Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/843 E. 2022/347 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/843 Esas
KARAR NO: 2022/347
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2021
KARAR TARİHİ: 10/05/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı- alacaklı tarafından — vade tarihli — bedelli bono dayanak gösterilerek —- dosyası ile bono miktarının ödenmediği gerekçesi ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu bono nedeniyle müvekkilin davalıya borcu bulunmadığını, müvekkil şirket dava-takip konusu —- bonoya istinaden daval şirketin— iban nolu hesabına ——- ödemede bulunduğunu, ödemeye rağmen alacaklı olarak görünen tarafın, kötüniyetli bir şekilde icra dosyasını başlattığını, müvekkil şirketin takibe konu bono nedeniyle davalı şirkete hiçbir borcu bulunmadığını, davalı tarafından kötü niyetli şekilde başlatılan icra takibininin haksız ve kötü niyetli şekilde başlatıldığını, davalının bu haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, davanın kabulü ile öncelikle takdiren teminatsız olarak dava neticesinde müvekkillerin mağdur olmaması amacıyla icra dosyasına yatacak paraların alacaklı davalı tarafından çekilmemesi, dosyanın üçüncü şahıslara temlik edilmemesi ve de dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, —dosyası ile icra takibine konan —vade tarihli ve —– bedelli senet nedeniyle müvekkillerin davalıya karşı borçlu bulunmadığının tespitine, davalı tarafından haksız ve kötü niyetli şekilde müvekkille aleyhine takip yapıldığından %20’den aşağı olmamak üzere müvekkiller lehine tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacının davalıya —- Esas sayılı dosyasına dayanak — vade tarihli —tanzim tarihli ve —- bedelli bonodan dolayı borçlu olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —- sayılı dosyasında; davacı/takip borçlusu hakkında bila tarihli takip talebi ile ilamsız takip başlatıldığı, davacı/takip borçlusunun süresinde takibe itiraz etmemesi nedeni ile takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
— yazılan müzekkere yazılarak— ilişkin dekont celp edilmiştir.
—-tarafların sicil kayıtları celp edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafça davalı tarafından icra takibine konu edilen —– tarihinde yapılan havale ile ödendiği iddiası ile bu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Ödeme iddiasına konu dekontun incelenmesinden; gönderenin davacı, gönderilen alıcının davalı olduğu, gönderilen miktarın—olduğu, işlem tarihinin — olduğu, işlem açıklamasının—– vadeli protesto olan senedimize istinaden cariye ödeme” olduğu anlaşılmıştır. Dekontla yapılan havalenin davaya konu edilen bonoya ilişkin olup olmadığı hususunda davalı şirket yetkilisinin isticvabına karar verilmesine ve isticvap davetiyesinin usulüne uygun olarak isticvap davetiyesinin tebliğ edilmesine rağmen davalı şirket yetkilisinin isticvap davetiyesine icabet etmediği anlaşılmıştır. Davalı şirket yetkilisinin isticvap davetiyesine icabet etmemesi, havale dekontunda yer alan açıklamada — vade tarihli senede atıfta bulunulmuş olması, davalı tarafın—- vade tarihli başka bir senet bulunduğu ve bu ödemenin başka bir senede veya başka bir alacağa ilişkin olduğu yönünde bir iddiası bulunmadığı gibi isticvap davetiyesine icabet edilmemesi nedeniyle bu husustaki davacı iddialarını ikrar etmiş sayılması sebebiyle — dosyasına konu —– bedelli bononun ödendiğinin ispat edildiği kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda davacı tarafça davaya konu edilen bononun ödendiğinin ispat edildiği, bu nedenle davacının davalıya bonodan dolayı borçlu olmadığı, davacı tarafın kötü niyet tazminatı talebi yönünden yapılan değerlendirmede; davalının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispat edilememesi nedeniyle kötü niyet tazminatının şartlarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine—- varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
a—- Esas sayılı takip dosyasına konu —- olan senetten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
b-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 605,48 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 151,38 TL’nin mahsubu ile bakiye 454,10 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan ve 59,30 TL başvurma harcı ve 46,50 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile peşin harç olarak alınan 151,38 TL olmak üzere toplam 257,18 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —–Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/05/2022