Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1047 E. 2023/193 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1047
KARAR NO : 2023/193

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/12/2022
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 29/12/2022 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; 30/09/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sürücü—— sevk ve idaresindeki —— plaka sayılı hususi kamyoneti ile ——caddesi istikametinde seyir halinde iken ——caddesine doğru sola manevra yapmak istediği esnada——caddesinden ——- istikametinde seyir halinde bulunan —— sevk ve idaresindeki —— marka siyah motosikletle çarpışması sonucu çift taraflı, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, trafik kazasının meydana gelmesinde —– marka siyah motosiklet sürücüsü müvekkilin herhangi bir kusuru bulunmadığını, trafik kazası sebebiyle Develi Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——- Esas sayılı dosyası kapsamında ceza yargılaması ikame edildiğini, davanın derdest olduğunu, kaza sebebiyle müvekkilinin geçici ve sürekli iş göremezliğe ve bu süreçte bir başkasının bakımına maruz kaldığını, dava konusu trafik kazasına sebebiyet veren —— plaka sayılı kamyonetin kaza tarihi itibariyle —— nezdinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altında olduğunu, müvekkilinin zararlarından sorumlu olduğunu belirterek HMK madde 107 uyarınca belirsiz alacak davası niteliğinde olan davanın kabulü ile talep artırım hakları saklı kalmak üzere; şimdilik 230.000,00TL maddi tazminatın ve tedavi süresince bakım ihtiyacı doğduğundan şimdilik 1.000,00TL bakıcı gideri tazminatının, kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı —— Şirketi’nden (teminat limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, sulh olma ihtimaline binaen hazırlık aşamasında dosyanın bilirkişiye tevdii ile rapor aldırılmasına, her türlü yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili 13/01/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; KTK 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediğini, trafik kazası sebebi ile illiyet bağı meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve eğer var ise maluliyetin oranının poliçe tanzim tarihi itibariyle amir mevzuat olan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik uyarınca belirlenmesi gerektiğini, bahsi geçen 30.09.2022 tarihli kazaya karıştığı belirtilen ——- plakalı aracın müvekkil şirkete 13/07/2020 Tarihleri arasında geçerli olmak üzere geçerli olmak üzere Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, teminatın limiti kişi başına 410.000 TL olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile başvuranın zararını ve müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğunu ispatlaması gerektiğini, davacının sunduğu maluliyet raporunu kabul etmediklerini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerini kabul etmediklerini, fahiş tutarda faiz talep edildiğini belirterek davanın dava şartı eksikliği nedeniyle reddine, geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı ve tedavi gideri talebinin ZMMS poliçesi teminatı kapsamında olmaması nedeniyle reddine, davacının sürekli bakıcı giderine ihtiyacı olup olmadığının ——- tespit edilmesine, dosyada maluliyet tespiti yapılmasına, tazminat sorumluluğumuzun doğması durumunda hesaplamaların hazine müsteşarlığına kayıtlı uzman bilirkişilerce—— tablosu ve %1,65 teknik faiz esas alınarak yapılmasına, müterafik kusur indirimi yapılmasına, faize hükmedilmemesine, aleyhlerine yargılama ücreti ve vekalet ücretine hüküm kurulmamasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili yargılama sırasında sunduğu 06/02/2023 tarihli dilekçesi ile davalı taraf ile karşılıklı olarak sulh olunduğunu, dosya kapsamında feragat etme gereği hasıl olduğunu belirterek feragat dilekçesi doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragate ilişkin özel yetkisi olduğu anlaşılmıştır.Davalı vekili 06/03/2023 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebi bakımından davacı vekili ile talep hususunda karşılıklı ibralaşmak ve sulh olmak amacıyla sulh protokolü ve ibraname düzenlendiğini, ibranameye istinaden maddi tazminat ödemesi yapıldığını, davacıların maddi tazminat talebinden feragat etmesi halinde vekâlet ücreti ve yargılama gideri hususunda hiçbir talebimizin olmadığını belirterek feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf 06/02/2023 tarihli dilekçesi ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİYE REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin alınan 788,99 TL harçtan feragatin ilk celseden önce gerçekleşmiş olması sebebiyle 1/3 ‘ü olan 59,96 TL’sinin mahsubu ile fazladan alınan 729,03 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Talebi olmaması nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacı vekiline iadesine,Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle karar verildi.