Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/398 E. 2022/635 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/398
KARAR NO: 2022/635
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/06/2022
KARAR TARİHİ: 28/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili — —- tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının, —-mecuru, —- tarihli — davalıdan kiraladığını,— tarihinde son bulduğunu, davacı şirketin mecur ile hiçbir hukuki ve fiili bağının kalmadığını, davacının davalıya herhangi bir kira borcu bulunmadığı gibi, başkaca bir —— da borcu da bulunmadığını, kiralanan yerin, daha sonra —– başka bir şirkete davacı tarafından kiralandığını, mecurun ——- bu şirket tarafından yapıldığını, kiraların bu şirket tarafından ödendiğini, —— başlangıç tarihli olan ——– temini için davalıya; davacı şirketin ———— tarafından ekte sunulan ———çek ve senetler teminat için verildiğini, daha sonra ——ortaklıktan ayrılınca bu çek ve senetler iade alınarak aynı tarih ve miktarlı aşağıda belirtilen çek ve senetlerin, davalı ile yapılan ——- göre davalıya verildiğini, protokolde çeklerin ve senetlerin teminat maksadı ile verildiği belirtildiğini, —– tarihinde son bulduğu halde davalı elindeki çek ve senetleri iade etmediğini, davalıya ——- ihtarname keşide edilerek elindeki çek ve senetlerin iadesinin istendiğini, davalının elinde bulunan çek ve senetleri iade etmediği gibi elinde bulunan —– çeki bankaya ibraz etmiş, ardından da —– dosyası ile ihtiyati haciz kararı aldığını ve —-icra takibine geçtiğini, kira akdi sona eren, her hangi bir kira, yada başkaca bir borç bulunmadığı halde, kira bedellerinin teminatı için verilen ancak bedelsiz kalan çekin davalı tarafından iade edilmeyerek bankaya ibrazı edilmiş ve tahsili amacıyla ihtiyati hacizle birlikte icra takibine koyduğunu, taraflar arasında arasında her hangi bir ticari ilişki bulunmadığını, takip dayanağı bonoların kambiyo vasfında olmadığını, kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapılamayacağını, takip konusu yapılan kısım ile ilgili alacağın mevcut olduğunu davalının ispat etmesi gerektiğini, davalı hakkında —– sayı ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davalının, gerçekte olmayan bir alacak ile ilgili müvekkil şirketi zor durumda bırakmak için——- dosyası ile tahliye davası da açtığını, arabuluculuk sürecinden sonuç alınamadığını belirterek resen gözetilecek öteki sebepler ile her türlü fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla——- no’lu çekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile takibin iptalini, ——–sayılı dosyasının takdiren teminatsız olarak durdurulmasını, dava konusu edilen çek bedelinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili —— havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının taraf olayları ve delilleri çarpıtarak, tek taraflı beyanlarla tedbir kararı almaya çalıştığını, harcın eksik yatırıldığını, harca esas değerin takip çıkışı olan —— olduğunu ve eksik harcın yatırılması gerektiğini, davacının ——sona erdiğine ve kira ilişkisinden kaynaklı —– bulunmadığına dair beyanların gerçekle ilgisinin bulunmadığını, kiraya konu taşınmazın———- şirkete kiralandığı hususunun da gerçek dışı olduğunu, davacının sunmuş olduğu —- incelendiğinde davacının beyanlarında samimi olmadığının görüleceğini, davalı müvekkili ile davacı şirketin —- başlangıç —–tarihli —- imzaladığı hususu doğru olduğunu, sözleşmeye göre—— kira bedeli —–olduğunu, —— tarafından ödeneceğini, davacı tarafın sunduğu ——- yazıya göre; sözleşmeye göre kira kontratında belirlenen ———– farkın —– ödeneceğini, hak ve alacakların teminatı olarak —– verildiğini, taşınmazın aylık kira bedelinin —— olarak belirlendiğini, —– kira farkları için verilen ödeme aracı olup teminat niteliğinde olmadığını, —–farklarının kira dönemi başında çekle peşin ödeneceğinin görüleceğini, davacı şirketin ortaklarının işlerinin iyi gitmediği gerekçesi ile —–kira bedeli ödemekte zorlandığını belirterek kira konusunda yardımcı olunmasını istediğini, müvekkilinin iyi niyetle talebi karşıladığını ve tutanakta belirtildiği üzere —- yılına ait kira bedelinin —– sunduğu dekontlardan da anlaşılacağı üzere hesabına aldığını, tutanaktaki bir hususun davacı tarafından yerine getirilmediğini, tutanağa göre cironun—– geçerse üstü nakit olarak müvekkile ödeneceğini, davacı şirketin hiçbir zaman bu taahhüdünü yerine getirmediğini,—– —— ortaklığında davacı şirketçe işletilmeye başlandığını, daha sonra ortaklar arasında yaşanan problemler nedeniyle —– ortaklıktan ayrıldığını, —— ortaklığından ayrılması ile birlikte —- tamamının diğer ortak —– geçtiğini, —– tek temsilcisi olduğunu, —– ortaklıktan ayrılınca —- yükümlülüklerinden kurtulmak için sözleşmeden kendisinin çıkarılmasını ve kira farkı için vermiş olduğu protokolde belirtilen çekler ve senedin iadesini talep ettiğini, bunun üzerine şirketin tek ortağı ve yetkilisi —- tarafından hazırlanan aynı şartları taşıyan —– başlangıç tarihli, —— imzalandığını,———— ve senet iade edildiğini, onların yerine kira farkı ödemeleri için aynı miktar ve tarihli dava dilekçesinde belirtilen davacı şirketin çekleri ve senedi verildiğini, verilen çeklerin gerçek bir borç ilişkisinden kaynaklandığını, teminat maksadı ile verilmediğini, çek ve senetlerin teminat amaçlı verildiğine ilişkin hiçbir delil ileri sürülmediğini, —— tarihli davaya konu çek bankaya sordurulmuş ve karşılığı bulunmadığı için arkasının yazdırıldığını, çek bedeli ödenmeyince borçlu davacıya karşı——- sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını,——-dosyası icra takibine konulduğunu, davacı şirketin borçlarından kurtulmak adına müvekkile ait taşınmazda ——- adına—– adında bir şirket kurarak hacizlerden —- çalıştığını, —— aylık —– olarak belirtilen ancak —— —- yıllık kiranın —— belirlendiği husunu bir kenara bırakarak, kira sözleşmesinde belirlenen ——-kirayı müvekkile ödeyerek müvekkili mağdur ettiğini, protokolle belirlenen kira farklarını bu güne kadar ödenmediğini, müvekkilinin yasal yollara başvurunca davacı, müvekkili sindirmek adına savcılık şikayetine ve temeli olmayan işbu davaya başvurduğunu, belirterek davacının teminatsız olarak takibin durdurulması talebinin reddine, davanın reddine, davacının davacının takip alacağı olan—— az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, ——– sayılı dosyasına dayanak yapılan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, İİK 72/3 maddesine dayanmaktadır.
Mahkeme dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırır. Dava şartının bulunmaması halinde dosya üzerinden karar verilmesi mümkündür. ——-
Görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. —–
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.—–
Mahkeme dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırılır. ——-
Eldeki davada somut uyuşmazlığın davacının———tarihli —— kapsamında verilen ancak davacı tarafça teminat niteliği olduğu yönünde iddia edilen davalı tarafça ise kira borcunun ödenmesi amacıyla verildiği iddia olunan, dolayısıyla her ne kadar veriliş nedeni henüz tespit edilememiş ise de kira sözleşmesi kapsamında verildiği sabit olan çek nedeniyle —- takip dosyasında borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan —-tarihli —– incelendiğinde; kiralayanın davalı —-kiralanan yerin—-olduğu anlaşılmıştır.
—- sayılı icra dosyasına dayanak yapılan — nolu çekin keşidecisinin ——–olduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK.nun 4-1/a maddesinde; kiralanan taşınmazların, —— Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: dava kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespiti istemine ilişkin ise de, sunulan deliller ve taraf beyanlarına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, bir kira ilişkisinde her iki tarafın tacir olması halinde dahi tüm uyuşmazlıkları konu alan davalara bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğundan mahkememizin görevsizliğine, davanın HMK.nun 114/1-c ve HMK.nun 20. maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğundan usulden reddine, talep etmesi halinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK ‘nun 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın USULDEN REDDİNE
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —– NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/09/2022