Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/574 E. 2023/756 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2022/574 Esas

KARAR NO: 2023/756

DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

DAVA TARİHİ: 04/08/2022

KARAR TARİHİ: 23/11/2023

Davacı vekilinin mahkememize sunduğu 04/08/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili tarafından ——– Şirketi , ———, ——– şirketi aleyhine başlatılan icra takibine karşı borçluların haksız olarak itiraz etmesi sonucu duran takibin devamı için iş bu itirazın iptali davasının ikame edildiğini, dava konusu uyuşmazlığın TTK 4/1 uyarınca her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı için görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, işbu davaya konu uyuşmazlığın sebebinin müvekkili şirkete ait ——– marka ——- model ——— plakalı araç ile davalıya ait ——— plakalı araç arasında ——— meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşturmakta olduğunu, müvekkili şirkete ait araç seyir halindeyken davalı araç sürücüsü ——— plakalı aracıyla müvekkili şirkete ait araca sol arka kısımdan çarptığını, olayın neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, tramer sorgu sonucuna göre davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu ve müvekkilinin zararını gidermekle yükümlü olduğunu belirterek davanın kabulüne, borçlunun takibe, asıl alacağa, ferilerine ve faize ilişkin haksız itirazlarının iptaline, ——— esas sayılı icra dosyasındaki takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla İcra inkar tazminatı talebimizin kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalılar ——— ve ——– şirketinin vekilinin 05/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkili ——— davacı tarafın iddia ettiği gibi somut olayda asli kusurlu olmadığını, kazanın davacı tarafa ait araç sürücüsü ——— Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili Yönetmelik’e aykırı fiilleri nedeniyle ve ağır kusuru ile gerçekleştiğini, KTK m. 86 uyarınca davacının ağır kusuru somut olayda illiyet bağını kesmiş olduğunu, müvekkilleri aleyhine tazminata hükmedilemeyeceğini, bu kapsamda davacı tarafın tramer kaydını ileri sürerek davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiası hukukilikten uzak ve gerçek dışı olduğunu, davacı tarafın dava konusu takibe konu ettiği faturadaki malzeme ve işçilik bedellerinin fahiş olduğunu, bu bedelin zarar tutarı olarak nitelendirilerek talep edilmesinin mümkün olmadığını, davalı müvekkili ——— İnşaat’ın araç işleten ve bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi sıfatı bulunmadığından ve bir aracın işletilmesi söz konusu olmadığından, ayrıca davacı araç sürücüsünün ağır kusuru bulunğundan KTK m. 86 uyarınca kusursuz sorumluluğunun gündeme gelemeyeceğini, diğer davalı ——– Sigorta’nın sigorta poliçesi uyarınca kendisine başvuru yapıldığında anılan bedeli ödemesi gerekmekte olup iş bu nedenle müvekkillerinin sorunluluğuna gidilemeyecek ve yalnızca davalı ——– Sigorta’nın sorumlu tutulabileceğini belirterek davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER: ———, ——— yazılan müzekkerelere cevap verildiği görülmüştür.
——— esas sayılı icra dosyası Uyap sisteminden celbedilmiştir.-
—— Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği görülmüştür.
Bilirkişinin 03/07/2023 tarihli raporunda özetle; ——— plakalı aracın davalı sürücüsü ——— %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, ——- plakalı davacıya ait aracın sürücüsü ——– kusursuz olduğu, ——— plakalı araçta hasar bedelinin kaza tarihi itibariyle KDV dahil 4.288,95 TL olduğu yönündü rapor tanzim edilmiş ve bilirkişi raporu usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT
:Davacı tarafça, 10/07/2020 tarihinde kaza meydana geldiği kaza nedeniyle ——— plakalı araçta hasar meydana geldiği iddialarıyla davalılar hakkında hasar bedelinin tahsili amacıyla icra takibi başlattıkları davalıların takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğu iddialarıyla icra takip dosyasına yapılan itirazın iptalinin talep edildiği anlaşılmıştır

Dosya arasına alınan ——— Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacı tarafça davalı aleyhine 4.288,99 TL hasar bedeli, 282,75,00 TL ve 543,75 TL işlemiş faiz olmak üzere 5.114,97 TL üzerinden ilamsız takip başlattığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durdurulduğu ve 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasında dava değeri olarak yalnızca araç onarım bedeli 4.288,99 TL belirtilmiş ve bu miktar üzerinden itirazın iptali talep edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Tüm dosya kapsamından; 10/07/2020 tarihinde sürücü ——– sevk ve idaresindeki ——– plakalı araç ile sürücü ——— sevk ve idaresindeki ——— plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde ——— plakalı araç sürücüsü ——— kazanın meydana gelmesinde %100 oranında tam kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde ——— plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, kaza tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişisi raporuna göre davacının 4.288,95 TL hasardan kaynaklı bakiye zararının bulunduğu, davalı ——– kazaya tam kusuruyla sebebiyet vermesi nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre, davalı ——— İnşaat …. şirketinin işleten sıfatıyla ve sigortalayan davalı sigorta şirketinin davacı tarafın bakiye hasar zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla sigortalısının kusuru oranında KTK’nın 97. Maddesine göre sorumlu oldukları, davalıların icra takibine yapmış oldukları itirazın haksız olduğu iptalinin gerektiği, kabulüne karar verilen tazminata aracın hususi araç olması ve haksız fiil hükümlerinin uygulanması nedeniyle takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği, alacağın haksız fiilden kaynaklanması likit ve bilinebilir olmaması nedeniyle icra inkar tazminatının koşullarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine (Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.

HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın KABULÜ ile; tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile
davalıların——- Esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın; 4.288,99 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takibin bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren yıllık % 9 yasal faiz uygulanmak sureti ile DEVAMINA,
2-Alacak miktarı yapılan yargılama sonucunda tespit edildiğinden icra inkar tazminat talebinin yasal koşullar oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 292,98 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 212,28 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 4.288,99 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 80,70 TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcı, 80,70 TL başvurma harcı, posta, tebligat gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.829,90 TL yargılama masrafının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran taraflara iadesine,
7-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.360,00 TL’ nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; tarafların yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 23/11/2023