Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/172 E. 2022/930 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/172 Esas
KARAR NO : 2022/930

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2022
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 09/03/2022 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında elektrik tedarik sözleşmesinin imzalandığını, davacı şirketin davalıya elektrik enerjisi temin ettiğini, davalının gönderilen faturalara itiraz etmeyerek kesinleştiğini ve kullanmış olduğu Ağustos 2008, Kasım 2008, Aralık 2008, Ocak 2009, Şubat 2009, Nisan 2009, Mayıs 2009, Ağustos 2009 ve Ekim 2009 dönemlerine ait elektrik faturalarını ödemediğinden——sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek durdurduğu belirterek; itirazın iptaline ve takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde taraflar arasında bulunan elektrik enerjisi sağlama sözleşmesinden dolayı davacı tarafından kesilen faturanın ödenip ödenmediği, bu fatura nedeniyle davalının davacıya borcunun bulunup bulunmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazının haklı olup olmadığı, iptalinin gerekip gerekmediği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen—–Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.——- davalının tacir kaydı bulunup bulunmadığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır. —— müzekkere yazılarak davalının —–kaydı bulunup bulunmadığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.Vergi dairesinden davalının vergi kaydı bulunup bulunmadığı var ise son 1 yıllık gayri safi hasılatının ne kadar olduğu, işletme esasına göre defter tutması halinde faaliyetinin V.U.K. 177.maddesindeki sınırı aşıp aşmadığı, bilanço esasına göre defter tutup tutmadığı hususları sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.Vergi dairesinden davalının 2008 ve 2009 yıllarına ait—– formları istenmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
——- müzekkere yazılarak davalı ile aralarındaki sözleşme ve sözleşmenin feshine ilişkin belgelerin mahkememize gönderilmesi istenmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi heyeti 10/08/2022 tarihli raporunda özetle; davacı —— icra takip tarihi itibariyle, davalı—— alacağı 12.589,35 TL olarak hesaplandığını, davacı şirketin asıl alacağı 7.065,50 TL, gecikme zammı 4.681,23TL, gecikme zammı KDV’si 842,62 TL, davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle alacağı 12.589,35 TL olduğunu, ancak; davacı şirket, taraflar arasında yapılmış olan abonelik sözleşmesi ile aboneliğin bitiş veya fesih tarihine ilişkin belgeleri ibraz etmediğini, bu nedenle, dava konusu faturaların, davalının abonelik dönemine ait olup olmadığının, eş söyleyişle davalının fatura bedellerini ödeme yükümlülüğü olup olmadığının belirlenebilmesi için, abonelik sözleşmesi ile abonelik bitiş veya fesih tarihine ait belgelerinin davacı şirket tarafından ibrazı gerektiğini beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, elektrik enerjisi sağlama sözleşmesinden kaynaklı faturaya dayalı itirazın iptali davasıdır.Davacı tarafça, davalı ile aralarındaki elektrik enerjisi sağlama sözleşmesine istinaden elektrik enerjisi sağlandığı ancak buna ilişkin kesilen faturanın ödenmediği, fatura bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğu iddiasıyla eldeki itirazın iptali davsının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça davaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.——- yazılan müzekkere cevabından davalı ile davacı arasındaki abonelik sözleşmesinin 20/07/2011 tarihinde davacı tarafından feshedildiği bu kapsamda fatura tarihleri itibariyle taraflar arasında abonelik sözleşmesinin bulunduğu anlaşılmıştır.Bilirkişi tarafından hazırlanan ve dosya kapsamındaki delillere uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 7.065,50 TL asıl alacak, 4.681,23 TL gecikme zammı ve 842,62 TL gecikme zammı kdv si olmak üzere toplam 12.589,35 TL alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından abonelik sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan ——Esas sayılı takip dosyasına davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davacının takip tarihi itibariyle 7.065,50 TL asıl alacak, 4.681,23 TL gecikme zammı ve 842,62 TL gecikme zammı kdv si olmak üzere toplam 12.589,35 TL alacağının bulunduğu, takibe bu miktar yönünden yapılan itirazın haksız olduğu, bu miktar yönünden itirazın iptalinin gerektiği, alacağa davacı tarafından 22/12/2022 tarihli duruşmada yapılan taleple sınırlı olarak yasal faiz işletilmesi gerektiği, alacağın sözleşmeden kaynaklanması, likit ve bilinebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatının yasal koşullarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davalı/takip borçlusunun,——- Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 7.065,50 TL asıl alacak, 4.681,23 TL gecikme zammı, 842,62 TL gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam; 12.589,35 TL yönünden İTİRAZIN İPTALİNE, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
3-Kabulüne karar verilen alacağın %20 ‘si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Başlangıçta peşin olarak alınan 459,70 TL harcın alınması gerekli olan 859,98 TL harçtan mahsubu ile bakiye 400,28 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 80,70 TL, posta ve tebligat gideri 177,50 TL, bilirkişi ücreti 2.000,00 TL, olmak üzere toplam 2.258,20 TL yargılama masrafının davalının mazeretsiz olarak arabuluculuk görüşmelerine katılmaması nedeniyle oranlama yapılmaksızın tamamı ile peşin harç 459,70 TL eklenerek bulunan 2.717,90 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—— davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 13 ve 14. Fıkraları uyarınca Arabulucuya suç üstü ödeneğinden ödenen 1.560,00 TL’nin davalının mazeretsiz olarak arabuluculuk görüşmelerine katılmaması nedeniyle davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.