Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/470 E. 2022/922 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/470
KARAR NO : 2022/922

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili —- tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ———hususunda —– olmak üzere 5 yıl süreli —–imzalandığını, davalı tarafından aynı tarihli taahhütnamenin imzalandığını, davalının, — sözleşmesine ek olarak düzenlemiş olduğu Taahhütname ile müvekkil şirket tarafından kendisine yapılacak satış—– sağlanacak menfaatleri kabul ettiğini beyan eden ve bu yükümlülüklere aykırı tutum ve davranışlarının sonuçlarını belirleyen taahhütlerde bulunduğunu, davalının müvekkil şirket nezdinde doğmuş ve doğacak olan borçlarının teminatı olmak üzere davalının maliki olduğu aşağıdaki taşınmazlar üzerinde müvekkil—- binası ve —- ipotek tesis edildiğini, davalı ile müvekkil şirket arasındaki — sözleşmesi ve eklerinin davalının——-nolu ihtarnamesi ile süresinden önce ve haksız olarak feshedildiğini, müvekkil şirket tarafından ise davalılara —– —numaralı ihtarı keşide edildiğini, davalının, — sözleşmelerinin imzalanmasından sonra geçen süre içerisinde ürün alımına ilişkin taahhütlerini yerine getirmediğini, Taahhütname’de yer alan “bir aydan daha kısa sürelerde ürün satın alacağına” ilişkin taahhüdünü de ihlal ederek bir aydan fazla ürün alımı gerçekleştirmediğini, ayrıca kesintisiz hizmet verileceğine ve işletme faaliyetinin aksamasına imkan verilmeyeceğine ilişkin yükümlülüklerini ihlal ettiğini, ürün bedelinden kaynaklanan borçlarını ödememediğini; müvekkil şirketin sözlü ve yazılı ihtarlarına ——— gerçekleştirmeyerek müvekkil şirketin ticari itibarının sarsılmasına ve zarara uğramasına neden olarak —- taahhütnamelerin hükümlerini ihlal ettiğini, bu ihtarname ile davalılara borçlarının muaccel hale geldiğinin bildirildiğini, ihtara rağmen davalı tarafından müvekkil şirket nezdinde muaccel hale gelen borçların ödenmediğini, bu sebeple davalı aleyhine——— ilamsız takip başlatıldığını, davalı tarafından sözleşmenin süresinden önce haksız feshi ile birlikte —–ilişkisinden kaynaklı olarak davalının müvekkil şirket nezdindeki borçlarının muaccel hale geldiğini, davalının müvekkil şirkete olan ürün alımından kaynaklanan borcu ve bu borçların muacceliyet tarihinden itibaren işlemiş olan faizi ile birlikte davalıdan tahsili talepli olarak —- dosyasından —paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, haksız itirazın iptali ve takibin devamı için huzurdaki davayı açtıklarını, müvekkilinin davalıdan ——– alacağı bulunduğunu, davalının—— yapılacak — —- ürününü münhasıran müvekkil şirketten veya müvekkil şirketin belirleyeceği üreticiden almayı beyan ve taahhüt ettiğini, davalı tarafın, müvekkilden yaptığı ürün alımlarından kaynaklı olarak muaccel hale gelmiş ————- ödememiş olduğundan bu alacağımızın işlemiş faiziyle birlikte müvekkile ödenmesi gerektiğini, şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak inceleme ile davalının müvekkil şirkete talep miktarımız kadar ürün bedeli borcu olduğu ispatlanmış olacağını, müvekkilinin sözleşmeyle üstlendiği yükümlülüklerini eksiksiz şekilde yerine getirmiş olmasına karşın davalının sözleşmeyle üstlendiği yükümlülüklerini yerine getirmediği ve bu yükümlülükleri açıkça ihlal ettiği müvekkil defter ve kayıtları üzerindeki incelemeyle de ortaya konulacağını, davalı sözleşme kapsamında doğmuş takibe konu borçları ödemekle yükümlü olduğunu, davalının müvekkil şirkete icra takibine konu alacak miktarı kadar borçlu olduğunun sabit olduğunu, kötü niyetli olarak icra takibine itiraz edildiğini belirterek fazlaya dair tüm haklarımız saklı kalmak kaydıyla davalının ——- sayılı sayılı dosyasına yaptığı tüm itirazların iptali ile takibin devamına, davalının takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili —-havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketlerden biri olan ————- davanın tarafı olmadığını, davacı şirket tarafından gönderilen söz konusu —-dosyasında müvekkil———– borçlu taraf olarak gösterilmediğini, gönderilen icra ödeme emri müvekkil şirkete yöneltilmediğini, davacı şirket tarafından yöneltilen itirazın iptali davasında müvekkil ———–olamayacağının açık olduğunu, bu sebeple davanın müvekkil şirket ——- nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, müvekkil ——– dosyalarından —- talep edildiğini, yapılan yargılama neticesinde mahkeme tarafından müvekkil şirketlerin —-tasdik edildiğini,—- kapsamına alınan borçların alacaklılara —— tarafından ödenmekte olduğunu, müvekkil şirketler tarafından——-talep edilmesinin akabinde, davacı şirket tarafından müvekkil şirketler aleyhinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, icra takibine tarafımızca itiraz edildiğini,—- şirket hakkında —– kesin mühlet kararı verilmesine rağmen davacı —- dosyasına herhangi bir başvuru yapılmadığını, talep edilen alacaklar ve iş bu davaya konu icra dosyası—– projesine dahil edilmediğini, davacı şirket tarafından müvekkil şirketler konkordato sürecindeyken bu süreçten aykırı yolla alacağını tahsil etme yoluna gididiğini, davalı şirket ile müvekkil şirket arasında – ——sözleşmeye aykırı olarak müvekkili zarara uğratması olduğunu, fesih ihtarnamesinde belirtildiği gibi taraflar arasında —-eki niteliğindeki—- uygulanacak —- bedelinin 2 gün vadeli ödenmesi ve ——– güncelleme yapılmak kaydıyla toplam karın —–%20’si —— şekilde fiyat uygulanacaktır. 30 gün vadeli alımlarda %1 vade maliyeti uygulanacaktır” hükmü yer aldığını, davacı şirket tarafından bu hükme rağmen müvekkil şirketin 30 gün vadeli alımlarına %2 vade maliyeti uygulayarak sözleşmeyi ihlal ettiğini ve müvekkil şirketin —düşmesine neden olduğunu, bunun yanı sıra, kendilerince keşide edilmiş olan ihtarnamede belirttiğimiz gibi, davacı şirket tarafından taraflar arasında—devam ederken içeride yeterli teminatın bulunmasına ve teminatın yükseltilmesine dair herhangi bir talepte bulunulmamasına rağmen müvekkil şirketin cari hesaplarından kaynaklanan borcunun bulunduğu gerekçe gösterilerek müvekkil şirkete—– durdurulduğunu, müvekkil şirketin, davacı şirketten —– kazanç hem de ticari itibar yönünden zarara uğradığını,——— davacı —- mektubu verildiğini, davacı şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak takip yapıldığını, davacı ————-bulunuyorken ödeme emrinin gönderilmesi davacının takip başlatırken haksız ve kötü niyetli olduğunun ispatı olduğunu, talep edilen alacak likit olmadığı için icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini belirterek re’sen dikkate alacağı sebeplerle, davanın usulden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesine, davacı tarafından açılan haksız davanın reddi ile haksız ve kötü niyetle yapılan takip sonucu aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu —— dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde davacı şirket tarafından dava dışı (işbu dava dosyasından tefrik edilen)——– çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, takip talebinde dosyamız ——————– yer almamakla ———– ödeme emri tebliğ edildiği, davalının itiraz dilekçesi sunduğu görülmüştür.
İİK 67. Maddesinde düzenlenen itirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından, ödeme emrine (süresi içinde) itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. Yani davacı alacaklı davalı ise takip borçlusudur. Takip borçlusunun kendisine tebliğ edilen ödeme emrine yasal süre içerisinde itiraz etmesi gerekir. İcra Dairesi’nin borçluya ödeme emri gönderebilmesi için alacaklının İİK 58. Maddesi uyarınca geçerli bir takip talebinde bulunmuş olması şarttır. Geçerli bir takip talebi, ödeme emri gönderilmesinin tek şartıdır. Somut uyuşmazlıkta her ne kadar dosyamız———–emri tebliğ edilmiş ise de; hakkında alacaklı tarafından açılan geçerli bir takip talebi bulunmamaktadır. Takip talebinde yer almayan borçlu aleyhine icra müdürlüğü tarafından ödeme emri düzenlenerek tebliğ edilmiş olması davalıyı takip borçlusu haline getirmeyeceğinden işbu davada hakkında usulüne uygun takip bulunmadığından davalı şirket yönünden açılan itirazın iptali davasının yasal koşulları oluşmadığından usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1.Davanın HMK 114/2 maddesinin yollaması ile İİK 67 maddesinin yasal koşulları oluşmadığından USULDEN REDDİNE,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan — harcın alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 19.843,24 TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ——- 7/2 maddesi uyarınca —————davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.