Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1034 E. 2023/273 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1034
KARAR NO : 2023/273

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/03/2022
KARAR TARİHİ : 29/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 23/03/2022 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ihyası talep edilen —– müdür/yetkilisi olduğunu, işbu şirket tarafından dava dışı —–. Asliye Hukuk Mahkemesinin —–Esas sayılı dosyası ile (Bozmadan sonra—–. Asliye Hukuk Mahkemesinin —— Esas sayılı dosyası olmuştur.) tazminat davası açıldığını, ihyası talep edilen şirket 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7. Maddesine göre sicil kaydı 18.02.2015 tarihinde re’sen terkin edildiğini, yargılama sırasında bu hususun tespit edilmesi üzerine —–. Asliye Hukuk Mahkemesince 12.01.2022 celse tarihli duruşmada ——nolu ara karar oluşturularak davacı vekiline davacı şirketin ihyasına yönelik dava açması için gelecek celseye kadar kesin süre verildiğini, taraflarına kesin süre verildiğinden 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 547/1 maddesi gereğince ihyası talep edilen şirketin müdür/yetkilisi olan müvekkili tarafından huzurdaki işbu davanın ikame edildiğini, işbu davada ihyasını talep ettikleri—– ticaret sicilinden terkin edilmeden önceki merkez adresi ——olduğunu, ihyasını talep ettikleri şirket, ticaret sicilinden resen terkin edildiğinden bu davada husumeti, sadece ticaret sicil müdürlüğüne yöneltmiş bulunmakta olduklarını, Yüksek mahkeme kararlarının da bu yönde olduğunu, davanın kabulü ile ticaret sicilinden re’sen terkin edilen ——- ihyasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletinde davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili 11/04/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Ticaret Sicili Müdürlüğünün resen terkin işlemi, “6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, “6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve “Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. Maddesi” kapsamında olduğunu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, davacının TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrasına dayalı olarak eldeki davayı açtığı, geçici 7. maddede gösterilen şartlar gerçekleşmeden şirketin terkin edildiğini ileri sürmediğine göre, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını belirterek müvekkili müdürlük aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibarıyla …TTK Geçici 7. Maddesi uyarınca resen terkin edilen ——Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —–Esas sayılı (Yargıtay bozmasından önce —– iken işbu dava dosyası ile birleşen —–Asliye Hukuk Mahkemesinin ——Esas sayılı dava dosyası ) dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olmak kaydı ile ihyası istemine ilişkindir.Yöntemine uygun duruşma açılmış tarafların delilleri toplanmıştır. Tarafların aktif ve pasif ehliyetleri denetlenerek ihyası istenilen şirket aleyhine terkinden itibaren 5 yıllık süre içerisinde dava açıldığı, bu nedenle iş bu ihya davasının da yasal süresinde olduğu kabul edilmek suretiyle uyuşmazlık noktaları resen belirlenerek sonuca gidilmiştir.
İhyası istenilen şirketin celp olunan ticaret sicil dosyalarının incelenmesinde; ihyası istenen ——şirketin 1.7.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi ile 30.12.2012 tarih —–, yayımlanan “Münfesih olmasına veya Sayılmasına Rağman Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine ilişkin tebliğin 5.maddesi (1-b) bendi uyarınca sicil kaydının 18.2.2015 tarihinde resen terkin edildiği bildirilmiştir.Celp ve tetkik oluna —–. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —-Esas sayılı (Yargıtay bozmasından önce—– iken işbu dava dosyası ile birleşen —- Asliye Hukuk Mahkemesinin—— Esas sayılı dava dosyası) ‘nın yapılan incelenmesinde; ihyası istenen—– tarafından dava dışı ——diğer üçüncü kişiler aleyhine tazminat istemli dava açıldığı, dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen kararın —–Hukuk Dairesi ‘nin ——Esas ——-Karar sayılı 20.05.2019 tarihli kararı ile kararın bozulduğu, bozma üzerine —–Asliye Hukuk Mahkemesi ‘nin —— Esasına kayıtlandığı, yargılamanın devam ettiği, mahkemece 12.01.2022 tarihinde davacı vekiline davacı şirketin ihyası için dava açmak üzere süre verdiği, yargılamanın halen devam ettiği tespit edilmiştir.6102 sayılı TTK.nun Geçici 7/15 ‘nci maddesi; ” Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü düzenlenmiştir.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde iş bu ihya davasını açmakta davacının hukuki yararının bulunduğu, bu nedenle …—– sicil numarasında kayıtlı iken 18/02/2015 tarihinde TTK Geçici 7. madde gereğince resen sicilden terkin edilmiş olan —— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin—— Esas sayılı (Yargıtay bozmasından önce——iken işbu dava dosyası ile birleşen —— Esas sayılı dava dosyası ) dava dosyasının sonuçlandırılarak verilecek kararın kesinleştirilmesi yönünden ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiği, 6102 sayılı TTK.nun 7/15 maddesi uyarınca münfesih duruma düşmesinden dolayı sicilden terkin TTK.nun geçici 7 ‘nci maddesi uyarınca yapılsa da münfesih şirkete ihya kararı ile birlikte tasfiye memuru atanması gerektiğinden —–kayıtlı bulunan en son yetkilisi davacı … tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın ticaret siciline tescil ve ilanına, resen terkin işlemlerinin usulüne uygun olduğu gerekli ilan ve tebligatların yapıldığı, davalı … müdürlüğünün işbu davanın açılmasına sebebiyet vermediği ve yasal hasım olduğu sonuçlarına varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1.DAVANIN KABULÜ ile; …——sicil numarasında kayıtlı iken 18/02/2015 tarihinde TTK Geçici 7. madde gereğince resen sicilden terkin edilmiş olan ——Asliye Hukuk Mahkemesi’nin—— Esas sayılı (Yargıtay bozmasından önce ——iken işbu dava dosyası ile birleşen —– Asliye Hukuk Mahkemesinin ——Esas sayılı dava dosyası ) dava dosyasının sonuçlandırılarak verilecek kararın kesinleştirilmesi yönünden İHYASINA,
2-Şirketin ek tasfiyesi için Ticaret Siciline tesciline ve ilanına,
3-Tasfiye memuru olarak davacı … atanmasına, kararın ticaret siciline tescil ve ilanına,
4-Karar kesinleştiğinde gerekçeli karar örneğinin …gönderilmesine,
5-Başlangıçta peşin alınan 80,70 TL harcın alınması gereken 179,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Yapılan yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davanın mahiyeti gereği yasal hasım olan davalı … Müdürlüğünün yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.