Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/8 E. 2022/78 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/8
KARAR NO : 2022/78

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 10/02/2022

DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu —- tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalı yana ürün satışının yapıldığını, davacı yan tarafından 63.332,02 TL tutarında fatura düzenlendiğini, davalı yan tarafından fatura borcuna istinaden kısmi ödemenin yapıldığını, kalan— borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu, arz ve izah olunan nedenler ile davalarının kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının; alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili 18/02/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davalının alacaklıya borcunun bulunmadığını, davacı yan tarafından borcun varlığının ispatlanamadığını, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, arz ve izah olunan nedenler ile; davanın reddine, davacının; alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
—– Dosyası,
-Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen fatura sureti,
——tarihli müzekkere cevabı,
-Mali müşavir bilirkişinin — tarihli raporu,
—- tarihli müzekkere cevabı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı cari hesap alacağına istinaden başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, takibe ve davaya konu irsaliyeli fatura nedeniyle dava tarafın davalı taraftan bakiye cari hesap alacağı bulunup bulunmadığı, alacağın miktarı, faiz ve oranı, takip öncesi faiz talebin yerinde olup olmadığı, icra inkar ve kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
—– takip dosyasının incelenmesinde; ödeme emrinin— vekiline tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından — tarihinde yasal süresinde borca itiraz dilekçesi verildiği, İcra Dairesince takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinden itibaren bir yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce tarafların — yıllarına ait — incelenerek mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi mahkememize sunduğu, 18/06/2021 tarihli raporunda sonuç olarak; Raporumuz içerisinde yapılan açıklamalar –, dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası, davacı yana ait—– inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2018-2019 yılı ticari defterlerinin6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davalı yan incelmeye gelmemiş, ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan — alacaklı olduğu, Davacı yanın — alacağı için 3095 sayılı yasaya (Md.2) istinaden icra takip tarihi olan; 26.11.2019 tarihinden itibaren değişen oranlarda faiz talep edebileceği beyan ve rapor edilmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan —– tarihli bilirkişi raporu dayanak yapılarak;
Mali müşavir bilirkişi tarafından incelenen davacı şirkete ait —- yıllarına ait ticari defterlerin usul ve yasaya uygun tutulduğu, davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı tarafın incelenen ticari defterlerinde davalı ile aralarında bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, bu ticari ilişkisini alıcılar cari hesap — takip ettiği, davacı tarafından davalı tarafa — düzenlendiği, davalı tarafından çeşitli tarihlerde toplam—– ödeme yapıldığı, bilirkişi tarafından incelenen davacı tarafın — takip tarihi olan — tarihi itibari ile davacı tarafın davalı taraftan — alacaklı olduğu, takibin dayanağının cari hesap alacağı olduğu, davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen — tutarlı faturadan kalan bakiye alacak olduğu,
Davalı——- defterlerini ibraz etmediğinden inceleme yapılamadığı,
Takibin dayanağı alacağın ödeneceği tarihin kesin olarak belli olmadığı, borçlunun bir ihtar veya ihbarla temerrüde düşürülmesi gerektiği, davalı tarafa ihtara ilişkin dosyada her hangi bir belge bulunmadığı, davalı tarafın TBK 117. maddesine uygun ihtar ile temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı,
Tarafların tacir, yapılan işin ticari iş mahiyetinde olması nedeniyle değişen oranlarda avans faizi talebinin yerinde olduğu,
Alacağın faturadan kalan bakiye alacak olduğu, davalı tarafından fatura karşılığı kısmi ödemede bulunulduğu, alacağın borçlu tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu, icra inkar tazminatı koşullarının oluştuğu anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1—- Sayılı takip dosyasına vaki itirazın İPTALİNE, takibin 21.780,02 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte DEVAMINA,
2-Fazlaya dair talebin REDDİNE,
3-Alacağın faturadan kalan bakiye alacak olduğu, davalı tarafından fatura karşılığı kısmi ödemede bulunulduğu, alacağın borçlu tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; asıl alacak miktarı 21,780,02 TL’nin % 20’si olan 4.356,00 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 307,57 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 127,33 TL’nin, alınması gerekli olan 1.487,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.052,89 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Arabuluculuk aşamasında —-, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.128,93 TL’sinin davalıdan; dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 191,07 TL ‘sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 59,30 TL, posta ve tebligat gideri 82,00 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 841,30 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 719,53 TL yargılama masrafına, peşin harç 307,57 TL eklenerek sonuç olarak — davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan — yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan———– davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —– avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
10-Talep edilmesi halinde bir sureti dosyaya konulmak kaydıyla—— Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.