Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/5 E. 2023/378 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1032
KARAR NO : 2023/379

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2022
KARAR TARİHİ : 03/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 26/12/2023 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu şirketin, ticari ilişki içerisinde olduğunu, bu ilişki çerçevesinde müvekkili şirketin davalı borçlu şirkete malzeme satışı yaptığını, yapılan tüm satışların faturalandırıldığını ve tarafların ticari defterlerine kaydedildiğini, davalı borçlu şirketin dava konusu faturaların bedelini ödememesi üzerine müvekkili tarafından şifahen yazılı defaatle ödeme talebinde bulunulduğunu, fakat herhangi bir ödeme yapılmadığını, borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu şirket hakkında —–. İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ve borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, faturalar değerlendirildiğinde, davacı alacaklı müvekkili şirket ve davalı borçlunun ticari defterleri ve cari hesap tablolarının bilirkişi tarafından tetkik edildiğinde, davalı borçlu şirketin müvekkili şirkete borçlu olduğunun anlaşılacağını, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın kabulü ile fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla davalı borçlunun—–. İcra Müdürlüğünde başlatılan —–Esas sayılı icra takibine olan itirazının iptali ile 364.422,27 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren cari ticari faizleri ile birlikte tahsiline, kötü niyetli itiraz nedeniyle takip konusu asıl alacağın % 20’ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen faturalardan kaynaklı cari hesap bakiye alacağının tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın 364.422,27 TL’lik asıl alacak yönünden iptali istemine ilişkin olup, İİK.nun 67 vd.maddelerine dayanmaktadır.Davaya konu —-İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı takip dosyasının UYAP üzerinden celbolunarak yapılan incelenmesinde; davacı tarafında davalı aleyhine cari hesap bakiye alacağı 364.422,27 TL asıl alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların tüm delilleri celp olunduktan sonra dava dosyası ve mahkememize ibraz edilen davacı şirkete ait tüm yasal defter kayıt ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. alınan raporun dosyadaki verilere uygun, gerekçeli ve denetime uygun olduğu görülmekle hükme esas alınmıştır.
Mali bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonunda; davalı tarafın ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı şirket ticari defterlerine göre, davacının 2022 takvim yılına ait incelenen resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, dava konusu cari hesap alacağında yer alan kayıtların ticari defterlerine işlendiği, Vergi Dairelerinden celbolunan Ba-Bs bildirimlerine göre davacı tarafından davalıya düzenlenen ve 364.422,27 TL tutarında cari hesap alacağını oluşturan 26 adet faturanın (3 adet 966.000,TL tutarındaki çek ödemeleri tenzil edildiğinde) her iki tarafın Ba-Bs bildirimlerinde yer aldığı, tarafların karşılıklı olarak işbu faturaları Vergi Dairelerine bildirimde bulundukları, davacı defterlerine göre davalıdan cari hesap alacağı olarak 364.422,27 TL tutarında alacaklı olduğu tespit edilmiştir.Yapılan yargılama sonucunda, toplanan deliller, celbolunan karşılaştırmalı taraf BA – BS bildirim formları, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında cari hesaba dayanak yapılan faturalardan kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, faturaların incelenen davacı taraf ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarının incelemeye ibraz etmediği, ancak davalı şirketin celbolunan BA-BS formlarından davacının düzenlediği faturaların her iki tarafça BA-BS formları ile ilgili vergi dairelerine bildirildiği, buna göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 364.422,27 TL alacağı bulunduğu, davalı tarafın takibe itirazının haksız ve yersiz olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ;
Davalının —–. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 364.422,27 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile, takibin asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren değişir oranlı avans faizi de uygulanmak sureti ile devamına ancak avans faiz oranı yıllık %15,75 oranını aştığında talep gibi yıllık %15,75 oranının uygulanmasına,
2-Hükmolunan alacak miktarı bilinir ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 4.367,51 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 1.855,92 TL’nin, alınması gerekli olan 24.893,69 TL harçtan mahsubu ile bakiye 18.670,26 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 80,70 TL, peşin harç 4.367,51 TL, posta ve tebligat gideri 81,00 TL, bilirkişi ücreti 2.000,000 TL olmak üzere toplam 6.529,21 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 54.019,12 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.