Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/877 E. 2023/549 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/877
KARAR NO: 2023/549
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/11/2022
KARAR TARİHİ: 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkiline ait —- plakalı araç ile davalı sigorta şirketinin sigortalısı—– tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, işbu kaza neticesinde ——– tarafından oluşturulan trafik kazası kayıtlarında davalının %100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin sigorta şirketine 21.06.2022 tarihinde yazılı başvuru yapmış ise de sigorta şirketinin süresi içerisinde herhangi bir dönüş yapmadığını, kaza sonucu müvekkili şirketin araçta meydana hasar bakımından uğradığı zarar miktarının tam olarak belirlenemediğini, bu kazanın oluşumunda davalı sigorta şirketinin sigortalısının %100 kusurlu olduğu tespit edildiğinden araçta meydana gelen hasarın davalı tarafından karşılanması gerektiğini, zararın tespit edilebilmesi amacıyla düzenlenen ekspertiz rapor ücretlerinin sigorta şirketi tarafından ödenmesi gerektiğini, eksper ücretlerinin yargılama giderlerinden sayılmasına dair çok sayıda —- bulunmakta olup, işbu dosyada da yargılama giderlerinden sayılmasına karar verilmesini, dosyanın sürüncemede kalmaması adına tensip zaptıyla birlikte bilirkişiye gönderilmesini talep ettiklerini beyan ederek HMK 107. Maddesi uyarınca fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkiline ait araçta meydana gelen 200,00 Tl hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dilekçe ekinde sunulan eksper raporlarına ilişkin fatura ücretlerinin yargılama giderinden sayılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle belirsiz alacak davasının menfaat yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, davanın kazaya karışan her iki araç malikinin de ticari işletmesiyle ilgisi olmayan dolayısıyla “ticari iş” niteliğinde olmayan bir trafik kazasından kaynaklandığını, davacı ile müvekkili şirket arasında da bir sözleşme olmadığı ve olayın haksız fiile dayandığı dikkate alındığında davanın Asliye Ticaret Mahkemesi değil, Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülmesi gerektiğini, müvekkili sigorta şirketinin araç başına teminat limitinin de 43.000 TL olduğunu , davacının aracındaki değer kaybı için 7.500 TL davacıya —– kararı gereği icra dosyasına 15.458,27 TL ödeme yapıldığını, araçtaki hasar için 2.317 TL ödeme yapıldığını, işbu ödemelerin poliçe limitinde değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğundaki borç sigortacılık mevzuatı gereği eksiksiz olarak ödendiğinden üzerine düşen edimi ifa eden müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını , işbu sebeple talebin reddi gerektiğini, kusur incelemesi yapılması gerektiğini, hasar tazminatı talebi için—– poliçesi genel şartlar uygulanması gerektiğini, müvekkili şirkete yapılmış olan başvuruya ilişkin olarak hasar dosyası açılmış olup, —– sigortacının araç kaza tarihi itibariyle anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlar çerçevesinde belirlenecek miktara göre ödeme yapma hakkının mevcut olduğuna ilişkin olarak——bulunulduğunu, dolayısıyla anlaşmalı onarım merkezi parça, tedarik, işçilik ve %22 iskonto oranı ile ücretler müvekkili şirket için geçerli olması gerektiğini, açıklanan nedenlerle müvekkilinin sorumluluğunda olmayan —– kaynaklı bakiye tazminatın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, yapılan ödemenin tenzili gerektiğini, bakiye poliçe limitinin dikkate alınarak de müvekkili şirketin başvuru öncesi ödemiş olduğu tazminatın bilirkişice takdir edilen miktardan karar tarihine dek işlemiş olan faizi ile tenzili gerektiğini, ——– sayılı sektör duyurusu ile ekspertiz ücret tarifesine ilişkin bir genelge yayınlanmış olup, ilgili genelge hükümleri nedeniyle davacının ekspertiz ücretini müvekkilinden talep etmesinin haksız olduğunu, bu sebeple de ilgili talebin reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı her ne kadar avans faiz talep etmekte ise de müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, iş bu sebeple faiz talebinin reddi gerektiğini, kazaya karışan araç ile müvekkili şirkette sigortalı olan aracın kullanım tarzının hususi olduğunu ve ticari amaçlı kullanılmadığını, ayrıca alacağın haksız fiilden doğup zarar görenler arasında da sözleşme ilişkisi bulunmadığından istenebilecek faiz türünün sadece yasal faiz olduğunu beyan ederek öncelikle davanın yetkili, görevli mahkemenin —–Asliye Hukuk Mahkemesi olmasından dolayı ilk itirazlarının değerlendirilmesine; mahkeme aksi kanaatte ise esas yönünden davanın reddine , dava açılmasına neden olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkememizce —- plakalı araçların tescil kayıtlarının , davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak —– plakalı araçların karıştığı trafik kazasına ilişkin hasar dosyası, başvuru ve ödeme evraklarının , —– müzekkere yazılarak davacıya ait aracın kaza tarihinde kasko sigortasının bulunup bulunmadığının sorulmasına karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.Mahkememizin 09.03.2023 tarihli duruşmasında işbu dosyada davalının —- olduğu ve davanın sigorta hukukuna ilişkin olduğu, Mahkememizin görevli olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin görev itirazının reddine karar verilmiştir .
Mahkememizce dosyanın makine mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş olup, alınan 02/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait araca çarpan —- plakalı aracın sürücüsü olan —- kendisinden beklenen indirme ve yolcu bindirme kuralları ile kapıların açılması kurallarına uyma konusunda dikkat ve özen yükümlülüğüne uymadığı anlaşıldığından olayda %50 oranında kusurlu olduğu , hasarın kaza tarihindeki orijinal yedek parçalar ve işçilik değerleri ile 5.915,94 TL+ KDV olacağı, sigorta şirketi tarafından 14.10.2022 tarihinde 2.317 TL hasar ödemesi yapılmış olduğu, KDV dahil 6.980,81 TL hasar tutarının kusur oranında 3.490,41 TL bedelden 2.317 TL çıktığında kalan hasar miktarının 1.173,41 TL olacağı, kaza tarihinde hasarsız hali ile 450.000 TL araç değeri olmasına rağmen hasar sonrasında aracın hasarlı parçaları neticesinde 435.000 TL civarında satılabileceği , bu durumda aracın gerçekte oluşan değer kaybının 15.000 TL olacağı, kusur oranına göre gerçek değer kaybının 7.500 TL olacağı bildirilmiştir.Davacı vekili belirli hale getirme dilekçesinde dava değerinin 1173,41 TL olarak kabul edilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre; davanın, trafik kazası nedeniyle hasara uğrayan aracın bakiye hasar bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıya ait aracın hasarlandığı, alınan bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %50 oranında kusurlu olduğu, kaza nedeniyle araçta 6.980,81 TL hasar meydana geldiği , davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusuruna denk gelen miktarın 3.490,41 TL olduğu, davalı zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketi tarafından davacıya 2.317 TL ödeme yapıldığı – davacı tarafından ——- yapılan başvurunun değer kaybı talebine ilişkin olduğu, iş bu davadaki talep ile ilgisinin bulunmadığı – davacının , davalı sigortalı araç sürücüsünün kazaya kusuru ile sebebiyet vermesi sebebiyle bakiye kalan hasar bedeli olan 1.173,41 TLyi davalı —– sigorta şirketinden talep edilebileceği anlaşıldığından davanın kabulü ile 1.173,41 TL hasar bedelinin talep gibi dava tarihi olan 09/11/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile,
1.173,41 TL hasar bedelinin dava tarihi olan 09/11/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan davanın başında alınan 80,70 TL harç ile tamamlama harcı 21,00 TL den mahsubu ile bakiye kalan 78,20 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 1 adet tebligat gideri 56,00 TL, 4 adet e tebligat gideri 39,00 TL, kep gideri 3,25 TL, dosya masrafı 9,00 TL, makine mühendisi bilirkişi ücreti 1.500 TL, eksper ücreti -faturası sunulan – 440,78 TL olmak üzere toplam 2.048,03 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 1.173,41 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.560 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın karar kesin olduğundan davacı tarafa iadesine,
7-Davacı tarafça yatırılan başvurma harcı 80,70 TL, peşin maktu harç 80,70 TL, tamamlama harcı 21,00 TL olmak üzere toplam 182,40 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 23/06/2023