Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/818 E. 2023/495 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/818
KARAR NO: 2023/495
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 21/10/2022
KARAR TARİHİ: 06/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin işleteni olduğu dava dışı araç sürücüsü olan —– plakalı araç ile kırmızı ışıklarda beklerken davalı sigorta şirketinin sigortalısı idaresindeki —- plakalı aracın, müvekkili şirkete ait araca arkadan çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, çarpmanın sonucunda müvekkili şirkete ait araçta ciddi hasar meydana geldiğini, müvekkili şirketin işleteni olduğu aracın onarımının müvekkili şirket tarafından yapıldığını , onarıma ilişkin müvekkili şirkete ——– tarafından —- tutarında fatura tanzim edildiğini , dava dışı sigortalı araç sürücüsünün asli ve %100 oranında kusurlu olduğunu, hasara maruz kalan araç üzerinde gerçekleştirilen onarımlar sonucunda davalı sigorta şirketine, davalı araç sürücüsünün kusuru oranında —- tutarında yansıtma fatura tanzim edildiğini, davalı sigorta şirketinin , müvekkili şirkete 4.425,00 TL tutarında ödemede bulunmuş olup kalan bakiye hasar bedeli olan 1.429,03 TL nin tahsili için davalı aleyhine için —– sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ve takibin borçlunun itirazı neticesinde durduğunu beyan ederek davanın kabulüne, borçlunun—– takibe, asıl alacağa, ferilerine ve faize ilişkin itirazlarının iptaline, —— icra dosyasındaki takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasına ilişkin taleplere dair davanın iki yıllık zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları olduğunu, müvekkili şirketin ———- doğan sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olduğunu, en doğru ve geçerli tespitin yapılabilmesi için hem—- hem de —– seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, müvekkilinin ——- sorumluluğu bulunmadığından başvurunun kabulü anlamına gelmemek kaydı ile hesaplamanın —– dahil edilmeden yapılması gerektiğini ayrıca başvuruya konu hasarlanan parçaların tazminat hesabında eşdeğer parça fiyatları üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini , kabul anlamına gelmemek kaydı ile aleyhe hüküm kurulması halinde tazminatta parça ve işçilik iskontosu uygulanması ve bu oran da en az yüzde otuz olması gerektiğini , kabul anlamına gelmemekle beraber, bir an için başvurunun haklı olduğu varsayılsa bile, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu beyan ederek husumet yokluğu nedeniyle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, zamanaşımı defi ve hasar tazminatı yönünden müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmaması nedeniyle davanın reddine, davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tensip zaptı ile davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak davaya konu hasar dosyası ve poliçenin celbine, —— müzekkere yazılarak iş emirleri, ödeme belgesi ve tüm kayıtların istenilmesine,—- müzekkere yazılarak——- plakalı araçların malik kayıtlarının istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce TBK 16. Maddesi uyarınca ve davacının zarar gören olması nedeni ile yerleşim yeri olan ——- İcra Dairelerinin yetkili olduğu görülmekle davalı vekilinin icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce icra takibinin zamanaşımını kesmesi sebebiyle süresinde açılan davada, davalı vekilinin zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce——— sayılı dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı sigorta şirketi ile dava dışı sürücü ve işleten aleyhine 1.429,03 TL asıl alacak, 485,63 TL işlemiş faiz üzerinden icra takibi yapıldığı, takibe itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın makine mühendisi ve sigorta uzmanı bilirkişi heyetine tevdii ile hasar bedeli hususunda rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, alınan 09/05/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunda davaya konu kazanın oluşumunda ——- plakalı araç sürücüsü —– % 100 kusurlu olduğu, ——- plakalı aracın arka kısım hasar onarım bedelinin 5.854,03 TL olduğu , davalı sigorta şirketinin 4.425 TL ödemiş olduğu, kalan hasar bedelinin 1.429,03 TL olduğu bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamına göre; davanın, trafik kazası nedeniyle hasara uğrayan aracın bakiye hasar bedelinin tahsiline ilişkin icra takibine asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacı şirkete ait aracın hasarlandığı, alınan bilirkişi raporuna göre kazanın meydana gelmesinde dava dışı sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı şirkete ait araç sürücüsünün kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, kaza nedeniyle araçta 5.854,03 TL hasar oluştuğu, davalı —— sigorta şirketi tarafından davacıya 4.425 TL ödeme yapıldığı , davacının , dava dışı sigortalı araç sürücüsünün kazaya kusuru ile sebebiyet vermesi sebebiyle bakiye kalan hasar bedeli olan 1.429,03 TLyi davalı —— şirketinden talep edilebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne, tahsilde mükerrerlik olmaması kaydı ile davalı/takip borçlusunun ———- sayılı takip dosyasına vaki itirazının taleple bağlı kalınarak asıl alacak yönünden iptaline, asıl alacak 1.429,03 TL üzerinden takibin devamına, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına, asıl alacak yargılamayı gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile,
Tahsilde mükerrerlik olmaması kaydı ile davalı takip borçlusunun ——- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile asıl alacak 1.429,03 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Asıl alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatının reddine,
3-Alınması gereken 179,90 TLnin harçtan davanın başında alınan 80,70 TL harç ile icra peşin harcı 9,57 TL den mahsubu ile bakiye kalan 89,63 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına
4-Davacı tarafça yapılan 5 adet e tebligat gideri 47,00 TL, dosya masrafı 9,00TL, posta masrafı 41,00TL, kep gideri 3,00 TL, makine mühendisi bilirkişi ücreti 1.000 TL, sigorta uzman bilirkişi ücreti 1.000 TL, olmak üzere toplam 2.100 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 1.429,03 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.560 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafça yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın karar kesin olduğundan davacı tarafa iadesine,
8-Davacı tarafça yatırılan başvurma harcı 80,70 TL, peşin maktu harç 80,70 TL olmak üzere toplam 161,40 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 07/06/2023