Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/835 E. 2022/187 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/835 Esas
KARAR NO : 2022/187

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2016
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ——— ——– —olduğunu, ——- fark edilmesine rağmen gerekli önlemlerin alınmadan —— noktasına ulaşıncaya kadar ——söz ve davranışlarının tüm yolcularını tedirgin ettiğini, — içi süren davranışlarının gerekli önlemler alınmadığı için davacı –tarafından darp edildiği ve yaralandığını, —esas sayılı kamu davasının açıldığını, yargılama sırasında sanğıın vefat ettiğini,— ile suç duyurusunda bulunulduğunu tüm bu sebeplerle davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın davacının belirttiği şekilde gerçekleşmediği, davacı yan mahkemeyi yanıltmak sureti ile haksız menfaat elde etme çabası içinde olduğnuu, dolayısıyla işbu davanın müvekkiller açısından reddinin gerektiğini,— ilişkin yapılması gereken — tarafından belirlenen şartlar dahihinde yerine getirilmiş olduğu,— yerine getirdiğini, işbu davada herhangi bir sorumluluğu bulunmayan davalılara husumet—– mümkün olmadığı gibi dava konusu olayda manevi tazminat talebinin şartlarının oluşmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davacının —- tarafından saldırıya uğraması sonucu davalı —— kusuruna dayalı olarak açılan manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama —– karar sayılı karar ile mahkememizin görevsizliğine — Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olup, tarafların verilen kararı istinaf etmesi üzerine — sayılı kararı ile ” İlk Derece Mahkemesince davacının ticari ve mesleki amaçla seyahat edip etmediği araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme nedeniyle karar tesisi isabetsiz olup, davalılar vekilinin bu yöne değinen istinaf başvurusu yerindedir.” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce istinaf kararı uyarınca davacı vekilinden müvekkilinin ticari ve mesleki amaçla seyahat edip etmediği hususu —–tarihli duruşmadaki beyanında müvekkilinin —- ve mesleki amaçla — etmediğini,——- beyan etmiştir.
Davacı vekilinin bu beyanı sonrası davacının ticari ve mesleki amaçla ——- mahkememizce başka bir araştırma yapması mümkün olmayıp davacı vekilinin beyanı esas alınmıştır.
Görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. (HMK 114/I-c maddesi)
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.( HMK 1 maddesi)
Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırılır. (HMK 115 maddesi)
Ticari davalar TTK. 4. maddesinde mutlak ve nispi ticari davalar düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kamumda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise nispi ticari dava sözkoııusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere Asliye Ticaret Mahkemesinde bakmakla görevlidir.
—— tarihinde yüıürlüğe giren. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3/1-k Maddesinde.— eden gerçek veya tüzel kişi” olarak . 3/1- ı-bendinde ise Tüketici işlemi ” Mal veya hizmet piyasalarında–olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya—- arasında kurulan, –ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır.
Tüketici Mahkemelerinin görevini düzenleyen 73/1 Maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.”
6502 sayılı Tüketicinin Konulması Hakkındaki Kanununun 83/2 Maddesinde ” Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava, —sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine———– yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k maddesinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı maddesinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya —– dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; davanın açıldığı ——–tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu———-, yukarıda belirtilen ———davaya ———- tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilerek görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda—— nedenle davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (——- nedenlerle kararın re’sen BOZULMASINA, (3) numaralı——– nedenle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri ——temyiz————- iadesine, ——– Karar )
Dava, ———- sözleşmesine aykırılık nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava —— yürürlükte bulunan “6502 sayılı kanunun 3/1-k maddesinde tüketicinin; —— amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; —— kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzenmiş, aynı Kanun’un 73/1 maddesinde de;————– doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu hüküm altına alınmıştır.”
Bir uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı niteliğinde olması için taraflardan birinin tüketici, taraflardan birinin —-ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklanıyor olması gerekmektedir. Somut olayda —– davacı —— aldığı——-nedeniyle uyuşmazlık doğmuş olup,davalı vekilinin—–olduğu iddiası yerinde görülmemiştir. 2920 sayılı kanun ——— ve TTK na atıf yapmıştır.Bununla birlikte, davacının tüketici olması ve 6502 sayılı kanunun 3. maddesinin birinci fıkrasının (k)bendindeki diğer koşulların bulunması sebebi ile dava konusu işlem tüketici işlemi niteliğindedir ve aynı yasanın 73/1.maddesi uyarınca görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Zira 6502 sayılı kanunun 83. maddesinde,—-olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir.
Açıklanan nedenlerle; davanın açılma tarihi itibariyle taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmeye Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan davalı vekilinin istinaf sebebleri yerinde görülmemiş ,istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir——
Huzurdaki davada uyuşmazlık mahkememizce ön inceleme duruşmasında; “davacının davalı—— diğer davalı ——- yapmış olduğu —— sırasında ————- tarafından—-nedeniyle manen elem ve ızdırap duyup duymadığı yine davalıların davacının manevi zararından sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır” şeklinde belirlenmiştir.
Dosya kapsamındaki delillerin ve beyanların değerlendirilmesinde davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici olduğu, dava konusu taşıma işleminin de tüketici işlemi sayıldığı anlaşılmış olup, açılan davanın TTK’da sayılan mutlak ve nispi ticari dava niteliği bulunmamaktadır.
Yukarıdaki Yargıtay kararından da anlaşılacağı üzere davanın taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davası olduğu ve bu davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından Tüketici istekleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli olup mahkememiz görevli olmadığından davanın görev dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —– NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.