Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/790 E. 2022/164 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/790
KARAR NO: 2022/164
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 30/11/2021
KARAR TARİHİ: 09/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili — tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketçe —-davalı tasfiye memuru—- dosyası ile alacak ve tazminat davası açıldığını, dava süreci devam ederken davalı şirketin tasfiye sürecine girdiği ve—– tasfiye memuru olarak atandığı ve sonrasında sicilden terkin ediliğinin görüldüğünü, derdest davada taraf teşkilinin sağlanması ve yargılama sonucu yapılması —– yapılabilmesi için — zorunluluğunun doğduğunu,—-tarihli duruşmada tarafımıza ihya davası açmak için yetki ve süre verildiğini belirterek ———-ı yapılarak terkin edilen —– nedeniyle ihyası ile ticaret siciline tesciline, ek tasfiye işlemlerinin yapılması bakımından son tasfiye memurunun atanmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan ——— yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı ——- çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olması memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, tasfiye memurlarının alacaklıların haklarını korumakla görevli olduğunu, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçların notere depo edilmesi ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, bunun yapılmadan şirketlerin tasfiye sürecinin sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kayıtları sicilden terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebileceğini, tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini, Müvekkil —- tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkili —– ——- üzere işlem yaptığını, bu kapsamda herhangi bir sorumluluğunun bulunduğunun kabul edilmesinin kanuna aykırı olacağını, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye süreci eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı —— sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle—– sorumlu tutulamayacağını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyerek davanın niteliği gereği ——-konumunda bulunan müvekkil aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, belirterek müvekkil yönünden davanın reddine, mahkemeniz aksi kanaatte ise müvekkil aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini saygıyla talep etmiştir.
Davalı tasfiye memuru———– maddeleri uyarınca hukuka uygun olarak tasfiye ettiğini, dava dilekçesinde davacının da belirttiği üzere ticaret sicil gazetesinde gerekli ilanlar yapılmak suretiyle meydana getirildiğini, davacı şirketin eğer bir alacağı var ise bu alacağını ilan sürelerinde tasfiye memurluğuna süresinde bildirmesi gerektiğini, bunu yapmadığını,—— tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlü olduğunu, tüzel kişilerin tescilinde, özellikle—– emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediğinin incelendiğini, müvekkilinin tasfiye memuru olarak üzerine düşen tüm hukuki yükümlükleri hukuka uygun olarak yerine getirdiğini, davacı tarafın tasfiye edilen tasfiye tarihinde herhangi bir muaccel alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibarıyla ——–sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olmak kaydı ile TTK’nun 547 ve devamı maddeleri uyarınca ihyası istemine ilişkindir.
TTK 547 ‘nci maddesinde; ” (1) – Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.—- Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. ” hükmü düzenlenmiştir. Yasada düzenlenen ek tasfiye geçici bir önlemdir. Ek tasfiye ile yeni bir hukuki durum meydana getirilmemektedir. Tasfiye de yapılması gereken bazı işlemler bakımından ek tasfiyeye gereksinme duyulabilir. Bunlar sınırsız sayıda olup, madde gerekçesinde örnek kabilinden belirtilmiştir. —- dışı kalmışsa, mal varlığının dağıtımı esnasından ilgili yasal hükümlere uyulmamışsa, organlara sorumluluk davası açılacaksa, tasfiye sırasında kendisi tarafından açılan yada kendisi aleyhine açılan, dava, takip sonuçlanmadan terkin edilmişse ek tasfiye gereklidir. ” hükmü düzenlenmiştir.
Yöntemine uygun duruşma açılmış tarafların delilleri toplanmıştır. Tarafların aktif ve pasif ehliyetleri denetlenerek uyuşmazlık noktaları resen belirlenerek sonuca gidilmiştir.
İhyası istenilen şirketlerin celp olunan —- incelenmesinde; İhyası istenilen —- tarihinde tasfiye sürecine girdiği, tasfiye kararının — tarihinde tescil edildiği, tasfiye memuru olarak davalı olarak — atandığı, şirketin son tescilini —- tarihinde yaptırdığı ve aynı ——- kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
İş bu davaya dayanak yapılan—- dava dosyasının uyap üzerinden yapılan incelenmesinde; davacı —- tarafından ihyası istenilen davalılar —- aleyhine alacak davası açıldığı, davanın yargılaması sırasında——- —- terkin edilmiş olması halinde davacıya —- davacıya süre verildiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm bu delillerin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda; —- tarihinde şirketin tasfiyesinin sona erdiğinden bahisle sicilden terkin edilen —– dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak ek tasfiye için—–yeniden tesciline, davalı —- yasal hasım olup, şirketin sicilden terkin tarihi nazara alındığında şirket aleyhine açılan ve devam eden dava dosyasının açılış tarihinin ——tarihi itibariyle tasfiye memuru tarafından usulsüz olarak terkin edildiği dolayısıyla iş bu davanın açılmasına davalı tasfiye memurunun sebebiyet verdiği anlaşıldığından yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı tasfiye memuru sorumlu tutularak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1.DAVANIN KABULÜ İLE; —— sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak TTK 547 maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar İHYASINA,
2.Şirketin ek tasfiyesi için —- tesciline, bu işlemleri yapması için son tasfiye memuru —–tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın ——-tescil ve ilanına,
3.Karar kesinleştiğinde ihya edilen şirketin sicile tescil işlemlerinin yapılabilmesi için gerekçeli kararın —– gönderilmesine,
4.Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalı tasfiye memuru —— alınarak davacıya verilmesine,
5.Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harç, 130,90 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 249,50 TL yargılama masrafının davalı tasfiye memuru —- alınarak davacıya verilmesine,
6.Davanın mahiyeti gereği davalı —— yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
7.Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davalı tasfiye memuru —– alınarak davacıya verilmesine,
8.Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———— istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2022