Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/682 E. 2022/687 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/682
KARAR NO:2022/687

DAVA:Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ:15/09/2022
KARAR TARİHİ:19/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili —tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili — tarihinde tüm ortakların katılımıyla genel kurul toplantısı yaptığını, söz konusu genel kurulun tescili amacıyla — başvurulduğunu,— başvuruya ilişkin herhangi bir karar tebliğ etmediğini, halen de etmemiş olduğunu,—üzerinden yapılan incelemede ise —tescil başvurusunu bir ortağın olumsuz oy kullanması nedeniyle reddettiğinin öğrenildiğini, TTK’nın 34/1. Maddesi ve Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 35/1. maddesi uyarınca —- herhangi bir karar tebliğ işlemi yapmamış ise de sorgu ekranında tescil yapılamadığının belirtilmesi ve halen tescil yapılmamış olması nedeniyle — dava edilebilir nitelikte bir kararı bulunduğunu, müvekkili şirketin üç ortağı bulunduğunu, Genel kurula bu ortakların tümü katıldığını, şirketin temsiline ilişkin karar haricindeki diğer kararların oy birliğiyle alındığını, temsile ilişkin yönetim kurulu seçiminde ise, ortaklardan biri, önceden münferit olan imza yetkisi müştereğe dönüştürüldüğünden bu karara olumsuz oy kullandığını, ancak çoğunluğun olumlu oyuyla temsil şekli müşterek imza şeklinde belirlendiğini, tüm ortakların kararın tescili için—- şart koştuğu, —- üzerinden yetki kabul işlemini de yaptığını, 6102 sayılı TTK’nın 418. maddesi uyarınca, genel kurul yapılabilmesi için sermayenin en az — birini karşılayan pay sahiplerinin hazır bulunması gerektiğini, alınacak kararların, aynı maddenin ikinci fıkrası gereği, hazır bulunanların çoğunluğu ile verileceğini, temsile ilişkin karar da bu şarta uygun olarak hem sayı hem sermaye payının çoğunluğu ile alındığını, — anılan kararın tescil başvurusunu reddetmesi hukuka aykırı olduğunu, genel kurula konu diğer kararların oy birliğiyle alındığını,—söz konusu kararların tescil ve ilanını da yapması gerektiğini, Ticaret Sicil Yönetmeliği’nin 35/1. maddesindeki “kısmen” ibaresinden müdürlüğün başvuruyu kısmen dahi kabul edebileceğini belirttiğini, müdürlüğün ise oy birliğiyle alınan genel kurur kararları yönünden bir karar tesis etmemiş olduğunu, müdürlük işlemi işleminin eksik ve hatalı olduğunu belirterek re’sen dikkate alınacak gerekçelerle itirazlarının kabulü ile —- tarihli genel kurul kararlarının tescil ve ilanına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili — havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “İtiraz” başlıklı 34. maddesine göre, “İlgililer, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, — verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren —gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler.” şeklinde düzenlendiğini, buna göre müvekkili—-adresinde bulunmakta olup, —yetki sınırı içerisinde yer almakta olduğundan —- ikame edilen işbu davanın yetkisizlik yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirketin — tarihli genel kurul kararlarının— kaydı talebinin reddine ilişkin kararın iptali istemine ilişkin olup, TTK 34.maddesine dayanmaktadır.TTK.nun 34. maddesi; ‘İlgililer, tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak, — verilecek kararlara karşı, tebliğlerinden itibaren—gün içinde, sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilirler.” hükmünü ihtiva etmektedir. Ayrıca Ticaret Sicil Yönetmeliğinin 39. maddesi de; “İtiraz” kenar başlığı altında öngörülmektedir. Bu düzenlemeye göre, ilgililer; tescil, değişiklik veya silinme istemleri ile ilgili olarak müdürlükçe verilecek kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren— gün içinde sicilin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilir.
Somut uyuşmazlıkta davacı şirket— tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların tescili için — başvuru yaptığını, ancak davalının anılan kararın tescil başvurusunu reddettiğini, bu nedenle alınan kararların —tescil ve ilanına karar verilmesi talep edilmektedir. Dolayısıyla eldeki davanın TTK 34. maddesi kapsamında bir itiraz davası olarak görülmesi gerekir. Bu durumda, itiraz davalarına bakma görevi ise —bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Bu yetki düzenlemesi, kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralıdır. Bu sebeple mahkememizce yetkisizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, bu nedenle davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren –hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın yetkili — NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.