Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/247
KARAR NO: 2023/597
DAVA : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2022
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların davalının maliki olduğu eczaneyi davacıya devretme konusunda anlaşmaya vardıklarını, 08.11.2021 tarihinde mutabakat sözleşmesi yapıldığını, 50.000 TL kapora ödendiğini, 17.11.2021 tarihinde —–İlçe Sağlık Müdürlüğünde onaylı eczane devir tutanağının imzalandığı, devrin “—- adı altında demirbaşlarla birlikte ilaçsız olarak devredileceğinin düzenlendiğini, ödemelerin davalının banka hesabına yapıldığını, Sağlık Müdürlüğünün 21.12.2021 tarihli dilekçeye verdiği cevabi yazıda eczane hakkında muvazaalı işlem yapıldığı yönünde kanaate varıldığının bildirildiğini, bu nedenle devir işleminin yapılamadığını, davalının devir işlemlerinde hileli davranışta bulunarak kendisine maddi ve manevi menfaat sağlarken müvekkilinin zararına hareket ettiğini, müvekkilinin devralamadığı eczane için aylık 30.000 TL kira ödediğini, davalının eylemlerinin TBK 112. madde kapsamında olduğunu beyan ederek taraflar arasında akdedilen sözleşmenin feshi ile ödenen paranın şimdilik 1.100 TL’sinin faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile —— Eczanesinin devri hususunda anlaştıklarını, davacının 325.000 TL ödediğini, 17.11.2021 tarihinde İlçe Sağlık Müdürlüğü ve—– yetkililerinin katılımı ile eczane devir tutanağının imzalandığını, eczanenin devri sırasında davacıdan gizlenen bir durumun olmadığını, sözleşme devir tarihinde yasal, geçerli ve devre yetkili olduğunu, devirden önce devre konu eczanede tüm yasal zorunlulukları yerine getirerek faaliyet yürüttüğünü, mevzuat gereğince eczanenin kamu kurum ve kuruluşları için düzenlenen reçeteleri yapması için devir öncesinde tüm prosedürlerin yerine getirildiğini ve kamu kurum reçetelerinin yapıldığını, ayrıca diyaliz ve kan ürünlerinin satışı sıra dahilinde yapılmakta olup —- Odası tarafından —–Eczanesinin bu sıraya alındığını, davacının devraldığı eczaneyi açmaması, ruhsat almaması ve kredi borçlarını ödeyememesinden kendisinin sorumlu olamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tensip zaptı ile tarafların son tescil bilgilerinin ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğünden istenmesine, —–İl Sağlık Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davacı ile davalı arasında devredilen —– Eczanesi hakkındaki eczane devir işlemine ait tüm bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine, ayrıca davalı hakkında 17/11/2021 eczane devir işleminden önce muvazalı işlemler olup olmadığının araştırılarak mahkememize bildirilmesinin istenilmesine, —- Bölge —-Odası’na müzekkere yazılarak, —- Eczanesi’nin 17/11/2021 tarihli devir işlemi ve devreden eczacı davalı hakkında işbu devirden önce de muvazalı işlem nedeniyle açılmış dosya bulunup bulunmadığının sorulmasına, —–. Noterliği’nden 28/12/2021 tarih ve —- yevmiye numaralı, —–Noterliği’nden 19/01/2022 tarih ve —– yevmiye numaralı ihtarnamesinin ve tebliğ mazbatasının istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce Sağlık Bakanlığı’na müzekkere yazılarak İl Sağlık Müdürlüğünce muvazaa değerlendirme komisyonu tarafından alınan karar doğrultusunda herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı, var ise buna ilişkin tüm kayıtların istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce dinlenen davacı tanığı —– “Ben davacının babası olurum. Olayın başından beri kızımın yanındaydım. Kızım okuldan mezun olunca bir yıl boyunca —–Eczanesi’nde yardımcı eczacı olarak çalıştı. Süresinin sonuna doğru eczane açmak için araştırmalara başladık. Kızımın yardımcı eczacı olarak çalıştığı eczacı bize davalının eczanesini tavsiye etti ancak rakamları yüksekti, karşılayamayacağımızı anlayınca yeniden araştırmaya başladık. Ancak bize davalı tarafın eczanesinin kurulu düzeni olduğu, mobilyasının olduğu söylenerek tekrar tavsiye edildi. Bütçe indirildikten sonra 325.000,00 TL’ye eczaneyi devralmak için anlaştık, kapora da verdik. Davalı sözleşmeyi imzalamadan paranın tamamını istedi. Biz de motorumu satarak, şirketten borç alarak, komşulardan döviz borç alarak parayı denkleştirip ödedik. İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde kızım ile davalı sözleşme imzaladı. Daha sonra eczane devrinin onayı için —Odası’dan onay için kurula çıktık. İlk kurulda eczane devri için onay vermediler. Davalının devam eden işlemleri olduğunu söylediler. Biz o süreçte herhangi bir ilaç devri de alamadık. Daha sonra tekrar onay için —-Odası’na başvurduk. Yine talebimiz reddedildi. —— Odası bize davalının eczanesi yönünden muvazaalı bir durum olduğunu, daha önce bu yöndeki taleplerin üç defa kurula geldiğini üçünün de reddedildiğini ancak davalının İl Sağlık Müdürlüğü’nden eczane ruhsatı almış olduğu söylendi. Biz—- Odası’na üçüncü kez de başvurduk ancak talebimiz yine reddedildi. Daha sonra yüksek kira bedeli olduğundan İl Sağlık Müdürlüğü’ne eczane devri için başvurduğumuzda bir yıldır bekleyen işlemler olduğu söylendi. Biz de çok masraf yaptığımızdan ve ruhsat alamadığımızdan devam etmek istemedik. Bize davalı görüşmeler sırasında eczane devrine ilişkin ——odası’ndan üç defa onay alamadığına dair herhangi bir şey söylemedi. Kızımın imzaladığı kira sözleşmesine davalı o zamanlar nedenini anlamadığımız bir biçimde ruhsat alınmadığı takdirde kira sözleşmesi geçersizdir diye not düşürmüştü. Biz bu durumu sonradan anladık ki davalı ihtimallere karşı bu maddeyi koydurmuş. Daha sonra davalı bize eczaneyi kapatmak istediğini de söyledi. Tüm bunlar da davalının daha önce bu ihtimalleri düşündüğünü bize gösterdi. Eczanenin ruhsatı şu an halen davalının elindedir. İstediği kişiye istediği bedelle yine devredebilir. Ancak biz ödediğimiz parayı geri almak istiyoruz. Biz davalı ile sözleşmeyi iptal ettikten sonra (İl Sağlık Müdürlüğü’nden de onay alamayınca) eczanedeki mobilyaları sattık. Satış bedeli olarak 105.000,00 TL’yi de eczane devri için çekmiş olduğumuz kredi borcunu ödedik ” şeklinde beyanda bulunmuştur.Mahkememizce dosyanın Borçlar Hukuku uzmanı ve Eczacı bilirkişiden oluşan heyete tevdii ile eczane devrine ilişkin sözleşme öncesi görüşmelerde bilgi saklanıp saklanmadığı, bu durumun sözleşme yapmakta etkili olup olmadığı, eczane devir sözleşmesinden sonra eczanenin işletilip işletilemediği, işletilemiyor ise buna ilişkin zarar doğup doğmadığı, eczanenin devrine ilişkin fesih şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında taraf beyanları ve dosyaya gelen belgeler irdelerek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş , alınan 19/04/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunda —–. Bölge —- Odasının 21.06.2022 tarih —– sayılı yazısında Eczacı … olarak kapattığı eczaneyi “—- ismi ile —–ilçesine nakil etme işlemi 02.03.2021 tarihli yazı ile muvazaa kanaati ile İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderildiği, eczanenin 13.04.2021 tarihinde faaliyete geçtiği, Eczanenin —-Eczanesi ismi ile Eczacı—– devir işleminin 13.12.2021 tarihli yazı ile muvazaa kanaati ile İl Sağlık Müdürlüğüne gönderildiği, 18.03.2022 tarihinde gerçekleşen İl Sağlık Müdürlüğü Muvazaa Değerlendirme Komisyonu Toplantısında dosyanın görüşüldüğü, oy birliği ile karar alınamadığından dosyanın Sağlık Bakanlığı’na gönderildiği, davacı tarafından, davalının banka hesabına toplam 300.000 TL EFT gerçekleştirildiği, Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun 6. Maddesinde “Eczacılar aşağıdaki hallerde sanatlarını icradan menedilerek kendilerine verilmiş olan ruhsatnameler Sağlık ve Sosyal Yardım Vekaletince daimi olarak geri alınır: A) Ruhsatname almak için ibraz edilen evrakın hilafı hakikat olduğu ve bidayeten eczacılığa mani bir halin bulunduğu resmen tahakkuk ederse; B) 4 üncü maddedeki haller vukubulursa. (Ek fıkra: 17/5/2012-6308/3 md.) Muvazaalı olarak eczane açıldığının tespiti hâlinde, ruhsatname iptal edilir ve eczacı beş yıl süreyle eczane açamaz. Muvazaanın eczacılar arasında yapılmış olması hâlinde, eczane açma yasağı hepsi hakkında uygulanır. ” şeklinde ; Eczanelerin devir edilmesinde işlemleri, Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 11.maddesinde “Eczacının eczane açılış ve nakil başvurusunun il sağlık müdürlüğünce ilgili —–odasına tebliğinden itibaren on beş iş günü içerisinde bölge —-odası yetkililerince hazırlanan muvazaa değerlendirme raporu, somut bilgi ve belgelerle birlikte il sağlık müdürlüğüne verilir. İl sağlık Müdürlüğü yetkililerince muvazaa konusunda bölge —– odası raporunun verildiği veya belirtilen sürenin dolduğu tarihten itibaren on beş iş günü içerisinde karar verilir. İl sağlık müdürlüğü veya bölge —– odasından herhangi biri muvazaa iddiasında bulunduğu takdirde muvazaa konusu, il sağlık müdürünün ya da uygun göreceği müdürlük yetkilisinin başkanlığında, il sağlık müdürlüğü ve bölge—– odası tarafından görevlendirilen yetkililerden oluşan Muvazaa Değerlendirme Komisyonu tarafından değerlendirilir ve muvazaa konusunda karar verilir. Komisyonun teşekkülü ile çalışma usül ve esasları Kurum tarafından belirlenir. Faaliyette olan eczanelerle ilgili muvazaa şüphesinin bulunması durumunda muvazaa değerlendirmesi birinci fıkra doğrultusunda Muvazaa Değerlendirme Komisyonu tarafından gerçekleştirilir. Kurumca belirlenecek usül ve esaslar doğrultusunda, dosyanın Kuruma gönderilmesine Komisyonca karar verilmesi halinde, dosya belgeleriyle birlikte Kuruma gönderilir. Kurumca, müfettiş marifetiyle yapılacak inceleme ve denetim sonucunda düzenlenen raporun neticesi uygulanmak üzere il sağlık müdürlüğüne bildirilir.” şeklinde düzenlemeler mevcut olduğu, davalı—- eczaneleri ile ilgili olarak —- Eczanesi’nin açılış işlemleri ile 2.11.2006 tarihli yazı ile İl Sağlık Müdürlüğüne muvazaa kanaati ile gönderilmiş olması, yeni eczanenin muvazaalı olarak işletilmesi iddiası ile ilgili yapılan şikayet üzerine 17.10.2011 tarihinde eczanede denetlemenin yapılması, 2017 yılında İl Sağlık Müdürlüğünce başlatılan muvazaa incelemesine istinaden 18.10.2017 tarihinde eczanede denetleme yapılması, yeni eczaneyi—— Eczanesi ismi ile nakil etme işleminin 02.03.2021 tarihli yazı ile muvazaa kanaati ile İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderilmiş olması birlikte değerlendirildiğinde her ne kadar anılan İşlemler dosyanın kaldırılması ve ruhsat düzenlenmesi ile sonuçlanmış olsa da davalının eczaneleri ile ilgili çeşitli tarihlerde birden fazla sayıda muvazaa İncelemesi yapılmış olmasının, bu iddia ile ilgili şikayet bulunmasının ——-sahibi olduğu eczaneyi- muvazaa konusu ile ilintilendirdiği, bu hususun davacıya devir işlemleri sırasında da—— Odası nezdinde şüphe uyandırabileceği , dava konusu olayda, devre konu eczanenin açıldığı tarihten itibaren muvazaalı olduğu şüphesini içerir rapor, bu rapor nedeniyle uzayan süreç, bu sürecin ne kadar zamanda tamamlanacağı, sürecin sonunda devre onay verilip verilmeyeceği konularındaki belirsizlik ile davacının bu süre içerisinde eczaneyi işletemeyeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının bu hususları bilse idi devir sözleşmesini yapmayacağının, iş hayatındaki dürüstlük kuralları gereğince de davacının işletip işletemeyeceğini dolayısıyla gelir elde edip edemeyeceğini bilmediği bir eczaneyi devralmak istemeyeceğinin kabul edilmesinin gerektiği, bu nedenle davacının 325.000 TL (devir bedeli) – 100.000 TL ( dolap bedeli) =225.000 TL talep edebileceği bildirilmiştir.Davacı vekili ıslah dilekçesinde alacak bedelinin ıslahı ile birlikte 225.000 TL nin yasal faiziyle birlikte dava tarihinden itibaren müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir .
Tüm dosya kapsamına göre davanın , taraflar arasındaki eczane devir sözleşmesi öncesi görüşmelerde davalının sorumluluğunun bulunduğu iddiasına dayalı eczane devir sözleşmesinin feshi ve ödenen paranın iadesi istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığa konu sözleşmeye ve davaya konu eczanenin gelir durumuna göre davanın ticari dava olup, Mahkememizin görevli olduğu , taraflar arasında 08.11.2021 tarihli adi yazılı belgenin bulunduğu , bu belgede davacının davalıdan dava konusu eczaneyi 325.000 TL karşıldığında devraldığının, peşinat olarak 50.000 TL’nin davalıya elden ödendiğinin belirtilerek belgenin taraflarca imzalandığı, taraflar ile İlçe Sağlık Müdürlüğü ve—– Odası temsilcisi eşliğinde 17.11.2021 tarihinde yapılmış eczane devir sözleşmesinde ise devir bedelinin 25.000 TL olarak gösterildiği, dosyaya sunulan dekontlara göre davacı tarafından davalıya devir bedeli olarak toplamda 325.000 TL ödendiği, bu hususların uyuşmazlık konusu olmadığı, eczane devrine yönelik sözleşmenin yapılmasının ardından, davacı tarafça devir işlemlerinin tamamlanması için mevzuatın öngördüğü işlemlerin yapılmasına başlandığı, taraflar arasındaki devri işleminin 13.12.2021 tarihli yazı ile muvazaa kanaati ile İl Sağlık Müdürlüğüne gönderildiği, 18.03.2022 tarihinde gerçekleşen İl Sağlık Müdürlüğü Muvazaa Değerlendirme Komisyonu Toplantısında dosyanın görüşüldüğü, taraflar arasındaki adi yazılı ve yetkililer eşliğinde yapılmış devir sözleşmelerinin hiçbirinde fesih koşullarının düzenlenmediği, başka ifade ile fesih hakkının kullanılmasının sözleşmesel koşula bağlanmadığı, bu çerçevede feshin haklı ve geçerli olup olmadığının genel hükümler çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği—– Odası tarafından devre olumsuz görüş verilmesi nedeniyle davacı tarafından, Eczanelerin devir edilmesinde işlemleri, Eczaneler ve Eczane Hizmetleri Hakkında Yönetmelik hükümlerinde düzenlenen sürecin işletilmesinin gerektiği, bu sürecin ne kadar zamanda tamamlanacağının açık olmadığı, sürecin sonunda devre onay verilip verilmeyeceğinin de belirsiz olduğu, davacının bu süre içerisinde eczaneyi işletemeyeceğinin açık olduğu, TBK’nun 32 maddesinde düzenlenen saik hatasının esaslı hata (temel hatası sayılabilmesi) için taraflardan birinin sözleşme yapma arzusunun oluşmasına etki eden bir hususta yanılmış olması, hataya düşülen bu hususun sözleşmenin yapılması için hataya düşen bakımından olmazsa olmaz niteliği haiz olması, iş hayatındaki dürüstlük kurallarının da hataya düşülen hususun sözleşmenin geçerliliğine etki etmesini haklı göstermesi gerektiği , somut olayda devir ve ruhsat işlemlerinin uzamasına sebep olan, dava konusu eczanenin açıldığı tarih ve öncesinden itibaren muvazaalı olduğu şüphesini içerir raporlar ve denetimler, bu durum nedeniyle uzayan süreç, bu sürecin ne kadar zamanda tamamlanacağı, sürecin sonunda devre onay verilip verilmeyeceği konularındaki belirsizlik nedeniyle davacının işletip işletemeyeceğini bilmediği bir eczaneyi devralmak istemeyeceğinin kabul edilmesinin gerektiği, buna göre davacının sözleşme yapılırken temel hatasına düştüğü, iradesinin sakatlandığı, davacının—-Noterliği’nin 28/12/2021 tarih ve —–yevmiye numaralı fesih ihbarı ile bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde iptal hakkını kullandığı, sözleşmenin feshine (iptal hakkının kullanıldığına) yönelik irade açıklaması tek taraflı, varması gerekli, bozucu yenilik doğuran hakkın kullanılması mahiyetinde olduğu, sözleşmenin feshine yönelik bu beyan davalıya vardığı anda devir sözleşmesini kurulduğu andan itibaren kesin hükümsüz hale getireceği ve artık tarafların aldıklarını iade borcu altına girecekleri , izah edilen gerekçeler ile davalının, aldığı ve ıslah dilekçesi ile talep edilen devir bedeli olan 225.000 TL ödemeyi davacıya iade borcu altında olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur .
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile,225.000,00 TL’nin dava tarihi olan 05/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 15.369,75 TL harçtan davanın başında alınan 80,70 TL peşin harç ile sılha harcı 3.284 TL den mahsubuyla bakiye kalan 12.005,05 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına
3-Davacı tarafça yatırılan başvurma harcı 80,70 TL, peşin harç 80,70 TL, ıslah harcı 3.284 TL olmak üzere toplam 3.445,40 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 34.500 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılan 3 adet tebligat gideri 147,00 TL, 3 adet e-tebligat gideri 23,00 TL, dosya masrafı 6,00 TL, posta masrafı 15,00 TL, kep gideri 4,75 TL, bilirkişi heyeti ücreti 2.000 TL (her bir bilirkişi için 1.000 er TL) olmak üzere toplam 2.195,75 TL yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına
6-Davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
7-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına Dair, davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—–Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.