Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/524 E. 2022/880 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/524
KARAR NO: 2022/880
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/07/2022
KARAR TARİHİ: 14/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili ——- tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu——– alacak üzerinden icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı borçluya henüz tebliğ edilmemişken borçlu vekili tarafından——– görünen tarafa ödeme emrinde belirtildiği şekilde herhangi bir borcu bulunmadığı” gerekçesiyle haksız ve kötü niyetli olarak borca ve borcun ferilerine itiraz ediliğini, icra takibinin durduğunu, bu nedenle eldeki davayı açtıklarını, davalı borçlunun müvekkilinin kayın biraderi olup müvekkilinin yıllardır yapmış olduğu —-elde etmiş olduğu birikimini kendisine göndermesi halinde; bu birikimi —— anaparasını müvekkilimize iade edeceği, bu ana paradan —– kar elde edeceği ve elde elde etmiş olduğu karı ise yarı yarıya bölüşerek müvekkilimize kar ettireceğini vaad ettiğini, bu kapsamda müvekkili tarafından davalı borçlunun şahsi —- uygun olarak aracılık faaliyetleri yürüten —— ödemede bulunduğunu, davalı tarafça ise, müvekkilinin kendisine yapmış olduğu işbu ödemelere istinaden; ——– tarihinde yapılacağı kararlaştırıldığını,—— kapsamında kar elde edilmesi amacıyla davalı borçluya gönderilen ana para vadesinde müvekkilimize geri ödenmediğini, davalı borçlunun, müvekkilinin eşi ile boşanma sürecine girmesi hasebiyle müvekkilinin kendisine yapmış olduğu ödemeleri vadesinde geri ödemekten imtina ettiğini, arabuluculuk faaliyetinden sonuç alınamadığını belirterek re’sen göz önünde bulundurulacak sebepler muhavecesinde her türlü dava açma hakkımız saklı kalmak kaydı ile; haklı davanın kabulü ile, davalı borçlunun borca haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline,——— sayılı icra dosyası üzerinden takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili —— havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın ticari bir iş olmadığını, müvekkilinin tacir olmadığını, öğretmen olduğunu, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu belirterek görev yönünde davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin davacının kayın biraderi olduğunu, davacı ile müvekkilim borsada beraber yatırım yapmaya karar verdiklerini, davacı müvekkilimin hesabına bir kısım paralar gönderecek müvekkilimde kendi parasını koyacak ve gerekirse hisse senedi alınacak olan yatırım hesaplarından kredi ile de hisse senedi alınabileceğini, bu alım satımlardan elde edecekleri kârı ve zararı —- tarihinde hesaplayarak hesaplaşacaklarını, hesaplaşmanın: —— tarihine kadar toplam elde edilen kâr ve zarardan herkesin yatırdığı para oranında ve hisse senedi alınırken kullanılmış kredilerin bedelleri ve faizleri de düşüldükten sonra kalan bakiyeden kâra ve zarara ortak olacak şekilde yapılacağını, davacının iddia ettiği gibi borsada, hisse senedi alım, satımında sadece kâra ortak olmak hayatın olağan akışına aykırı bir durum olduğunu bu nedenle kabul edilemeyeceğini, söz konusu paraların müvekkilinin davacıya belirli tarihlerde elden borç olarak verdiği paraların geri iadesi için müvekkiline gönderilen paralar olduğunu, müvekkilinin davacıdan alacağını geri istemiş ve davacıda müvekkİlinin bu isteği üzerine müvekkilimin —- alacağını yine müvekkilimin istek ve talebi doğrultusunda —– gönderdiğini, dekontlar incelendiğinde hisse senedi alınması için gönderilen toplamda —- tutarındaki dekontların açıklama kısmında —— yazmakta olduğunu—– müvekkilimin alacağı ödendiği için böyle bir ibare bulunmadığını, pandemi şartları ve ülkedeki ekonomik durumun kötüleşmesi üzerine hisse senetlerinin değeri çok fazla düştüğünü,——hesaplaşılacak tarih itibariyle anlaşmaya göre kar değil zarar edildiğini, müvekkilinin davacıya borçlu değil edilen zarar nedeniyle davacıdan alacaklı durumda olduğunu, bilirkişi incelemesi yapıldığında durumun ortaya çıkacağını, belirterek davanın reddine, % 20 den aşağı olmamak kaydı ile karşı taraf aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafa gönderilen paraların iadesi için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, İİK 67 vd. maddelerine dayanmaktadır.
Mahkeme dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırır. Dava şartının bulunmaması halinde dosya üzerinden karar verilmesi mümkündür. —–
Görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır.—-
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.(HMK 1 maddesi)
Mahkeme dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırılır. (HMK 115 mad.)
Ticari davalar TTK. 4. maddesinde mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kamumda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise nispi ticari dava söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.
—— tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Davalı vekili, cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçesinde görev yönünde davanın reddini talep etmiştir.
Somut uyuşmazlıkta tarafların tacir olmadıkları ve dava konusunun da Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalarda olmadığı, dolayısıyla mahkememiz görevli olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan HMK.nun 114/1-c ve HMK.nun 20. maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğundan usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli—— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2022