Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/262 E. 2022/507 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/262 Esas
KARAR NO:2022/507
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:29/11/2021
KARAR TARİHİ:30/06/2022
DAVA:
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu—– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle;—-sayılı dosya ile yapılan ilamsız icra takibine dosya borçlusu haksız ve kötü niyetle itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalılar tarafından borca yapılan itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötü niyetle yapıldığını, Şöyle ki; —- sahibi Kişisi olup araç işleteni Kişisi olduğunu, (taraflar arasında yapılan —- kira sözleşmesinin ekte olduğu) Müvekkili şirket —- plakalı aracın işleteninden temlik alacaklısı olduğunu, taraflar arasında alacağın temliki sözleşmesi yapıldığını, (Alacağın temliki sözleşmesi ekte olduğu) itirazın iptali istenen icra takibine konu alacağın nedeninin davalının —–kusurlu olduğu bir trafik kazası olduğunu, davalının sürücüsü ve maliki olduğu —– plakalı aracın —– kusurlu olması nedeniyle meydana gelen trafik kazasında temlik verenin —-ticari kazanç kaybı olduğunu,—- Temlik edenin —- plakalı aracı ticari kazanç sağlayan —-olduğunu, —–tarihinde davalının sahibi ve sürücüsü olduğu aracın —– kusurlu şekilde temlik edenin aracına çarptığını ve aracın tamirhanede kalmasına bu nedenle de faaliyetinden mahrum kalarak ticari kazanç kaybına neden olduğunu, Davalının —– kusurlu olduğu—sigorta şirketinin mutabakatı ile sabit olduğunu, bu hususun ekli bulunan —–kaza tespit tutanağı uygulamasında görüleceğini belirterek, davalarının kabulüne —–tarihinde davalı yanın kusuru sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile temlik alacaklısı olan müvekkilinin uğradığı kazanç kaybına ilişkin fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere henüz belirsiz olan alacaklarının şimdilik ——tutarındaki maddi tazminat miktarının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yanlardan tahsiline İcra dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, —– az olmamak üzere icra inkar tazminatına, Tüm yargılama harç ve giderleri ile karşı vekaletin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu:Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde trafik kazasından kaynaklı kazanç kaybı zararı bulunup bulunmadığı var ise miktarı ve davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen —sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —–Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın —- yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.——– plakalı aracın tescil kayıtları celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
——plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.——– davalı tarafın ticaret sicil kaydı celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
6325 sayılı yasanın 18/A maddesinde;” İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise —— sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya—- tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.——- başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklinde yapılan düzenleme karşısında ——dava şartı olduğu uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmamış olması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 7155 sayılı yasa ile eklenen 5/A maddesinin 1. Fıkrasında; ” Bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” ifadelerine yer verilerek ticari davalar bakımından—— özel bir dava şartı haline getirilmiştir.Davanın ticari nitelikte olduğu, davacı tarafça dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı, dava tarihi itibarı ile —– tabi olduğu anlaşılmıştır.
Davacının davayı açarken —— tutanağının aslını veya—– tarafından onaylanmış örneğini dosyaya sunmadığı, bu şekilde arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli—– karar ve ilam harcından peşin alınan—– mahsubu ile bakiye —– karar ve ilam harcının davalıdan alınarak—-kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren—-hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer—– verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—-yolunun açık olduğu, —- dilekçesinde —- başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı—–yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.