Sınıfta tescilli ….. numaralı “…….” markasının tescilli olduğu sınıflarla kuşatıldığına dair bilirkişi görüşüne de itibar etmek gerekmiştir.
Davalı adına tescilli ………. sayılı ………. ibareli şekil markasının davacı markaları ile aynı sınıfta tescilli olduğu görsel işitsel ve kavramsal olarak yüksek düzeyde benzerlik gösterdiği, gramatik ve fonetik eşdeğer olduğu gözönüne alınarak hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.Davalı markasının tescil tarihi gözönüne alınarak davalı tarafın sessiz kalmak suretiyle dava açma hakkının yitirildiğine yönelik savunmasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davalı adına 27.10.2014 tarihinde tahsis edilen ……….alan adının davacı tescilli markalarının başvuru tarihinden sonra olduğu, davacı markası ve davacı şirkete ait………..alan adı ile iltibas yarattığı, dava tarihinde yürürlükte olan 556 sayılı KHK 9/e bendine göre; meşru bir bağlantısı olmaksızın davacı markasının benzerini alan adı olarak kullanmasının marka sahibi davacı tarafından önlenebileceği gözönüne alınarak alan adının iptaline ve terkinine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı adına tescilli …….sayılı…….. ibareli şekil markasının HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE,
-Karar kesinleştiğinde kesinleşme şerhli karar örneğinin Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğü tarafından ………… gönderilmesine,
3-Davalı adına tescilli ………” alan adının İPTALİNE ve TERKİNİNE,
Marka hükümsüzlüğü davası üzerinden alınması gereken 35,90 TL ile alan adının iptali davası üzerinden alınması gereken 35,90 TL olmak üzere toplam 71,80 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 42,60 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı vekiline markanın hükümsüzlüğü davası üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 3.145,00 TL ücreti vekalet ve alan adının iptali davası üzerinden takdir olunan 3.145,00 TL ücreti vekalet olmak üzere toplam 6.290,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 58,40 TL harç, 236,10 TL tebligat ve müzekkere masrafları ile 2.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.794,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgililere iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..
.