Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2015/126 E. 2018/176 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/126
KARAR NO : 2018/176

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/07/2015
KARAR TARİHİ : 15/05/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil —- San. Tic. A.Ş. aşağıda belirtilen filmlerin yapımcısı ve telif hakkı sahibi olduğunu, dilekçelerinde mevcut ve müvekkile ait eser işletme belgelerini sundukları 1 adet filmin davalıya ait — TV logolu televizyon kanalında müvekkilinin yazılı izni, bilgisi ve aralarında FSEK 52. Maddeye uygun sözleşme olmaksızın yayınlanarak, mali haklarına tecavüz edildiğini, söz konusu izinsiz yayınlarla ilgili görüntü kayıtlarının taraflarınca tespit edildiğini ve 1 adet mahkeme kasasında saklanmak üzere ve 1 adet bilirkişi incelemesi yapılması için USB bellek olarak dosyaya ibraz ettiklerini, FSEK m.68’de mali haklara tecavüz halinde: “eser, eser sahibinin izni olmadan çevrilmiş, sözleşme dışı veya sözleşmede belirtilen sayıdan fazla basılmış, diğer biçimde işlenmiş veya radyo-tv gibi araçlarla yayınlanmış veya temsil edilmiş ise; izni alınmamış eser sahibi sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya emsal veya rayiç bedel itibariyle uğradığı zararın en çok üç kat fazlasını isteyebilir. Bu bedelin tespitinde öncelikle ilgili meslek birliklerinin görüşü esas alınır.” hükmünün düzenlendiğini, yayınlanan bu film için FSEK m68 uyarınca emsal bedelin 3 katını talep ettiklerini, emsal bedelin bu alandaki meslek birliklerinden görüş alınmak suretiyle öğrenilmesinin mümkün olacağını, söz konusu filmlerin bir gösterim için emsal bedelinin en aşağı 5.000TL olduğunu, izinsiz gösterimler bedeli 5.000 x 3 x 1 (gösterim) = 15.000TL olup davayı ilerde ıslah ve fazlaya ait dava ve talep hakları saklı kalmak koşulu ile 1.000.TL üzerinden açtıklarını, madde 69 uyarınca mali ve manevi hakların tecavüz tehlikesine maruz kalan eser sahibinin muhtemel tecavüzün önlenmesini dava edebileceğini, vaki olan tecavüzün devam veya tekrarı muhtemel görülen hallerde de aynı hükmün cari olduğunu, bu sebepledir ki muhtemel tecavüzün men’ini de talep ettiklerini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik FSEK m68 uyarınca tespit edilecek tazminatın şimdilik 1.000 TL’nin yayınlanma tarihinden itibaren işleyecek bankaların uyguladığı en yüksek ticari faiziyle birlikte taraflarına ödenmesine, muhtemel tecavüzlerin men’ ine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —- Yayıncılık A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını, zira genel yetki kuralı gereğince davanın, davalı şirket merkezinin bulunduğu yerde açılacağını, müvekkilinin faaliyet merkezinin Bahçelievler’ de olduğundan Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle öncelikle davanın, yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca zamanaşımı definde bulunduklarını, buna göre zamanaşımına uğrayan taleplerin bu nedenle reddini talep ettiklerini, davacı tarafın iddialarının gerçek dışı ve ispattan yoksun olduğunu, davacı taraf her ne kadar müvekkilinin televizyon kanalında, sahibi olduğunu iddia ettiği “—–” adlı filmin bir kez yayınlanmış olduğunu iddia etmişse de bu iddialarını ispatlayamadığını, davacı tarafın tüm iddialarını ispatlamakla mükellef olduğunu, müvekkilinin davalıya ait filmleri yayınlamadığı gibi filmlerin yayınlanmış olmasının da söz konusu olmadığını, davacının talep ettiği tazminat miktarının çok yüksek olduğunu, davacı tarafın, mali haklarını ellerinde tuttuğu sinema filmlerinin yayınlandığım iddia ederek filmin rayiç bedeli 5.000 TL’nin üç katı olan 15.000 TL tazminat talep ettiğini, müvekkili televizyon kanalı ulusal bir kanal olmadığından ve izleyici kitlesi sınırlı olduğundan kanalda gösterilecek filmler, rayiç bedelinin çok daha altında satın alınmakta olduğunu, bu nedenle davalının her bir film için 5.000,00 TL rayiç değer biçmiş olmasının piyasa koşulları ile örtüşmediğini, piyasada bu rakaman çok daha altında bedellerle film yayın hakkı satın alınabildiğini, ayrıca rayiç bedelin 3 katı tutarında bedel istenmesinin de hakkaniyetle bağdaşmayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık; dava konusu —-isimli filmin, FSEK kapsamında koruma altında olup olmadığı, davacının bu filmler üzerinde hak sahipliği bulunup bulunmadığı, uyuşmazlık konusu filmin davalıya ait TV kanalında yayınlanıp yayınlanmadığı, davacının hak sahipliğinin kabul edilmesi halinde ileri sürebileceği taleplerin bulunup bulunmadığı ve davacının tazminata hak kazanıp kazanmadığı olarak tespiti edilmiştir.
Dosya kapsamında alınan 19.04.2016 tarihli teknik bilirkişi raporunda; ” dava dosyası içeriğinde yer alan CD içeriğinde “—-” isimli .mpg uzantılı video dosyasının 4 saat 31 dakika ve 9 saniyelik görüntü olduğu ve 352X288 pixel çözünürlüğe sahip olduğu ve 1,03 GB boyutunda olduğunun tespit edildiği, video dosyası üzerinde yapılan teknik incelemelerde; 07.07.2015 tarihinde İstanbul Anadolu —- Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından —- TV yayın kuruluşundan, davaya konu tarihte yayınlanan görüntüleri talep edildiği, 01.09.2015 tarihinde RTÜK tarafından verilen cevabi yazıda, RTÜK’ ün TV yayın arşivi tutmadığını bahse konu tarihteki yayının ilgi TV kurumundan istenildiği ve TV kurumu tarafından gönderilen video dosyasının ekte gönderildiğinin anlaşıldığını, video dosyasının 06.08.2015 tarihinde “—-” isimli bilgisayarda oluşturulduğu, yani Mahkemenin RTÜK’tek davaya konu tarihte yayınlanan görüntüleri talep ettiği tarihten sonra oluşturulduğu, davaya konu tarihte oluşturulmuş bir video dosyası olmadığının tespit edildiğini, bu durumda teknik inceleme yapılan video dosyasının 06.08.2015 tarihinden önceki herhangi bir tarihe ait olabileceği” tespit ve değerlendirmelerinde bulunduğu görülmüştür.
Yine dosyamız içerisine alınan 14.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda ise; “eser sahibi —-Filmcilik A.Ş ‘ ye ait —- isimli sinema eserinin davalı yayın kuruluşu tarafından 29.09.2014 tarihinde izinsiz olarak yayınlandığı ve bu suretle davacının ilgili sinema eseri üzerindeki çoğaltma ve umuma iletim haklarının ihlal edildiği kanaatinin hasıl olduğu, eser sahibinin davalıdan 1.000,00 TL tazminat talep edebileceği, FSEK m.68 uyarınca bunun üç katına hükmetmenin Mahkemenin takdirinde olduğu” tespit ve beyan edilmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile; davacıya ait dava konusu filmin davalı tarafından haksız gösterimi nedeniyle hak tecavüzünde bulunduğunun bilirkişilerce tespit edildiğini ve meslek kuruluşu tarafından da rayiç bedelin 3.000 – 4.000 TL olarak belirlendiğini, üç katı ile çarpımı neticesinde, ıslah edilmek suretiyle toplam 9.000,00 TL olan tazminatın yayınlanma tarihinden itibaren işleyecek bankaların uyguladığı en yüksek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davalı vekili yetki itirazında bulunmuşsa da; davacı tarafça tecavüzün meni ve tazminat talep edildiği, FSEK 66/son madde gereğince; davacının ikametgahı mahkemesinin de yetkili olduğu kanaatine varılmış, davalının yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı vekilinin zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmışsa da; davacı tarafın davaya konu filmlerin davalıya ait kanalda izinsiz gösterilmesi nedeniyle FSEK 68. Madde gereğince farazi sözleşme bedelinin üç katını talep ettiği, bu durumda taraflar arasında farazi sözleşme ilişkisinin kurulduğu kabul edilmekle , tazminat talebinin 6098 Sayılı TBK 146. Madde gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu,(emsal Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 14/12/2009 Tarihli 2008/8269 E- 2009/12862 K sayılı içtihadı) filmlerin gösterildiği tarih ile dava tarihi arasında 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü’nün yazı cevabından—- isimli davaya konu filmin yapım yılının 13/05/1994 olduğu, yapımcısının davacı şirket olduğu, davacı şirketin eser sahibi sıfatıyla filmin mali haklarının sahibi olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan 02/02/2017 tarihli bilişim uzmanı bilirkişinin raporundan dosyaya davacı tarafça ibraz edilen DVD içeriğinden ve RTÜK’ten celp edilen 29/09/2014 tarihli yayın kaydından — isimli filmin davalı şirkete ait —- TV logosu ile gösterildiği tespit edilmiştir.
RTÜK yazı cevabından —- TV logolu televizyonun davalı şirket adına 28/07/2011 tarihinden itibaren 10 yıl süre ile uydu yayın lisansının verildiği anlaşılmıştır.
Davaya konu filmin emsal gösterim bedeli —-‘dan sorulmuş, piyasa rayiç bedelinin 3.000,00 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmışsa da filmin gösterildiği televizyonun uydu yayın lisansının bulunduğu, ulusal kanal olup olmadığının yazı cevabında değerlendirilmediği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan 14/10/2016 tarihli bilirkişi raporunda eser sahibinin 1.000,00 TL tazminat talep edebileceği beyan edilmiştir.
Mahkememizce sektör bilirkişisinden rapor alınmış, 15/01/2018 tarihli raporda davaya konu filmin oyuncularının — oynadığı dram olarak belirtilen 1994 yapımı olduğu, filmin ticari başarısı ile ilgili herhangi bir belge veya bilgi bulunmadığı, katıldığı festival veya yarışmalarda elde ettiği derece veya başarılarla ilgili herhangi bir bilgiye ulaşılamadığı, bu bilgiler doğrultusunda davaya konu filmin dolgu film kategorisinde değerlendirildiği, filmin uydu kanalda gösterildiği göz önüne alınarak gösterim bedelinin en az 500,00 TL, en fazla 1.000,00 TL olduğu beyan edilmiştir.
Davacı vekili tarafından başka mahkeme dosyalarında ibraz edilen bilirkişi raporları sunularak davaya konu filmin gösterim bedelinin 3.000,00 TL olduğu, FSEK 68.maddesi gereğince 3 katı olan 9.000,00 TL istediklerini beyanla, 09/06/2017 tarihli ıslah dilekçesi ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacının mali haklarına sahip olduğu —- isimli filmin 29/09/2014 tarihinde izinsiz olarak davalıya ait uydu yayın lisansına sahip —- TV isimli kanalda 1 kez gösterildiği, davacının FSEK 68/1.maddesi gereğince rayiç bedelin 3 katını tazminat olarak isteyebileceği, her ne kadar —-‘dan gelen yazı cevabında beyan edilen 3.000,00 TL üzerinden tazminat talep edilmiş ise de, — yazı cevabında filmin gösterildiği kanalın izlenme oranı, yerel veya ulusal kanal olup olmadığı, televizyon kanalının bulunduğu kategori, filmin yayınlanma saati gibi hususların değerlendirilmediği göz önüne alınarak sektör bilirkişisinin raporundaki en az ve en çok miktarların ortalaması alınarak Mahkememizce 750,00 TL gösterim bedelinin 3 katı olan 2.250,00 TL’nin talep edilebileceği kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalının davaya konu — isimli filmi davalıya ait kanalda izinsiz göstermekten men’ine, filmin izinsiz gösterilmesi nedeniyle FSEK 68.madde gereğince 2.250,00 TL’nin davalıdan 29/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Islah ile arttırılan davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davalının davaya konu —- isimli filmi davalıya ait kanalda izinsiz göstermekten MEN’İNE,
3-Filmin izinsiz gösterilmesi nedeniyle FSEK 68.madde gereğince 2.250,00 TL’nin davalıdan 29/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5- Harçlar Kanunu gereğince, tecavüzün men’ in yönünden 35,90 TL ve tazminat talebi yönünden 153,70 TL karar ve ilam harcı tayini ile toplam 189,60 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 161,90 TL harcın davalıdan tahsiline,
6- Davacı yararına “tecavüzün men’i yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.145,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı yararına “tazminat yönünden” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.250,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7- Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 27,70 TL başvurma harcı, 27,70 TL peşin harç, 4,10 TL vekalet harcı, 4.750,00 TL bilirkişi ücreti, 426,70 TL tebligat, müzekkere masrafı olmak üzere toplam 5.236,20 TL yargılama giderinin kabul ve red oranları gözönüne alınarak 2.618,10 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/05/2018