Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/337 E. 2022/752 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/337
KARAR NO:2022/752

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/05/2022
KARAR TARİHİ : 10/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davalı adına kayıtlı olan —– plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde —– numaralı ——bulunduğunu, söz konusu —— plaka sayılı aracın 27.06.2018 tarihinde yine davalı tarafından işletilen —— plakalı araca çarpması sonucunda trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza nedeniyle müvekkili şirket tarafından aynı işletene ait —– plakalı araçta meydana gelen zarar nedeniyle trafik sigortası kapsamı dışında kalmasına rağmen sehven 2,022.89 TL tazminat ödendiğini, Karayolları Motorlu Araçlar —— Genel Şartları A.3 Sigortanın Kapsamı ile açık ve bariz bir şekilde trafik sigortasının sigortalının değil, üçüncü kişilerin uğradığı zararların sigortacı tarafından karşılanmasına yönelik olduğunun açıkça belirtildiğini, aynı işletene sahip araçlar arasında gerçekleşen kaza neticesinde işletenin hem alacaklı, hem borçlu konumunda olacağından üçüncü kişi konumunda olamayacağını, bu nedenle alacaklı ve borçlu sıfatı aynı kişide birleştiğinden borcun sona erdiğini ve hasarın teminat dışı olduğunu, bu nedenle davalı sigorta ettiren aleyhine —— Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini , davalının borca ve ferilerine itirazının da haksız ve dayanaksız olduğunu beyan ederek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde davaya konu ilgili araçların her ikisinin de müvekkili şirkete ait araçlar olup, sigorta poliçelerine bakıldığında her iki araç için ayrı ayrı sigorta yapıldığının kolayca tespit edileceğini, davacı sigorta şirketinin sorumluluğunun farklı sigorta poliçelerinden kaynaklandığını, müvekkili şirketin araç kiralama şirketi olup 6.000’i aşkın aracının mevcut olduğunu, zarara uğrayan—–plakalı araç için ödenen tazminatın davacı sigorta şirketinin zaten ödemekle yükümlü olduğu bir bedel olduğunu, zira,——-plakalı aracın başka bir kişiye ait olduğu düşünüldüğünde davacı sigorta şirketinin ödediği tazminat için teminat dışı hallerden birinin söz konusu olmadığını—– plakalı araç sahibi olan müvekkili şirkete rücu edilemeyecek olduğunu, alacaklı ve borçlu sıfatının aynı kişi üzerinde birleştiğine ilişkin iddianın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını —–her ne kadar somut olayda ——–plakalı aracın sahibi müvekkili şirket olsa da burada diğer üçüncü kişi olarak değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından geçmiş kayıtlar üzerinde yapılan kontrol sonrasında; —— tarafından kazaya karışan araçların ikisinin de aynı şirket adına kayıtlı olduğundan dolayı sigorta şirketinin reddettiği bilgisinin verildiğinin tespit edildiğini, bu doğrultuda da müvekkili şirketin kendisinin aracında meydana gelen hasar bedelini ödeyerek tamir/onarımını yaptırdığını, bu işlem ile ilgili sigorta şirketinden herhangi bir ödeme alınmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının iddia ettiği ödemeyi kime, ne zaman ve hangi banka hesabına yaptığına ilişkin delil sunmak bir yana herhangi bir beyanda dahi bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Celp ve tetkik edilen——- Esas sayılı irca dosyasının incelenmesinde ; davacı takip alacaklısı tarafından takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tensip zaptı ile davacı sigorta şirketine müzekkere yazılarak 27/06/2018 tarihli —– plakalı araç ile —– plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasına ait hasar dosyası ile poliçe ve ödeme belgelerinin ,—– Noterler Birliği’ne müzekkere yazılarak 27/06/2018 tarihi itibariyle——plakalı araçların tescil kayıtlarının, —–müzekkere yazılarak 27/06/2018 tarihli —- plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasına ilişkin —— kayıtlarının istenilmesine karar verilmiş olup, gelen müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre davanın, davacı sigorta şirketinin alacaklı ve borçlu sıfatının aynı kişide birleşmesi nedeniyle teminat dışı kalan hasar bedelinin sehven ödenmiş olması iddiası nedeniyle ödenen bedelin rücuen tazminine dayanak yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, davacı sigorta şirketince yapılan ödemeden sonra açılan icra dosyasının zamanaşımını kestiği, bu nedenle iş bu davada 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı , davalı tarafça davacıya , borçlu olmadığı bir meblağın ödettirilmesi amacı ile aleyhine cebri icra yapılmadığı gibi açılmış bir dava bulunmadığı, davacı sigorta şirketinin , ödeme yapmadan önce yeterli araştırma yapmayarak basiretli bir tacir gibi davranmadığı , bu nedenle ödemenin hataen olmadığı gibi cebri icraya dayalı bir ödeme de olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan davanın başında alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden —– 7/2. maddeleri uyarınca —– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı ve davalı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansın karar kesin olduğundan ilgili tarafa iadesine
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
6-Suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.