Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/775 E. 2023/84 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/776 Esas
KARAR NO : 2023/83

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2022
KARAR TARİHİ : 26/01/2023
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun reklamı/tanıtımı için davacı alacaklı müvekkilim tarafından reklam/animasyon filmi hazırlanmasını, karşılığında bedel olarak 5.900,00 TL ödenmesi konusunda, 11.02.2022 tarihinde, şifahen anlaştıklarını, bu anlaşma üzerine, aynı tarihte, davacı alacaklı müvekkilim tarafından, davalı borçlu adına—— fatura numaralı 5.900,00 TL bedelli fatura düzenlenerek gönderildiğini, davalı borçlu tarafından da aynı tarihte davacı alacaklı müvekkili ”Animasyon Ön Ödeme” açıklaması ile 2.950,00 TL ödeme yapıldığını, davalı borçlunun, ——Numaralı icra dosyasına yapmış olduğu hukuka aykırı ve kötü niyetli itirazının kaldırılmasına ve takibin devamını, davalı borçlunun hukuka aykırı ve kötü niyetli itirazı nedeniyle takip çıkış tutarının yüzde %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalının üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: —— sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davanın öncelikle yetki itirazımız çerçevesinde usulden reddini, haksız ve kötüniyetli davanın tümüyle reddini, davacı aleyhine söz konusu haksız ve kötüniyetli takibi başlatması nedeni ile takibin %20’sinden az olmamak koşulu ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
——- sayılı takip dosyası UYAP sisteminden dosya arasına alınmıştır.
—— Vergi Dairesine yazılan müzekkereye cevap verildiği ve——- formları mahkememize gönderilmiştir.——- Vergi Dairesine yazılan müzekkereye cevap verildiği ve ——- formlarının mahkememize gönderildiği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, animasyon filmi hazırlanması, hazırlandıktan sonra tercüme ve seslendirme yapılması hizmetinden kaynaklanan bakiye fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.——- sayılı takip dosyasının tetkikinden; davacının davalı aleyhine 1 adet fatura alacağına istinaden 2.950,00-TL asıl alacak, 125,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 3.075,00-TL üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya 11.06.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin süresi içerisinde (17.06.2022) icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği ve müvekkili davalı şirketin adresinin—–olduğunun bu sebeple ——-İcra Dairelerinin yetkili olduğunun belirtildiği, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği bu nedenle iş bu itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığı belirlenmiştir.HMK m.6’da düzenlenen yetki kuralı uyarınca genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Genel yetki kuralı yanında, kanunda bazı davalar bakımından özel yetki kurallarıyla başka bir yer mahkemesinin de yetkisi kabul edilmiştir. HMK’nın 10. maddesi uyarınca sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği bir özel yetki kuralı olarak düzenlenmiştir. Kural olarak, özel yetki genel yetkiyi kaldırmaz. Eser sözleşmelerinde yetkili mahkeme, genel yetki kuralı gereği davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi veya işin yapıldığı yer mahkemesi de yetkilidir.İtirazın iptâli davalarında, Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulamalarına göre icra dairesinin yetkisine itiraz edilmişse, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın re’sen incelenip sonuçlandırılması gerekir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, usulüne uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen imkan bulunmamaktadır. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği hallerde bu itiraz incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin bulunmayacağı açıktır. Nitekim; ——- Karar sayılı ilamında da aynı kurallar gösterilmiştir.İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmadığından, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, icra dairesi kendiliğinden yetkisizliğini gözetemeyeceği için borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. Borçlunun icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi durumunda, itirazın iptali davasında mahkemece, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelemesi ve eğer takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varırsa davanın, yetkili icra dairesinde icra takibi yapılmadığından dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermesi gerekir.
İcra ve İflas Kanunu’nun “Yetki” başlıklı 50/1. maddesinde aynen “para veya teminat borcu için takip hususunda HMK’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe selahiyetlidir” düzenlemesine yer verilmiştir.Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi olduğu sabit olup, eser sözleşmelerinde bedele ilişkin dahi olsa uyuşmazlıklarının tamamına yakınının, işin yapıldığı yerde keşfi ve karşılıklı borçların birlikte gözönünde bulundurulmasını gerektirmesi, dolayısıyla isabetli denetim, sürat ve usul ekonomisi açısından TBK’nın 89/I/1 maddesi hükmü uyarınca para borçları götürülecek borçlardan olduğundan bahisle davanın davacının ikametgahında da açılabileceğine yönelik düzenlemesi eser sözleşmelerinde uygulanmaz (bu yönde——Eser sözleşmelerinde yetkili icra dairesi genel kural gereği davalının ikametgahı veya ifa yeri (sözleşmenin yerine getirildiği yer) icra dairesidir (emsal karar için bkz.——-Tüm dosya kapsamına göre, davalı borçlunun icra dosyasında süresinde ve usulünce yetkili icra dairesini (davalının yerleşim yeri olan——-) göstererek icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olduğu, dava dayanağı ilamsız takibin yetkili olmadığı anlaşılan—— İcra Dairesinde başlatılmış olduğu, neticede davalının yerleşim yeri veya sözleşmenin ifa edileceği yer ——- olduğundan davalı/borçlunun yetki itirazının yerinde olduğu, bu halde yetkili icra dairesinde usûlüne uygun takip yapılmaması karşısında geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmadığından eldeki itirazın iptali davasında dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usûlden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1.Açılan davanın usulden reddine,
2-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70-TL harçtan alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının mahsubu ile 99,2‬0-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.075,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——-Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.