Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/107 E. 2023/87 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/382 Esas
KARAR NO : 2023/29

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/05/2022
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 26/05/2022 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı —–poliçe numarasıyla sigortalı —– plakalı aracın, 24/02/2021 tarihinde müvekkiline ait —— plakalı araca çarparak hasarlanmasın neden olduğunu, 24102/2021 tarihinde davalı sigortaya sigortalı ——–plakalı aracın müvekkilinin aracına kusurlu olarak çarptığını ve olay yerinden tutanak tanzim edilmeden kaçtığını, kazanın bu şekilde meydana geldiğinin kaza fotoğraflarından da anlaşıldığını, gerçekleşen kazada müvekkilinin kusuru bulunmadığını, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün 4100 kusurlu bulunduğunu, hasara bağlı olarak müvekkile ait araçta değer kaybı oluştuğunu, değer kaybı bedelinin ödenmesi için davalı sigorta şirketine 13.07.2021 tarihinde başvurulduğunu, davalı şirketin cevap vermeyerek ödeme talebi reddettiğini, müvekkiline ait ——plakalı araç——-marka olup kaza tarihindeki ikinci el piyasa bedeli 110.000.00-TL üzerinde olduğunu, müvekkilinin aracının kaza nedeniyle tamir ve boya işlemlerine maruz kaldığını ve orijinalliğini yitirdiğini, bu sebeple araçta değer kaybı oluştuğunu beyan ile, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107/1. madde gereğince belirsiz alacak davasının kabulü ile, davanın kabulünü, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.00-TL hasar farkı ve 100,00-TL değer kaybı olmak üzere toplam 200,00-TL tazminat bedelinin poliçe limitleri dahilinde davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 23.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini ve davacıya ödenmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 13/06/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, zorunlu trafik sigortası bir meblağ sigortası olmayıp bir zarar sigortası olduğunu, delillerin taraflarına tebliğini, müvekkili Şirket’e ilgili düzenleme gereği usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından, işbu davanın dava şartı yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, dava konusu kazanın 06.08.2019 tarihinde meydana gelmiş olup dava zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddi gerekeceğini, araçta meydana gelen araç hasarı ve değer kaybı ücretinden müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere kusur oranlarının tespiti gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafça sunulmuş olan ——raporunda belirtilen araç hasarına ve değer kaybına ilişkin tutarlar son derece fahiş olup işbu raporun kabulünün imkansız olduğunu, haksız davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilecek olması ihtimalinde değer kaybı hesaplamasının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlar ekinde yer alan formüle göre yapılması gerektiğini, aracın hasar tarihi itibari ile piyasa rayiç değerinin belirlenmesini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, fatura ibraz edilmeden aracın onarılacağı/onarıldığının, KDV ödendiği dahil anlaşılamadığından KDV hariç hesaplama yapılması gerektiğini, mağdur tarafından KDV’nin ödendiğinin yahut ödeneceğinin kanıtlanması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber, bir an için huzurda görülen davanın haklı olduğu varsayılsa bile, müvekkili şirketin faizden sorumluluğu sınırlı olduğunu beyan ile, öncelikle zamanaşımı defi ve gerekçeli itirazlar dikkate alınarak mahkeme nezdinde görülen olan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, aleyhe hüküm kurulması halinde kusur durumunun tespitini, araç hasarına ve değer kaybına ilişkin olarak ——- rapor alınmasını, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin başvurana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu:Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 24/02/2021 tarihinde meydana gelen kazada kusur durumunun ne olduğu, kaza nedeniyle davacının aracında hasar ve değer kaybı meydana gelip gelmediği, gelmiş ise davalının bu hasar ve değer kaybından sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise ne oranda sorumlu olduğu noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazası nedeniyle hasar ve değer kaybı tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan —— tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 09/06/2020-2021 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ——, sigortalanan aracın—— plakalı araç olduğu anlaşılmıştır.
——-plakalı araçların tescil kayıtları celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
——-plakalı araçların hasar geçmişi celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi 25/11/2022 tarihli raporunda özetle; kusur yönünden: davalı tarafa sigortalı araç sürücüsünün ——-plaka sayılı —— sürücüsü) %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, dava konusu araç sürücüsünün—–plaka——model) kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, hasar yönünden; 24/02/2021 tarihinde meydana gelen kaza ile ilgili olay yeri fotoğrafları ile —— plakalı araçta meydana geldiği belirtilen olayın oluş şeklinin uyumlu olduğunu, söz konusu——- model aracın toplam hasar tutarının KDV dahil 4.103,57 TL olabileceğini, davalı taraf sürücünün %100 kusur oranına isabet eden tutarın kaza tarihi itibariyle; [(4.103,57 TL Hasar Tutarı) x 100 kusur oranı]= 4.103,57 TL olabileceğini, (dosya kapsamında bulunan, davacı adına hazırlanan 02/07/2021 tarihli (kaza tarihinden 4 ay 8 gün sonra) araç görülmeden hasar fotoğrafları ıle hazırlandığı belirtilen “Hasar Tespit Raporunda”belirtilen bazı parçaların (——), dosya kapsamındaki mevcut olay yeri fotoğraflarından karoseri görünümünden anlaşılmadığını, bu parça- malzemeler ile ilgilii hasar fotoğraflarının da bulunmadığı, onarım-değişim fotoğrafı bulunmadığı, onarım faturası bulunmadığı (Yargıtay Kararlarında belirtildiği üzere tarafınca hasar kalemleri mevcut olay yeri fotoğrafları dikkat edilerek, tek tek değerlendirilmiş ayrıntılı-mukayeseli tablo düzenlendiği) hususu da dikkate alındığında, söz konusu 02/07/2021 tarihli rapordaki hasar toplam tutarına uyulmadığı), değer kaybı yönünden; (değer kaybı hesaplamasında; dava konusu ——- plaka sayılı aracın modeli, yaşı, km’si, kullanılmışlık durumu, aracın hasar geçmişinin incelenmesinde dava konusu kazadan öncesine ait sisteme kayıtlı kaza kaydının bulunduğu hususu, parça-malzeme-işçilik kalemlerinin şekli-niteliği, 24/02/2021 tarihli kazaya ait hasar fotoğraflarındaki hasarırn şekli ve niteliği dikkate alınarak Yargıtay Kararları doğrultusunda değerlendirildiğini, ——sayılı kararı) KTK.m.90’da yer alan “ve genel şartlar’da ifadesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği de dikkate alınarak değer kaybı yönünden aşağıdaki yönteme göre sonuç belirlendiğini, serbest piyasa koşullarına göre değerlendirmede; dava konusu —– plaka sayılı ——model araçta oluşan değer kaybı için davaya konu edilen ve davalı tarafın tazmin tmesi istenilen toplam değer kaybı tutarının Yargıtay Kararları doğrultusunda (aracın serbest piyasa koşullarında dava konusu kazadan önceki 2. el piyasa rayiç değeri ile dava konusu kazadan sonraki onarılmış haldeki 2. el piyasa rayiç değeri arasındaki fark) kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında 2.200,00 TL olabileceğini beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar ve değer kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Davalı tarafça ileri sürülen zamanaşımı defi yönünden yapılan incelemede; kazanın 24/02/2021 tarihinde meydana geldiği, davanın trafik kazasından kaynaklanması nedeniyle KTK’nın 109. Maddesi gereği iki yıllık zamanaşımına tabi olduğu, kaza tarihinden iki yıl geçmeden eldeki davanın açıldığı bu nedenle zamanaşımı definin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Kusur yönünden yapılan incelemede; kavşağa kontrolsüz şekilde girerek caddeye katılmaya çalışırken, caddede düz olarak seyir halinde olan ——plakalı araca çarpan—— plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde ——- plakalı aracın kusurunun bulunmadığı kanaatine ulaşılmış bu yönde hazırlanan bilirkişi raporuna itibar edilmiş ve hükme esas alınmıştır.Hasar ve değer kaybı yönünden yapılan incelemede; dosya kapsamına, kazanın oluş şekline ve bilimsel verilere uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, 24/02/2021 tarihli kaza nedeniyle ——plakalı araçta 4.103,57 TL hasar ve 2.200,00 TL değer kaybı meydana geldiği anlaşılmıştır.Sorumluluk yönünden yapılan incelemede; davalının kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren—– plakalı aracın kaza tarihindeki —— sigortacısı olduğu ve bu kapsamda sigortaladığı aracın verdiği zararlardan KTK’nın 97. Maddesine göre sorumlu olduğu, kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren aracın——-sigortacısı olması nedeniyle aracın kaza nedeniyle davacının aracına verdiği 4.103,57 TL hasar bedeli ve 2.200,00 TL değer kaybı bedelinden de sorumlu olduğu kanaatine ulaşılmıştır.Temerrüt yönünden yapılan incelemede; davacı tarafından davalı sigorta şirketine 13/07/2021 tarihinde başvuru yapıldığı, bu tarihten 8 iş günü sonrası olan 05/08/2021 tarihinde temerrüdün oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Kazaya neden olan aracın ticari olması nedeniyle hükmedilen tazminata temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.Tüm dosya kapsamından; 24/02/2021 tarihinde meydana gelen kazada davalıya sigortalı aracın tam kusurlu olduğu kaza nedeniyle davacının aracında 4.103,57 TL hasardan kaynaklı ve 2.200,00 TL değer kaybından kaynaklı zarar meydana geldiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
4.103,57 TL hasar bedeli ve 2.200,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam; 6.303,57 TL tazminatın 05/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu Uyarınca alınması gerekli 430,60 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL ile ıslah harcı olarak alınan 105,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 244,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan——vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 130,75 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile birlikte 80,70 TL peşin harç ve 105,00 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.897,15‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya —— tarafından ödenen 1.560,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.