Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/827 E. 2022/198 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/827
KARAR NO : 2022/198

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2022

DAVA :
Davacı asil mahkememize sunduğu—- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı ve davalılar —- —- akdedildiğini, anılan sözleşmenin “—- başlıklı 6. Maddesi uyarınca —-sözleşmeye konu olan taşınmazı tahliye ederek müteahhide teslim ettiği tarihten, binanın hakkında ilgili —– oturulabilir ruhsatı alınıp arsa sahibi tarafından fiilen sözleşmeye konu yeni binaya taşınılacağı tarihe —– kira bedeli olarak ödeneceği” taraflar arasında kararlaştırıldığını, söz konusu sözleşme hükümleri uyarınca anılan bina tüm daireleri boş olmak kaydıyla, ——- kaydıyla Davalı —firma tarafından ödeme yapılmış, en son olarak da — ödeme yapılarak toplamda — ödeme yapıldığını, ancak yine anılan sözleşmenin “İşe Başlama Tarihi ve İşin Süresi” başlıklı 4. Maddesi uyarınca;
“- İnşaat ruhsatı iş bu sözleşmenin akdedildiği tarihten itibaren en geç 5 ay içerisinde müteahhit tarafından alınacaktır. — inşaat ruhsatı alındıktan sonra 15 aydır.
– —– kendinden kaynaklanan kusurlarla beş ay içerisinde ruhsat almaması halinde inşaatın bitirilmesi için kararlaştırılan 15 aylık süre başlamış sayılacaktır.
– ——- inşaatı 15 ayda bitirip—– oturulur hale getirecek ve arsa sahibine teslim edecektir.
– Mevcut bina sorunsuz teslim edildiği tarihten itibaren 5 ay içinde ruhsat alınacaktır.
– Dairelerin sözleşmede belirtilen şekilde ve şartlarla teslim tarihinden itibaren en geç 6 ay içerisinde iskan ruhsatı—– alınacaktır” hükümleri taraflar arasında kararlaştırılmış olmakla birlikte, bina tarafımca boş olarak derhal teslim edilmiş olmasına rağmen, inşaata aylarca başlanmamış, daireler belirtilen sürede bitirilmemiş, inşaat durdurulmuş ve binanın teslimi sözleşmede belirtilen tarihten çok sonra birçok eksiklik ile birlikte gerçekleştiğini ve halen de —- alınmadığını, — — firmaya gönderilmiş ve tebliğ edilmiş olmasına rağmen gecikmelerin devam ettiğini ve ödemelerin yapılmadığını, —- davalılar tarafından —— akdedilmiş ve anılan Sözleşmenin 6. Maddesinde de benzer —- almış ve saklı tutulmuş olmakla birlikte, davalılar tarafından söz konusu ödemelerin yapılmadığını, bu nedenlerle mağduriyetinin daha da çok artmamasını teminen davalıların malvarlıklarını elden —- bulunduğundan alacağımı elde etmemim güçleşeceği ve zararımın da artacağı gözönünde bulundurularak davalıların malvarlıkları ve banka hesapları üzerine ihityati tedbir konulmasını talep etmiş, borçluların takibe yönelik haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan itirazının iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER :
—– Karar sayılı karar ilamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava; icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında—————–akdedildiği anlaşılmıştır.
Davacının — konu alacağının dayanağı 24/05/2017 tarihli ” Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi”nden kaynaklanmaktadır.
Mahkememizin— kararına, davalılar vekilinin –1 tarihli istinaf başvurusu doğrultusunda dosya istinaf incelemesine gönderilmiş,–karar ilamı ile mahkememiz kararı kaldırılmış ve görevli mahkemenin — olduğuna karar verilmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller— değerlendirildiğinde:
Davacı ile davalı —- —- —- kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin “Mali Yükümlülükler” başlıklı 6. Maddesinde “Arsa sahibinin sözleşmeye konu olan taşınmazı tahliye ederek müteahhide tutanak ile teslim ettiği tarihten, binanın hakkında —- ruhsatı alıp arsa sahibi tarafından fiilen sözleşmeye konu yeni binaya taşınılacağı tarihe kadar her ayın —- hesabına kira bedeli olarak ödenir.” hükmü düzenlenmiştir.
Dava taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu maddede sayılan dava ve işlerin asliye ticaret mahkemelerince incelenerek karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır.
HMK’nın 4. Maddesine göre “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a)Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b)Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c)Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç)Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda, davalı şirket tacir ise de davacı ve diğer davalıların tacir olmadığı, davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava ve işlerden olmadığı anlaşılmış, arsa payı karşılığı—- sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir düzenlemenin bulunmadığı, yine davada, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira mahrumiyeti alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istenmekte olup, taraflar arasında HMK’nın 4. Maddesinde belirtilen bir kira sözleşmesi olmadığından davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılmakla— ilamına uyularak mahkememizin görevsizliğine, dosyanın nöbetçi asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı şirket tacir ise de davacı ve diğer davalıların tacir olmadığı, davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava ve işlerden olmadığı anlaşılmış, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir düzenlemenin bulunmadığı, yine davada, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira mahrumiyeti alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istenmekte olup, taraflar arasında HMK’nın 4. Maddesinde belirtilen bir kira sözleşmesi olmadığından davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılmakla; Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
2-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
3-İhtiyati Tedbir talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.