Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/400 E. 2023/476 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/400 Esas
KARAR NO : 2023/476

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/06/2022
KARAR TARİHİ : 30/05/2023

DAVA:Davacı vekilinin mahkememize sunduğu 30/12/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilİ şirket yetkililerince 07.06.2017 tarihinde—– adresinde yapılan kontrollerde kaçak elektrik kullanımı belirlenmiş olup bu durumun —– numaralı kaçak usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, davayı açmadan evvel yapılan tüm sulh görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, ticari davalarda zorunlu arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ve söz konusu başvurunun anlaşamama ile sonuçlandığını, davalı—–aleyhine, kaçak elektrik kullarımın bedelinin tahsili için ——. İcra Müdürlüğü —— dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun iş bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı/borçlunun, takip konusu borcu kabul etmeyip fer’ilerle beraber tüm borca itirazının hukuka ve hakkaniyete aykırı olmakla beraber müvekkil şirketçe yapılan işlemlerin asıl alacağa işletilen ve 6183 sayılı kanun gereği değişecek oranlar üzerinden işletilecek gecikme zammu da dâhil olmak üzere usul ve yasaya uygun olduğunu, davalının kaçak olarak tükettiği elektrik bedelini ödemediği gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile alenen kötü niyetli olan borçludan % 20’den az olmamak üzere tazminat talep etme gereği hâsıl olduğunu, belirterek—İcra Müdürlüğü ——- sayılı dosyası sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı-borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak % 16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek % 18 Katma Değer Vergisi ile birlikte takibin devamına, davalının % 20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine , yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :
Davalı vekilinin 28/06/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın bir yıllık süre içinde açılmadığını, zamanaşımı definde bulunduklarını, —– İcra müdürlüğünün —— esas sayılı takibin 17.04.2018 tarihinde açıldığını, takibe ödeme emrinin tebliğini takip eden yasal süre içinde 16.05.2018 tarihinde taraflarınca itiraz edildiğini, alacaklı vekilinin 27.03.2019 tarihli talebi ile malvarlığı sorgusu ve haciz talibinde bulunduğunu, talebin 29.03.2019 tarihinde sisteme düştüğünü, talebi gerçekleşmeyen alacaklı vekilinin itirazdan 29.03.2019 tarihinden itibaren haberdar olduğunu, bu durumda alacaklı vekilinin en geç 29.03.2020 tarihine kadar itirazın iptali davası açması gerekirken, Arabuluculuk başvurusunu dahi 11.11.2021 tarihinde yapıldığını, davanın bu sebeple zamanaşımına uğradığından, öncelikle usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, —— Tesisat numaralı, elektrik tüketiminin, müvekkili tarafından yapılmadığını sundukları kira sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere, 15.05.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile elektrik tüketiminin yapıldığı işyerinin ——kiraya verildiğini, müvekkilinin legal veya kaçak olarak,—– tesisat numaralı sayaca bağlı olarak elektrik kullanmadığını, görüldüğü gibi zarar verici eyleme, denetim ve kontrol hak ve yetkisi kendisinde olan davacı kurum, zararın doğumuna kendi eylemi ile sebep olduğunu belirterek zamanaşımı ve esas yönünden davanın, asıl ve feri taleplerin tamamı yönünden reddine, müvekkili lehine % 20 den az olmamak üzere, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, kaçak elektrik kullanımı iddiasından kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. (HMK 114/I-c maddesi)
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.( HMK 1 maddesi)Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırılır. (HMK 115 maddesi)Ticari davalar TTK. 4. maddesinde mutlak ve nispi ticari davalar düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kamumda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise nispi ticari dava sözkoııusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere Asliye Ticaret Mahkemesinde bakmakla görevlidir.
Dava, kaçak elektrik kullanım iddiasına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın taraflarından olan davacı tacir ise de, davalının tacir olmadığı gibi, dava konusu ihtilaf da TTK’da yer alan mutlak ticari davalardan değildir. Bu itibarla davanın görülmesi gereken mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.
6102 sayılı TTK’nın 6335 sayılı kanunla değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Dava, 6335 sayılı Yasa ile değişik 6102 sayılı TTK’nın 5. maddesi hükmünün yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra 24.4.2013 tarihinde açılmıştır. Görev, 6100 sy. HMK’nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu durumda mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.(Yargıtay —-H.D. ——)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yargılama sonunda (Ay. m.141); toplanan deliller, iddia ve savunma hep birlikte değerlendirildiğinde; tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde, her ne kadar davacı tacir ise de vergi dairesince verilen müzekkere cevabına göre davalının işletme esasına göre defter tuttuğu, gelirinin esnaf işletmesinin üzerinde olmadığı, davalının tacir olmadığı, dava konusu ihtilafın da TTK’da yer alan mutlak ticari davalardan olmadığı, uyuşmazlığın her iki taraf içinde ticari iş niteliğinde olmadığı anlaşıldığından iş bu davada görevli Mahkemenin 6100 sayılı HMK.’nın 4/1-a maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu kanaatine varılmakla görev dava şartı olduğundan HMK.nın 115/2.maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine ve davanın usulden reddine, karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli—— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.