Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/299 E. 2023/276 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/299
KARAR NO: 2023/276
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2022
KARAR TARİHİ: 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkili ile borçlu arasında süregelen ticari ilişki çerçevesinde doğmuş bulunan müvekkilinin alacak tutarının, davalı tarafından uzun süre ödenmediğini, davalı firmanın, bağımsız denetim firması olan —- göndermiş olduğu—- tarihli —— başlıklı belgede ilgili tarih itibarıyla müvekkiline —- borcu olduğunu kabul ve ikrar ettiğini, davalının müvekkiline —— borcu kaldığını ve bu bakiyeyi uzun süre ödemediğini , davalı/borçluya müvekkili tarafından borcun ödenmesi için defalarca ikaz edildiğini, ilave olarak icra takip masraflarıyla karşılaşmaması için davalıya ihtarname gönderildiğini, tüm bu sözlü ve yazılı ikazlara rağmen davalı borcunu ödememiş olduğundan taraflarınca icra takibi başlatıldığını, yapılan icra takibinin haksız olduğunu, alacağın likit olduğunu beyan ederek davalının yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun bu itiraz başvurusu bakımından kötü niyeti sabit olduğundan yasa gereği takip konusu alacağın %20’ sinden az olmamak üzere hakkında icra inkâr tazminatına/kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, vekâlet ücreti ve sâir yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle müvekkili şirketin organik tarım alanında sertifikalandırılmış ürün, üretici ve pazarlayıcı olarak, deneyimi ve profesyonel uzman ekibiyle sanayicilere yüksek kalite ve sürdürülebilir ——sağlayan uluslararası bir tarım firması olduğunu, müvekkili şirketin, ürünlerini davacı şirkete gönderdiğini, davacı şirketin laboratuvarlarında analiz işlemi yapıldığını, bu işlem sonucunda davacı şirket tarafından düzenlenen fatura karşılığında ödeme gerçekleştirildiğini, davalı müvekkil şirketin, yapılan işlemler karşılığında ödeme belgelerinden de anlaşılacağı üzere ödemelerini eksiksiz gerçekleştirdiğini ancak, —— nedeniyle ülkemizde ve dünyada yaşanan ekonomik sıkıntılardan oldukça etkilendiğini, dolar kurundaki fahiş artış nedeniyle ödemelerde gecikmeler yaşamaya başladığını, bu konuda, davacı şirket ile illetişime geçerek taraflar arasında ödemeler noktasında 1.10.2020 tarihinde —– olarak mutabakat sağlandığını, güncel —-borcu için —– kurunda 249.514 TL olarak belirlendiğini, bu doğrultuda davacı şirkete 07.02.2020 tarihinde 18.000 TL, 07.12.2020 tarihinde 50.000 TL, 08.04.2021 tarihinde 91.514 TL ödeme yapıldığını, taraflar arasında mutabık kalınan 249.514 TL borcun 141.514 TL sinin ödenmiş olup, müvekkili şirket hesaplarına gelen haciz nedeniyle bakiye 90.000 TL nin ödenemediğini, davacı şirketin, taraflar arasında borca yönelik olarak 249.514 TL olarak belirlenen mutabakatı ve daha önce yapılan ödemeleri yok sayarak fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden haksız icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin, bakiye kalan söz verdiği 90.000 TL yi ödemeyi ödemek noktasında davacı tarafa yazılı mail ile iletişime geçmesine rağmen, bu teklifin karşı tarafça haksız ve fazla gelir elde etmek amaçlı ret edildiğini beyan ederek davanın reddine, haksız ve kötüniyetli olan davacı aleyhine takibe konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davacı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu——sayılı dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine ——- fatura alacağı, 445,38 TL ihtarname masrafı üzerinden icra takibi yapıldığı, takibe itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce tensip zaptı ile tarafların bağlı bulunduğu— —– yıllarına ait karşılaştırmalı analizli —— istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce — müzekkere yazılarak taraflar arasında—- yıllarına ilişkin ödeme bulunup bulunmadığına dair banka kayıtlarının istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevabı dosya içerisine alınmıştır.
Davacı vekiline celbini talep etmiş olduğu banka hesap hareketlerine ilişkin ilgili bankayı bildirmek üzere iki haftalık süre verilmesine, verilen süre içerisinde beyanda bulunulduğu takdirde ilgili bankaya müzekkere yazılmasına karar verilmiş olup, davacı vekilince bu yönde beyanda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce tarafların niza konusu uyuşmazlığın ait olduğu —-yılına ilişkin ticari defterleri üzerinde Türk Ticaret Kanunu’nun 83-86. Maddeleri ile HMK’nın 222/1. Maddesi uyarınca mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi tarafından ——- tarihli bilirkişi raporunda davacı yan tarafından incelemeye sunulan —– yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, kural ve standartlara uygun tutulduğu, ticari defterlerin birbirlerini teyit ettiği, süresinde kapanış tasdikinin yapıldığı görüldüğünden davacı yana ait ——yılı ticari defterlerin davacı lehine delil vasfının bulunduğu , —yılı açılış fişinde davacı yanın davalı yandan—- alacaklı olduğu, davacı yan tarafından davalı yana —– tutarında fatura düzenlendiği, davalı yan tarafından davacı yana çeşitli tarihlerde —- parça halinde toplam —tutarında ödeme yapıldığı, taraflar arası —- tarihinden sonra başkaca ticari ilişki olmadığı, davalı ödemelerinin —-olduğu, davacı yanın ticari defterlerinde takip tarihi olan —– tarihi itibariyle davacı yanın davalı yandan —- alacaklı olduğu, davalı yanın ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının icra takibine konu ettiği alacağının davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturalardan davalının kısmi ödemelerinin mahsubu sonucu kalan bakiye olduğu, davacı yanın denetim hizmeti aldığı—– firması tarafından hazırlanarak boş bakiyeli olarak davalı yana gönderilen, bizzat davalı yan tarafından doldurulan, davalı yanın kaşe imzasını içeren mutabakat mektubunun mevcut olduğu, mutabakat mektubu üzerinde yapılan incelemede davalı yanın davacı yana —–borçlu olduğunun gözüktüğü, davacı yanın kendi kayıtlarına göre de davacı yanın aynı tarihte davalı yandan aynı tutarda alacaklı olduğu, bu tarihten sonra davacı yan tarafından fatura düzenlenmediği, —- tarihinde davalı yan tarafından davacı yana yapılan ——-ödeme sonrası davacı yanın davalı yandan alacağının — olduğu, —-mutabakatta da gözüken ödeme öncesi alacak —-mutabakat sonrası davalı ödemesi ), iki tarafın ticari defterine göre de davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu, bu hususu destekler dosyada tarafların (faturaların düzenlendiği yıllar olan) —— mevcut olduğu, zikredilen beyanlarında (——- yılında belge sayısı yanı olmakla birlikte 1 TL’lik, kullanılan muhasebe programının aşağı-yukarı yuvarlama ayarlarından kaynaklı fark dışında) birebir örtüştüğü, davacı yan tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı yan tarafından alış olarak yasal bildirimlerinin yapıldığı, süresinde yasal bildirimi yapılan faturaların davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun kabulü gerektiği, (kaldı ki faturalarında e-fatura olduğu), faturaların davalı yana tebliğ edilmesine rağmen, davalı yan tarafından yasal süresinde itirazda bulunulmamasının fatura muhteviyatlarında ki ürünlerin, davacı yan tarafından davalı yana teslim edildiğine ilişkin karine oluşturduğu, davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde “taraflar arası ticari ilişkide kurun sabitlendiği noktasında mutabık kalındığı, bu noktada davacı yanın alacağının —— kaldığı” beyan ve iddia edildiği ancak zikredilen mail yazışması ve cevabın “kurun ödemenin peşin olarak yapılarak borcun kapatılması halinde sabitleneceği” şeklinde olduğu görüldüğünden davalı yanın bu iddiasına itibar edilmediği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre; davanın, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili istemine dayanak yapılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan rapora göre davacının ticari defterlerini usulüne uygun tuttuğu, davacı tarafından tanzim edilen faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ticari defterlerinin incelenmesi için kendisine verilen kesin süreye rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği ve ödemeye dair belge sunmadığı, bu nedenle davalının kendi ticari defterlerine delil olarak dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı, davalı tarafından yaptığı kısmi ödemeler dikkate alındığında davacının davalıdan —- alacaklı olduğu, davalının icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı anlaşıldığından davacının icra takibinde alacağını — olarak talep etmesi nedeniyle davalı/takip borçlusunun —– takip dosyasına vaki itirazının iptaline, asıl alacak —-, ihtarname masrafı — (dosyada masrafa ilişkin belge bulunduğu görülmekle) olmak üzere toplam —- üzerinden takibin devamına,—- cinsinden talep edilmiş olması (yabancı para borcuna ilişkin faiz istemi uygulanmayarak) ve tarafların tacir olması sebebiyle asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, asıl alacak likit ve belirlenebilir olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı/takip borçlusunu—— sayılı takip dosyasına vaki itirazının İPTALİNE, asıl alacak 262.158,73 TL, ihtarname masrafı 445,38 TL olmak üzere toplam 262.604,14 TL üzerinden takibin devamına, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Kabulüne karar verilen alacağın %20’si oranında olan 52.431,74 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 17.938,48 TL harcın peşin nispi harç 3.171,61 TL, icra takibi peşin harcı 1.313,02 TL den mahsubu ile bakiye 13.453,85 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan başvurma harcı 80,70 TL, peşin/nispi harç 23.171,61 TL olmak üzere toplam 3.252,31 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 39.764,58 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılan 4 adet e-tebligat gideri 31,00 TL, dosya masrafı 6.00 TL, 3 adet kep gideri 2,75 TL, bilirkişi ücreti 1.200 TL olmak üzere toplam 1.239,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/04/2023