Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/128 E. 2023/307 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/128
KARAR NO: 2023/307
DAVA: Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ: 11/05/2015
KARAR TARİHİ: 05/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 11/05/2015 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilinin öz ağabeyi olup müvekkili —– ikamet etttiğini, davalı tarafça müvekkilinin el ürünü olmayan 10/05/2013 tediye tarihli 120.000 EURO bedelli senedi tanzim ederek,——-esas sayılı takip dosyasından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus olmak üzere icra takibi yapıldığını, müvekkilinin işbu icra dosyasından —- dönüş yaptıktan sonra 16/09/2014 tarihinde haberdar olduğunu, icra dosyasından gönderilen tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin ve borca itiraz amaçlı —– esas sayılı dava dosyası açtıklarını, müvekkilinin mernis kaydının ödeme emri adresi olduğu gerekçesi ile esasa girmeden davalarının reddedildiğini, icra dosyasından müvekkili adına kayıtlı bir takım taşınmazlar üzerine haciz koydurulduğundan teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilerek dava konusu senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili 10/02/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı taraftan alacağı nedeniyle—- esas sayılı dosyada takip başlatıldığını, takibe itiraz nedeniyle —– numarası ile görüldüğünü, bu takip nedeniyle hem usulsüz tebligat hem de borca ve imzaya itiraz edildiğini, yapılan yargılama sonrasında davanın reddine hüküm oluşturulduğunu ve lehlerine karar verildiğini ancak—– kararı bozduğunu ve mahkeme yeniden yargılama yaparak ve yine davanın reddine karar verdiğini, icra mahkemesinde yapılan yargılama sonrasında imzanın davalı tarafa ait olduğunun tespit edildiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Mahkememizce—- sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen ——–usul yönünden yeni yasa kurallarının derhal uygulanması kuralı esas ise de; 5235 sayılı kanundaki düzenleme; mahkemenin yasaya uygun teşekkülüne, mahkemenin görevine ilişkin olup, görev yönünden dava tarihinin esas alınması gereklidir. Anılan husus kamu düzenine ilişkin olmakla HMK 355.maddesi gereğince resen dikkate alınarak kararın bu yönü ile kaldırılması gerekmiştir…” gerekçesi ile kaldırılmıştır.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, alacaklısı ——- bedelli senedin altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı ve davacının davalıdan senet bedeliyle alacaklı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, davaya konu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit), davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.

DELİLLER:———dosyası celp edilmiştir.
Bilirkişi heyeti 17/06/2019 tarihli dilekçesinde özetle; inceleme konusu senette mevcut borçlu imzasının, davacı —– ait imza içeren bir belgenin yukarıya, inceleme konusu senedin ise bu belgenin altına konularak, yukarıdaki belgede mevcut imzanın üzerinden bastırılarak gidilmesi sonucu senet üzerinde oluşan——yararlanmak suretiyle ve —– üzerinden mürekkepli kalemle gidilmek suretiyle oluşturulduğunu, daha sonra mürekkep ——- imza hatlarının üzerinden tekrar gidilmek suretiyle imzanın mevcut haline getirilmiş olduğunu, dolayısıyla inceleme konusu senetteki borçlu imzasının üsten kopyalama metodu ile oluşturulmuş bir imza olduğundan, davacı —— eli ürünü olmadığını beyan ve rapor etmiştirler.
——uyap havale tarihli raporunda özetle; İnceleme konusu senette —— adına atılı imzanın altında evvelce ıslak olmayıp karbon kopya mahiyetinde imza olduğu ve söz konusu imza üzerinden mavi mürekkepli kalem ile gidilmiş olduğu, söz konusu imzanın üzerinden gitme işleminin , işlemi gerçekleştiren şahsa atfedebilecek tanı unsurları içermeyen referans imza hatlarının takibi ile yapılmış bir işlem olması nedeniyle aidiyetinin bu meyanda sorulduğu üzere —– eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğini beyan ve rapor etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda——- toplanan/sunulan deliller, bilirkişi raporları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; keşidecisi—— bedelli senedin davalı tarafından—– numaralı dosyası ile takibe konu edildiği, davacı tarafından senedin altında yer alan imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla eldeki davanın açıldığı, dosyamız arasına alınan—–esas sayılı dosyasında dava konusu senette yer alan imzanın sahteliğinin incelendiği, mahkemece alınan bilirkişi raporuna istinaden —- imzaya itirazının reddine karar verildiği, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından hazırlanan raporda dava konusu senetteki davacı imzasının üstten kopyalama metodu ile oluşturulduğu ve imzanın davacıya ait olmadığı yönünde görüş mütalaa ettiği, alınan rapordaki tespitin —- esas sayılı dosyasında alınan raporla çelişmesi nedeniyle —- alınan raporda; dava konusu senedin altındaki imzanın referans imza hatlarının takibi ile yapılmış bir işlem olması nedeniyle —- eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği yönünde görüş beyan ettiği, —- tarafından hazırlanan rapor ile 17/06/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda senetteki imzanın üstten kopyalama metodu ile oluşturulduğu hususunun tespit edildiği, hayatın olağan akışı içerisinde kimsenin kendi imzasını kopyalama metodu ile atmayacağı hususu göz önüne alındığında imzanın davacıya ait olmadığı yönündeki 17/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna itibar etmek gerektiği, senet altındaki imzanın sahte olması nedeniyle davacının ——- keşide tarihli senetten dolayı borçlu olmadığı, takibe konu senette davalının alacaklı/lehdar olduğu, imzanın davacıya ait olmadığını bildiği veya bilmesi gereken bir durumda olduğunun kabulü gerekeceği, bu nedenle bunu bilerek icra takibine girişen davalı alacaklının davacı-borçlu aleyhine takip yapmakta kötü niyetli olduğu ve İİK’nın 72/5 maddesinde düzenlenen asıl alacak miktarının davanın açıldığı tarihteki Türk Parası karşılığı üzerinden %20 kötü niyet tazminatından sorumlu tutulması gerektiği —– sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H.Ü.K.Ü.M: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1.Davanın KABULÜNE,
2—— sayılı dosyası ile takibe konulan——- keşide tarihli senetten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
3-Senet bedelinin %20’si olan 72.696,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 6.207,33 TL harcın alınması gerekli olan 24.829,32 TL harçtan mahsubu ile bakiye 18.621,99 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 27,70 TL, peşin harç 6.207,33 TL, posta ve tebligat gideri 520,00 TL, bilirkişi ücretleri 1.800,00 TL olmak üzere toplam 8.555,03 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 53.887,20 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ————- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2023