Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/497 E. 2023/100 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/497
KARAR NO : 2023/100

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 05/07/2022
KARAR TARİHİ : 01/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı şirket yetkilisi 05/07/2022 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile kurucusu olan kendisinin ikamet (ev) adresinin aynı olduğunu, şirketin 2021 yılında kullanılmak üzere 29 Aralık 2020 tarihinde —— Noterliği tarafından tasdik edilmiş olan 29.12.2020 tarihli ——yevmiye sayılı Yevmiye Defteri, ——yevmiye sayılı defter-i kebir, ——- yevmiye sayılı envanter defterinin zayi olduğunu, bahsi geçen defterlerin şirketin muhasebecisi tarafından 2021 yılı kapanış işlemleri tamamlandıktan ve defterlere işlendikten sonra uygun zamanda 30 Haziran 2022 tarihinden önce yasal süre içinde Noterde kapanış tasdiklerin yaptırmak üzere defterlerin şirket yetkilisi olan kendisinin evinde muhafaza edildiğini, şirketin adresi ile kendisinin ev adresinin aynı olduğunu, defterlerin herhangi bir zarar görmemesi için siyah renkli bir plastik poşet içinde evde kitaplıkta diğer kitapların ve dergilerin yanında durduğunu, 24 Haziran 2022 Cuma günü ticari defterleri noterde kapanış tasdiki yaptırmak üzere götürmek için evde aradığında bulamadığını, 24 – 27 Haziran arası 4 gün evde defterleri aradığını, tüm dolap, çekmece, raf, kutu, koli her yere baktığını, ancak bulamadığını, ticari defterlerin zayi olduğunu anladığını, kendisini panik halde gören eşinin ne aradığını sorduğunu, eşinin yabancı uyruk asıllı olduğunu, Türk vatandaşlığına sonradan geçtiği için Türkçe dil bilgisinin zayıf olduğunu, siyah poşet içinde üzerinde mühür basılı A4 sayfaları şeklinde bir şey aradığını anlattığını, eşinin önceki hafta sonu gereksiz kitap dergi, defter ve benzeri şeyleri poşetler içine koyup çöpe attığını söylediğini, yanlışlıkla ticari defterleri atmış olabileceğini söylediğini, çöpe atılacak şeyleri koyduğu poşetler ile şirketin ticari defterlerinin bulunduğu poşet aynı siyah renk ve aynı cins olduğu için birbirine karışma ihtimali yüksek diye düşündüklerini, çöpe atılan poşetlerin arasında yanlışlıkla şirketin ticari defterlerinin bulunduğu poşetinde çöpe atılmış olduğunu tahmin ettiklerini, defterlerin başka bir yere konmuş olabileceğinden 30 Haziran öncesi defterlerin bulunması için tekrar arama yaptıklarını, 28-30 mayıs arası 3 gün boyunca tekrar her yere baktıklarını, netice olarak 30.06.2022 günü şirketin 2021 yılı ticari defterlerinin zayi olduğunun kesinleştiğini, kendisinin ——Mühendisliği’nden 1991 yılında Lisans Mezunu, —– Mühendisliği Bölümünden, 1994 yılında Yüksek Lisans Mezunu ve 2008 yılında Doktora Mezunu olarak iyi eğitim almış ve akademik kariyer yapmış bir kişi olduğunu, 2011 yılından beri üniversitelerde öğretim üyesi olarak görev aldığını, 2021 yılı başından itibaren —–Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yaptığını, Haziran ayı içinde akademik takvimdeki iş yoğunluğu sebebiyle özellikle 13 – 30 Haziran tarihleri arası günlerde yaptığımız dönem sonu sınavları, bitirme proje sunumları ve bütünleme sınavlarının yapılması ve notlandırılması işleri ile meşgul olduğum için eşimin çöpe atmak için hazırladığı poşetlerin dikkatini çekmediğini, poşetleri atıldığı zaman evde olmadığını, olayın kontrolü dışında olduğunu, eşinin ticari defterlerin anlam ve önemini farketmediğini, ticari defterlerin çöpe atılacak diğer kağıtlar ile karışmış olduğu için bir talihsizlik yaşandığını, daha sonraki zamanlarda herhangi bir mali inceleme veya vergi denetimi olursa bu durum şirket açısından sıkıntı yaratabileceğini, zayi olan defterlerin inceleme yapacak vergi denetmenine sunma imkanının olmayacağını, fakat ticari defterlerde işlenmiş olan 2021 yılına ait tüm gelir ve gider belgeleri, faturalar, makbuzlar, dekontlar, kasa fişleri kaybolmadığını, 2021 yılında ticari defterlere işlenmiş olan gelir ve gider belgelerinin tamamen muhafaza edilerek ellerinde olmasının herhangi bir kötü niyet olmadığının delili olarak değerlendirilmesi gerektiğini, muhafaza altında olan 2021 yılına ait gelir ve gider belgeleri, Maliye’ye ve Vergi Dairesine verilen tüm vergi beyanları ile uyumlu ve herhangi bir usulsüzlük olmadığını ispatlamaya yeterli olacağını, zayi olan noter tasdikli defterlere basılmış olan tüm muhasebe kayıtlarının elektronik ortamda mevcut ve yetkili makamlarca talep edilirse normal kağıtlarda basılı halde sunabileceklerini, şirketin kurulduğu tarihten şu ana kadar hiç vergi usulsüzlük cezası veya diğer vergi cezası olmadığını belirterek şirketine ait yevmiye, defteri kebir ve envanter defterinin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı Kanunun 82/7’nci maddesine dayanılarak davacı şirketin 2021 yılına ilişkin yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerine ilişkin zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.6102 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TTK)’nun 82/7. Maddesindeki “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir.” şeklindeki düzenlenmiştir.Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket yetkilisi tarafından şirketin 2021 yılına ilişkin yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin yabancı asıllı olan ve sonradan Türk vatandaşlığına geçen eşi tarafından Türçe dilini okuma, yazma ve anlama zorluğu sebebiyle diğer gereksiz evraklar arasında kalarak yanlışlıkla ve dikkatsizlik sonucu çöpe atılmak suretiyle zayi edildiğinin belirtildiği, kanunda tahdidi olarak sayılmamakla birlikte şirket ticari defterlerinin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sonucu yada bunlara benzer bir sebepten basiretli bir tacirin göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi—— halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü zıyaa uğradığının ispatlanamadığı sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın REDDİNE
2.Başlangıçta peşin olarak alınan 80,70 TL harcın, alınması gerekli olan 179,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3.Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4.Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,Dair, davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.