Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/635 E. 2023/617 K. 14.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/635
KARAR NO : 2023/617

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2022
KARAR TARİHİ : 14/07/2023

DAVA:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin servis taşımacılığı faaliyetleriyle iştigal eden, yasalara saygılı, çevresinde sürekli takdir ve saygıyla karşılanan örnek bir vatandaş olduğunu, davalı kuruluşla hukuki ilişkileri de bu çerçevede vaki olup aralarında kurulmuş olan servis taşımacılığı hizmet sözleşmesi doğrultusunda müvekkilinin davalıya servis taşımacılığı hizmeti verdiğini, taraflar arasındaki sözleşme ve hükümleri ile sonuçları sürmekte iken davalının hiçbir haklı neden olmaksızın müvekkilinden almakta olduğu servis taşımacılığı hizmetine son verdiğini, bu meyanda müvekkiline herhangi bir resmi ya da yazılı tebligat da gerçekleştirmediğini, davalıya vermekte olduğu hizmetin altyapısı ve gerekliliklerini her zamanki gibi sağlamış ve sağlamakta olan müvekkilinin hem iş için gerekli giderlere katladığını, hem tüm vakti ve emeğini bu işe harcadığını, hem de yapabileceği işler ile yeni anlaşmalardan davalıyla yapmakta olduğu iş nedeniyle mahrum kaldığını, davalının müvekkiline karşı hem genel mevzuat ışığında ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyip müvekkilinin zararına neden olduğunu hem de özel mevzuat niteliğindeki yönerge hükmünü ihlal ederek açık ve tartışmasız bir kusur işlemiş olduğunu belirterek davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının hiçbir surette gerçeği yansıtmadığını, hukuki altyapıdan da yoksun olduğunu, taraflar arasında akdedilen ve davacının sahibi olduğu şahıs şirketinin imza ve kaşesine havi 22.01.2018 tarihli Taşımacılık Sözleşmesi’nin ”Sözleşmenin Feshi” başlıklı 12.maddesi uyarınca; Site Yönetimi, herhangi bir süre beklemeksizin taraflar arasındaki hizmet sözleşmesini, sözleşme süresi içerisinde her zaman ve teminatsız bir şekilde feshetme hakkın sahip olduğunu, TBK’NIN 26.maddesinde hüküm altına alınan ”Sözleşme Serbestisi” ilkesi uyarınca tarafların bir sözleşmenin içeriğinin, bu sözleşmenin taraflarınca kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleme hakkına sahiptir şeklinde olduğunu, bu minvalde taşımacılık sözleşmesinin, davalı Site Yönetimi tarafından bildirimsiz ve teminatsız olarak feshedilebilmesinin tarafların müşterek iradeleri doğrultusunda sözleşme ile hüküm altına alınmış olmasına rağmen davacı tarafından huzurdaki davanın ikame edilmesinin kötü niyetli olduğunu, davacının iddialarının aksine taraflar arasında akdedilen taşımacılık sözleşmesi hükümleri uyarınca davalı müvekkili şirketin, hukuken herhangi yazılı veya sözlü bir bildirimde bulunma yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek, davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, sözleşmeden kaynaklanan cezai şart alacağı talebine ilişkindir.Davacı ile davalı site yönetimi arasında 22/01/2018 ile 31/12/2018 tarihini kapsayan taşımacılık sözleşmesi yapıldığı, sözleşme süresinin dolmasına rağmen tarafların anlaşarak taşıma süresinin bir süre daha uzatıldığı, 2019 yılının Ocak ve Şubat aylarında da davacının davalı site yönetimine taşıma hizmeti verdiği, davalı site yönetiminin şubat ayı sonunda davacı ile çalışmayı sona erdirdiğinin bildirildiği, davacının Ocak ve Şubat aylarına ilişkin ücretinin ödendiği, ancak davacı tarafından sözleşmenin haksız ve ihbar süresine uyulmadan feshedilmesi nedeniyle sözleşmede belirlenen 20.000 TL cezai şartın ödenmesini talep ettiği anlaşılmıştır.Taraflar arasında 2018 yılına ilişkin bir yıl süreli yapılan sözleşme incelendiğinde; sözleşmenin 12. Maddesinde “SİTE herhangi bir süre beklemeksizin işbu sözleşmeyi, sözleşme süresi içerisinde her zaman teminatsız şekilde feshedebilir. Taraflar bundan ötürü hiçbir nam altında zarar, ziyan veya tazminat talebinde bulunamaz. FİRMA bir ay önceden yazılı olarak ihbarda bulunarak iş bu sözleşmeyi, sözleşme süresi içerisinde teminatsız şekilde feshedebilir. Taraflar bundan ötürü hiçbir nam altında zarar, ziyan veya tazminat talebinde bulunamaz.
FİRMA sözleşmeyi bir ay öncesinde yazılı olarak bildirmeksizin fesih etmesi halinde 20.000 TL cezai şart ödemek mecburiyetindedir.” Düzenlemesi yer almaktadır. Davacı vekili dava dilekçesinde davaya konu ettiği cezai şart alacağını taraflar arasındaki işbu sözleşmedeki maddeye dayandırmış, daha sonra mahkememize sunduğu 02/02/2023 tarihli talep açıklama dilekçesinde de ihbar süresine uyulmadığından taraflar arasındaki sözleşmede açıkça kararlaştırılan 20.000 TL cezai şart alacağı taleplerinin bulunduğunu belirtmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 12. Maddesinde FİRMA olan davacı tarafından sözleşme ihbar süresine uyulmaksızın feshedilirse 20.000 TL cezai şartın davacı tarafça davalı site yönetimine ödeneceğinin kararlaştırıldığı, tarafların sözleşme süresini uzatmalarına ve farklı düzenleme içeren sözleşme yaptıkları konusunda dosya kapsamı ve toplanan deliller gözetildiğinde bu hususta herhangi bir iddia ve delil bulunmadığı, taraflar arasında davalı site yönetiminin sözleşmeyi ihbar süresine uymaksızın feshetmesi halinde cezai şart ödeyeceğine ilişkin bir anlaşma bulunmadığı da gözetilerek açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Açılan davanın reddine,
2-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 341,55 TL olarak yatırılan harçtan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL karar ve ilam harcı çıkarıldıktan sonra bakiye‭ 71,70 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı yana verilmesine,
6-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.560,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —- Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.