Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/413 E. 2023/467 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/413 Esas
KARAR NO : 2023/467

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 06/06/2022
KARAR TARİHİ : 30/05/2023

DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 06/06/2022 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; —-Sigortası davalı —– Tarafından yapılan, trafik kaydı davalı —– adına olan ve sürücüsü davalı —– olan —–plakalı aracın, 29/01/2022 tarihinde—- İlçesi—-ile —– Caddesi kavşağında yapmış olduğu kaza neticesinde müvekkili —– adına kayıtlı —— plakalı araçta maddi hasar meydana geldiğini, meydana gelen kazada kusurun tamamen davalı araç sürücüsünde olduğunu, kaza neticesinde düzenlenen raporda, davalı araç sürücüsünün kırmızı ışıkta geçerek kural ihlali yaptığı ve %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, araçta meydana gelen hasar nedeniyle aracın tekrardan satılması durumunda büyük değer kayıpları yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu, kaza sonrasında davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ve sigorta şirketince 1.815,60 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme araçta oluşan değer kaybının çok altında olduğunu, meydana gelen kaza sonrasında müvekkilinin aracının uzunca bir süre, 27 gün tamir işlemleri için serviste kaldığını, müvekkilinin bu süre boyunca aracını kullanamadığını ve aracı kullanamamasından kaynaklı zarara uğradığını beyan ile, fazlaya ve sair hususlara ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulünü, müvekkiline ait araçtla meydana gelen kaza nedeniyle oluşan değer kaybına karşılık şimdilik 200,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, kaza nedeniyle müvekkilinin aracını kullanamamasından kaynaklı oluşan zarara karşılık şimdilik 200,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar —–ve—— müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :
Davalılar —– ve —— vekili Mahkememize sunduğu 21/06/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: açılan işbu dava, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini, davacıya dava konusu olay yüzünden aracında oluşan değer kaybı, davalı—— tarafından iş bu dava ikamesinden önce 1.815,60 TL davacı tarafa ödenmiş olup, davacının iş bu zararı karşılanmış olmakla; davacının işbu davada değer kaybından dolayı talebinin hukuki dayanağı olmadığını, davacının diğer talebi olan dava konusu kaza nedeniyle aracını kullanamamasından kaynaklandığını iddia ettiği zararın varlığını belgelerle ispat etmesi gerektiğini, davacının iddia ettiği gibi gerçekleşmiş somut bir zararı olmadığını beyan ile haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddini, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı —— vekili Mahkememize sunduğu 27/06/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafa söz konusu kaza nedeniyle aracında meydana gelen hasar için ödeme yapıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile fazlaya ilişkin taleplerin müvekkili şirketin sorumluluğu dahilinde olmadığından reddi gerektiğini, 08/03/2022 – tarihinde 1,815.60.-TL değer kaybı, 07/03/2022 tarihinde 33,630.01.-TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, sorumluluklarının sona erdiğini, kusur oranlarının tespit gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere, davacının gerçek zararının tespiti gerektiğini, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte her halükarda değer kaybı bedeli hesaplamasının genel şartlara göre yapılması gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere genel şartlar gereğince müvekkili şirketin yalnızca eşdeğer parça bedelleri ile anlaşmalı servislerde uygulanacak tedarik, onarım ve işçilik bedelleri ile sorumlu olması sebebiyle zararın tespitinde bu hususun da göz önünde bulundurulması gerektiğini, ekspertiz ücretine ilişkin talep teminat dışı olup, reddi gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini beyan ile, davanın usulden ve esastan reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.

Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 29/01/2022 tarihinde meydana geldiği iddia edilen trafik kazasından dolayı davacının maliki olduğu —– plakalı araçta hasar ve değer kaybı meydana gelip gelmediği, hasar ve değer kaybı meydana gelmiş ise hasar ve değer kaybının miktarının ne olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin zararı karşılamaya yeterli olup olmadığı, davacının bakiye zararının bulunup bulunmadığı, var ise bu zarardan davalıların sorumlu olup olmadıkları ile sorumlu iseler ne oranda sorumlu oldukları noktasındadır.Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazasından kaynaklı araç mahrumiyet zararı ve değer kaybı zararından kaynaklı tazminat davasıdır.Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.

DELİLLER :
Davalı sigorta şirketinden poliçe ve hasar dosyası celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.—– Noterler Birliği’nden —— plakalı araçların tescil kayıtları celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.SBGM’den —– plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.Bilirkişi 20/01/2023 tarihli raporunda özetle; kusur yönünden; davalı sürücü (—– plaka sayılı —–marka araç sürücüsü)——-%100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, dava konusu—–plaka sayılı—– markaltip, —- model) araç sürücüsü——kusursuz olduğunu, değer kaybı yönünden; 29/01/2022 tarihinde meydana gelen olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin, dava konusu —— plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğunu, KTK.m.90’da yer alan “ve genel şartlar”da ifadesi Anayasa Mahkemesi tarafından İPTAL edildiği de dikkate alınarak değer kaybı yönünden aşağıdaki yönteme göre sonuç belirlenmiş olduğunu, Serbest Piyasa Koşullarına göre değerlendirmede; dava konusu —–plaka sayılı —– marka/tip, ——- model araçta oluşan değer kaybı için davaya konu edilen ve davalı tarafın tazmin etmesi istenilen toplam değer kaybı tutarının Yargıtay Kararları doğrultusunda kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında 30.000,00 TL olabileceğini, sürücünün kusuruna isabet eden tutar dikkate alındığında; 30.000,00 TL olabileceğini, davalı —–vekilince cevap dilekçesinde “08/03/2022 tarihinde 1.815,60.-TL Değer Kaybı ödendiğinin” belirtildiğini, söz konusu ödemeye ilişkin dekont örneği sunulmuş olduğunu, mahkeme tarafından belirtilen ödemenin kabulü halinde kalan bakiyenin(30.000,00 – 1.815,605=) 28.184,40 TL olduğunu, aracı kullanamamak doğan zarar yönünden; dava konusu aracın hasarının onarımı için gereken makul sürenin 20 gün olabileceğini, (Sigorta Eksperi tarafından da bu sürenin 20 gün olarak hesaplandığı) bu süre zarfında davacı tarafın aracını kullanamamaktan doğan net zararının kaza tarihi olan 29/01/2022 tarihi itibariyle 4.400,00 TL olabileceği hesaplanmış olup, sürücünün kusuruna isabet eden tutarın; 4.400,00 TL olabileceğini beyan ve rapor etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafça, 29/01/2022 tarihinde kaza meydana geldiği kaza nedeniyle —— plakalı araçta değer kaybı meydana geldiği iddialarıyla davalı sigorta şirketinden değer kaybı zararının tahsilini, davalı işleten ve sürücüden ise değer kaybı ile birlikte araçtan mahrum kalmadan kaynaklı zararın tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.Davalılar ——tarafından; davacının zararlarının sigorta şirketi tarafından karşılandığı, davacının bakiye zararının bulunmadığı iddialarıyla davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.Davalı Sigorta şirketi tarafından, alacağın zamanaşımına uğradığı, davacının zararı için 1.815,60 TL ve 33.630,01 TL tutarında ödemeler yaptıklarını beyanla davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.Dava, trafik kazasından kaynaklı araç mahrumiyet zararı ve değer kaybı zararından kaynaklı tazminat davasıdır.
Davalı sigorta şirketinin zamanaşımı defi yönünden yapılan incelemede; KTK’nın 109. Maddesi gereği trafik kazasından kaynaklı tazminat davalarında zamanaşımının 2 yıl olduğu, eldeki uyuşmazlıkta kazanın 29/01/2022 tarihinde meydana geldiği, davanın açıldığı tarih itibarıyle 2 yıllık zaman aşımının dolmadığı bu kapsamda davalının zamanaşımı definin yerinde olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.Tüm dosya kapsamından; 29/01/2022 tarihinde sürücü —- sevk ve idaresindeki —— plakalı araç ile sürücü —– sevk ve idaresindeki —–plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde kavşağa geldiğinde kendisine kırmızı trafik ışığı yanmasına rağmen kavşağa girerek—– plakalı araca çarpan —–plakalı araç sürücüsü —–kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde —— plakalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, kaza tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişisi raporuna göre davacının 28.184,40 TL değer kaybından ve 4.400,00 TL araç mahrumiyetinden kaynaklı zararının bulunduğu, davalı —— kazaya tam kusuruyla sebebiyet vermesi nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre, davalı —— kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren aracın işleteni olması nedeniyle KTK 85. Maddesi hükümlerine göre davacının araç mahrumiyet zararından ve değer kaybı zararından sorumlu oldukları,—–plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı sigorta şirketinin davacı tarafın değer kaybı zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla sigortalısının kusuru oranında KTK’nın 97. Maddesine göre sorumlu olduğu, kabulüne karar verilen tazminata talep gibi yasal faiz işletilmesi gerektiği, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün ödeme tarihi olan 07/03/2022 tarihi itibariyle, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 29/01/2022 tarihi itibariyle oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davalı —– ve —— zamanaşımı definin reddine,
2-Davanın KABULÜ ile;
A-28.184,40 TL değer kaybından kaynaklı tazminatın davalı ——sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla davalı —-Yönünden 07/03/2022 tarihinden, davalılar —— yönünden 29/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
B-Araç mahrumiyet zararı olarak tespit edilen 4.400,00 TL’nin 29/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —— müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.225,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL ve ıslah harcı olarak alınan 550,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.595,14 TL karar ve ilam harcının davalı sigorta şirketinin sorumluluğu1.294,58 TL ile sınırlı olmak kaydıyla davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 240,25 TL posta ve tebligat giderinden oluşan 1.820,95 TL yargılama giderine 80,70 TL peşin harç ve 550,00 TL ıslah harcı ilave edilerek bulunan 2.451,65 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca arabulucuya ödenmesi gereken 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalılar ——vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.