Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/894 E. 2022/849 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/894 Esas
KARAR NO : 2022/849

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2022
KARAR TARİHİ : 07/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarafından —-kullanılmak üzere davalı ve —– —- olarak tanımlanan malların kararlaştırılan teslim yerinde davalı ortaklığa teslimi ile tam, kusursuz ve çalışır durumda kurulumunun gerçekleştirilmesi — akdedildiğini, sözleşmenin Genel Hükümler başlığı altında yer alan 4.1. maddesi uyarınca —–malları, sözleşme ve ekindeki teknik şartname, ek ve değişikliklerine, ilgili mevzuatlara,—- tarifelerine uygun olarak eksiksiz ve kusursuz şekilde — ederek teslim etmeyi kabul ve taahhüt ettiklerini, ancak, sözleşme konusu Malların sahada kurulumunun gerçekleştirilmesi ve devreye alınması akabinde malların ————- —bozukluk/kusur olması sebebiyle ayıplı olduğunun tespit edildiğini, gelinen noktada müvekkilinin ortaklığın— kapsamında ticari faaliyetleri ciddi şekilde zarara uğradığını ve daha da önemlisi proje faaliyetlerinin yürütüldüğü— alanında iş güvenliğinin ciddi tehlikeye girdiğini, birleştirme taleplerinin bulunduğunu, sözleşmedeki hüküm ve şartlara aykırı şekilde kusurlu — temin edilen ——–ayıplı olup bu durum davalının sorumluluğunu gerektirir mahiyette olduğunu, davalı—- bakımından sözleşmesel yükümlülüklerin hiçbir surette yerine getirilmediğini, sözleşme konusu malların ayıplı olduğunun —- bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, davalı üretici ile üretici ve kendi adına hareket——malların ayıplı olması nedeniyle müvekkil şirkete karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, ayıplı malların ayıbı—- içerisinde ortaya çıkmış olup davalı —— sözleşme hükümleri ihlal edilmekte müvekkili şirketin zarara uğradığını, üretici ve mümessil müvekkil şirkete karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek davanın —-. sayılı dosya ile birleştirilmesine, davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı vekili dava dilekçe ile dava dosyasının — esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davaların birleştirilmesi, HMK 166/1 maddede ” Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” şeklinde düzenlenmiş olup, taraf veya mahkeme muvafakati yasal zorunluluk olarak belirlenmemiştir.
Buna göre, davaların tarafları arasında bağlantı olduğu, davaların aynı ve birbirine benzer sebeplerden doğup verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu, bu itibarla her iki dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmış olmakla, HMK 166/1 madde hükmü gereğince dosyanın ——- birleştirilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin iş bu dava dosyasının HMK 166/2 maddesi uyarınca aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu—- Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
3-Yargılamanın bundan —— sayılı dosyasından devamına,
4-Birleştirme kararının ilgili mahkemeye gönderilmesine,
5-Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosya da değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda esas hüküm ile birlikte İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceğine tensiben karar verildi.