Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1006 E. 2023/202 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1006
KARAR NO : 2023/202

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 19/12/2022
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 19/12/2022 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; —–Bölgesi Tahkim Mahkemesinde görülen alacak konulu davada ilgili mahkemenin—— numaralı dava ve 25.08.2022 tarihli kararı ile müvekkili şirket lehine 9.663.537 ruble 75 k.’nın borçludan tahsil edilmesine hükmedildiğini, şirket lehine verilmiş ve kesinleşmiş yabancı mahkeme kararının MÖHUK m.50 vd. hükümleri uyarınca Türkiye’de tanınması ve müvekkil şirketin alacağının tahsil edilmesine ilişkin hükmün cebri icraya konu edilebilmesi için tenfizine karar verilmesi gerektiğini, MÖHUK m.50 vd. hükümleri gereği yasal şartları haiz tanıma ve tenfiz talebimizin kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkil Şirketin 24.08.2018 tarihli —— numaralı “Kiralama sözleşmesi”ne istinaden motorlu taşıt hizmetleri için genel borcu, 01.01.2019 tarihli —–numaralı “Kiralama sözleşmesi”ne istinaden motorlu taşıt hizmetleri için 4.363.800 ruble ve 22.08.2018-31.03.2022 tarihleri arasında yerine getirilmeyen yükümlülüklerden dolayı oluşan cezai yaptırım miktarı olan 5.763.605 ruble 85 k. ‘dan oluşan toplam 9.663.537 ruble 75 k. tutarındaki alacağını tahsil edebilmek amacıyla dava açtığını, —- Tahkim Mahkemesi’nin ——-numaralı dava ve 25.08.2022 tarihli kararı ile müvekkili şirketin davası kabul edildiğini ve alacağının tahsiline karar verildiğini, talebe konu tenfiz kararının verilebilmesi için kanunda teminat koşulu öngörülmüş olsa da —–ile —- arasında uluslararası sözleşmeye dayanan karşılıklılık mevcut olduğunu,—- 1954 tarihli Hukuk Usulüne Dair Lahey Sözleşmesine ve 1970 tarihli Lahey Delil Sözleşmesine taraf olduğunu, dolayısıyla işbu davaya ilişkin teminat muafiyetlerinin bulunduğunu, müvekkilinin alacağının güvence altına alınması amacıyla ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini belirterek borçlu şirket aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesine, davanın kabulü ile ilgili yabancı mahkeme kararının Türkiye’de geçerlilik kazanması adına yabancı mahkeme kararının tanınmasına, —— Tahkim Mahkemesi’nin —— numaralı dava ve 25.08.2022 tarihli kararının tenfizi ile işbu kararla kesinleşen 9.663.537 ruble 75k. alacağın TBK m. 99. maddesi uyarınca fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden Türk Lirasına çevrilerek 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi gereğince kararın kesinleşme tarihinden itibaren devlet bankalarının ilgili yabancı para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili 17/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın görevsiz mahkemede açıldığını, tanıma ve tenfiz davasında 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 51/1 maddesinde “Tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye mahkemesidir.” dendiğini belirterek esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın görev yönünden davanın reddine karar verilmesini, tenfize konu yabancı ilamın bir alacağı ilişkin olduğu durumlarda ilamda hükmolunmuş şeyin değeri üzerinden harç alınması gerektiğini, harç eksikliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sözleşmenin tarafı olmadığını, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davaya konu kararın kesinleşmemiş olması sebebiyle reddinin gerektiğini,——- Tahkim Mahkemesi tarafından verilen kararın kamu düzenine aykırı olduğunu belirterek davada Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, müvekkilinin davda taraf sıfatı olmadığından husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın harç eksikliği nedeniyle reddine karar verilmesini, yine mahkeme aksi kanaatte ise davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir.HMK’nun 115/1. Maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki iş bu dava yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin olduğu, tenfiz davalarının 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanununun 51.maddesi uyarınca tenfiz kararları hakkında görevli mahkemenin Asliye Mahkemeleri olduğu; 6102 sayılı TTK.nun 5.maddesi uyarınca bir yerde Asliye Ticaret Mahkemesi varsa aynı yasanın 4.maddesi gereği ticari sayılan davalar ile özel hükümlere göre Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülecek diğer işlere bu mahkemelerde bakılması gerektiği, TTK.nun 4.maddesinde Ticari davaların sayıldığı; somut olayda davacı tarafça —- Tahkim Mahkemesin ——numaralı dava ve 25.08.2022 tarihli kararının tenfizi talep edilmekte olup; tenfiz davaları 6102 sayılı TTK.nun 4.maddesinde sayılan işler arasında bulunmadığı, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında da ” Kiralanan aracın kira bedelinin ve ferilerinin tahsili” yönünde karar verildiği; bu durumda tenfiz davasına bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında kapsamı kaldığı, bu açıklamalar karşısında mahkememizin iş bu davada görevsiz olduğu ——Karar sayılı ve 24.01.2018 tarihli kararı da dikkate alınarak); HMK.nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olmasının dava şartlarından olduğu ve dava şartlarının da davanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınması gerektiğinden davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davada mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İşbu davada mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ NEDENİ İLE HMK 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın USULDEN REDDİNE
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli——- Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine
3-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.