Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/662 E. 2022/780 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/662 Esas
KARAR NO : 2022/780

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 09/03/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında davacının hayatını kaybeden eski eşinden kaynaklanan dostluk ilişkin olduğunu, buna istinaden davalı —– yılında davacıdan 50.000 TL borç aldığını, borca istinaden bir adet çek verdiğini, çekin —– yılında verilmiş olmasına rağmen üstü çizilerek —–yazılmak suretiyle kötü niyetli olarak doldurulduğunu, —- yazan kısmı —— alınamadığı gibi zaman aşımı yönünden kambiyo senedi vasfını yitiren çekin kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu olmadığını belirterek davanın kabulüne karar verilerek keşide tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkemeye sunduğu 27/04/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacıya borcunun bulunmadığını, davalının müteahhitlik yapmaktayken inşaa ettiği binalarda bir takım işleri dava dışı alt yüklenicilere verdiğini, alt yüklenicilerin yaptığı iş karşılığında ödenecek paraya teminat olmak üzere iki adet çek düzenleidğini, dava konusu 50.000 bedelli bu çeki ve dava dışı 100.000 TL bedelli diğer çeki rakam ve yazı ile bedel kısımlarını doldurarak hamil ve keşide yeri hanesi boş olarak düzenleme tarihinin yalnız yıl hanesinin doldurularak alt yüklenici verdiğini beyan ederek davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu:Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 6100 sayılı HMK’nun 140/1.maddesi gereğince tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, tarafların zamanaşımına uğradığı iddia edilen çek nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak çek bedeli olan 50.000,00 TL’nin davalıdan tahsili noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, ödünç sözleşmesinden kaynaklı verildiği iddia edilen çek bedelinin tahsili davasıdır.
DELİLLER :
——-Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya mahkememize tevzi edilip yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden tarafların tacir kayıtları olup olmadığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.Vergi dairesinden tarafların vergi kayıtları olup olmadığı, defter tutma zorunlulukları bulunup bulunmadığı, var ise bilanço esasına göre defter tutup tutmadıkları ve V.U.K. 177’deki sınırları aşıp aşmadığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, ödünç sözleşmesinden kaynaklı verildiği iddia edilen çek bedelinin tahsili davasıdır. 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinde;” İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklinde yapılan düzenleme karşısında arabuluculuğun dava şartı olduğu uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmamış olması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir.6102 sayılı TTK’nın 7155 sayılı yasa ile eklenen 5/A maddesinin 1. Fıkrasında; ” Bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” ifadelerine yer verilerek ticari davalar bakımından arabuluculuk özel bir dava şartı haline getirilmiştir.Tarafların tacir olması ve davanın ödünç sözleşmesinden kaynaklı olması nedeniyle davanın ticari dava olması ve dava konusunun alacak istemine ilişkin olması nedeniyle 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi uyarınca eldeki uyuşmazlıkta davadan önce arabuluculuğa başvurmanın dava şartı olduğu, dava şartı gerçekleştirilmeden eldeki davanın açıldığı, 6325 sayılı kanunun 18/A maddesi uyarınca arabuluculuğa başvurmaksızın açılan davaların usulden reddine karar verilmesi gerektiği, eldeki davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nden görevsizlikle geldiği, bu nedenle eldeki davada istisnai olarak en geç ilk duruşmaya kadar arabuluculuk dava şartının yerine getirilmesinin gerektiği, ancak getirilmediği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2- Başlangıçta peşin olarak alınan 853,88 TL harcın işin hitamında alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından fazla alınan 773,18 TL harcın istem halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte olan—— vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——- Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.