Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/773 E. 2023/172 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/773 Esas
KARAR NO : 2023/172

DAVA : Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

DAVA :
Davacılar vekili Mahkememize sunduğu 22/11/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——— şirketindeki tüm hisseleri —– edildiği gibi —— tarihine kadar geçen sürece ait davalı uhdesinki tüm belge ve evrakları eksiksiz olarak teslim etmediğini,—– hissedarı ve yetkilisi olduğu diğer davacı— tüm ticaret defterleri, ortaklar pay defteri, yevmiye defteri, — defteri,—– müzakere defteri alış ve satış faturaları irsaliyeleri ve fişleri muhasebe belgeleri,——– —– beyannameleri geçici vergilere ilişkin belgeler, vergi beyannameleri de dahil —-, belge ve evrakın iadesi ve tesliminin iş bu dava ile davalı—– şirketin evraklarının —– ihtarnamesi ile davalı———-talep edildiğini, ancak şirket ortağı ve davalının eşi olan —- kendilerinde hiçbir evrak ve belge bulunmadığını bildirdiğini, davalının ——— şirkete ait bir kısım belge ve evrağı teslim ettiğini hissedarı ve yetkilisi olduğu dönemlere ilişkin ve sorumluluğunda olan ticari defter ve kayıtların kendisinde olduğunu resmi kurumlardan talep edilmesi gerektiğini bildirmiş olması sebebiyle teslim edilmesi gereken belgeleri teslim etmediğini ikrar ettiğini ve teslim etmeyeceğini bildirdiğini, — kurumlara karşı zaten müvekkili —–yetkili olarak muhatap olacağını, ayrıca geçmiş döneme ilişkin işlemlerin ve belgelerin, şirketin alacaklarının şatışlarının ve yükümlülüklerinin tam olarak tespiti için şirkette olması gerektiğini, bu nedenle tüm belgelerin kendilerine iadesini ve teslimine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca ihtarname masrafı olan 707,50 TL noter ücreti ve vekiline — ödendiğini ve bunun da ayrı bir —- olarak hüküm altına alınması gerektiğini bildirerek —- geçen sürece ait ticari defterlerin ve tüm belgelerin davacılara iadesini ve teslimine bu iadenin gerçekleşmemesi sebebiyle yapılan—-yargılama giderinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 05/01/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle:—– tarihinde davalının hisselerini davacıya devrettiğini, devirle beraber şirkete ait bir adet karar defteri ——- ve—- —- beyannameleri gibi tüm evraklar ile diğer yazışmaları, kullanılmayan —— kullanılmayan ———–defterlerdeki kayıtları teşkil eden evrak, belge ve dökümanların, eksiksiz ve tam olarak davacı—– edildiğini ve davacı tarafından bizzat imza karşılığında alındığını, dolayısıyla evrakların teslim edilmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, şirkete ait defterlerin kendisine teslimine ilişkin davacının mali müşaviri —- bilgileri dahilinde ——- sisteme kaydı başlanan tüm defter ve faturaların —- kaydedildiğini ve davacılar tarafından kolaylıkla—– ulaşılabileceği ve—- öğrenilebileceği bilgisinin ihtarnameye cevaplarında davacıya beyan ettiğini, iddia edilenin aksine , bir adet karar defteri, muhasebe kayıtları, evraklar, defterler, alış satış faturaları,—— muhatap —- edilmiş olduğunu, davacı taraf da olduğunu, —- gereği şirketin hissedar-yetkilisi olduğu döneme ait vergi ve ilgili mevzuat uyarınca gerektiğinde ve talep edildiğinde resmin makamlara sorumluluğu devam ettiğinden dolayı muhafaza edildiğini, dönemsellik ilkesi gereği tarafında olan eski dönemlere ait kayıtları herhangi bi—– talep ettiğinde teslim etmeye hazır olarak tarafında tutulduğunu ihtarnameye cevabında beyan ettiğini, ayrıca tüm bu kayıtlarayrıca tüm bu kayıtlara —— — cevabı ihtarnamesinde bildirdiğini,10 yıl saklama müddeti sebebiyle sorumluluğu olduğunu beyan ederek ayrıca devir sözleşmesinde davacıya verilen mizan ile devir öncesine ait tüm alacak borç ve işlemlerin görülebildiğini şirketin herhangi bir borç alacak ve süre gelen davası olmadığını, mizanda net bir şekilde belirtildiğini, şirketin hiçbir borcu ve cezası olmadan devredildiğini —-bulunmadığını, davanın yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun açıldığını, tüm belirtilen sebeplerle devir tarihi ile birlikte tüm bilgi ve belgelerin davacı tarafa teslim edildiği, ayrıca elektronik ortamda tutulan tüm belgelere ulaşımının sağlandığı ve devir sözleşmesi ile kendi dönemine ait şirketin tüm alacak borç satış bilgilerini içeren—- davacı tarafa sunduklarını, dolayısıyla bilgi alma hakkı kapsamında devir öncesi tüm bilgi ve belgelere ulaşılabilmesi için üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirterek gerçek dışı iddia ve beyanlarla açılmış davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde şirketin ticari defter ve belgelerinin davacıya teslim edilip edilmediği, davacının ticari defter ve belgelerinin davacıya teslim edilip edilmediği, davacının ticari defter ve belgelerin teslimini talep etmekte haklı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, hisse devri nedeniyle ticari defter ve belgelerin teslimi davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 82.maddesindeki; ” Her tacir;
a) Ticari defterlerini, —– açılış bilançolarını, —— raporlarını, —— raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak —– —- belgelerini,
b) Alınan ticari mektupları,
c) Gönderilen —– suretlerini,
d) 64 üncü maddenin birinci fıkrasına göre yapılan kayıtların dayandığı belgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlüdür.
(2) Ticari mektuplar, bir ticari işe ilişkin tüm yazışmalardır.
(3)—– hariç olmak üzere, birinci fıkrada sayılan belgeler, —–olmak kaydıyla, görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanabilirler; şu şartla ki;
a) Okunur hâle getirildiklerinde, alınmış bulunan —— defter dayanaklarıyla görsel ve diğer belgelerle içerik olarak örtüşsünler;
b) Saklama süresi boyunca kayıtlara her an ulaşılabilsin ve uygun bir süre içinde kayıtlar okunabilir hâle getirilebiliyor olsun.
(4) Kayıtlar 65 inci maddenin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca ————— olarak da saklanabilir. Bu tür yazdırılmış bilgiler birinci cümleye göre de saklanabilir.
(5) Birinci fıkranın (a) ilâ (d) bentlerinde öngörülen belgeler on yıl saklanır.
(6) Saklama süresi, ticari defterlere son kaydın yapıldığı, envanterin çıkarıldığı, —— düzenlendiği, ——- —- hazırlandığı, ticari yazışmaların yapıldığı veya muhasebe belgelerinin oluştuğu — yılının bitişiyle başlar.
(7) Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren otuz gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.
(8) Gerçek kişi olan tacirin ölümü hâlinde mirasçıları ve ticareti terk etmesi hâlinde kendisi defter ve kâğıtları birinci fıkra gereğince saklamakla yükümlüdür.—-hâlinde veya tüzel kişi sona ermişse defter ve kâğıtlar birinci fıkra gereğince on yıl süreyle sulh mahkemesi tarafından saklanır. ” şeklindeki düzenlemedir.

DELİLLER :
—– davacı şirketin —- dosyası celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Tanık— tarihli duruşmada ki beyanında;”ben tarafların mali müşavirliğini —- çalışmam nedeniyle tarafları tanırım, hisse devrinden sonra—-belge ve defterleri bana —–verilmek üzere teslim etmişti, ben de bana verilen defter ve belgeleri — teslim ettim, bu teslime ilişkin tutanak tutulmuştu, tutanak tutulurken ben de oradaydım, ancak hangi defter ve belgelerin teslim edildiğini bilmiyorum, defter ve belgelerin içeriğine bakmamıştım, tutanağı — bakarak tutanağı imzalamıştı, tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi 16/01/2023 tarihli raporunda özetle; —-tarafından şirkete ait karar defteri ve davacının dilekçede bildirdiği —- talep edilenlerin davalı tarafından davacıya teslim edildiğini, teslim edilmeyen; şirketin 2010..2020 yıllarına ait yevmiye —- envanter defterleri, 2021 yılı——– firmaya ait tüm beyannameler—– yazışmaları, gelen – giden evrak dosyaları, ———- faturalarının, şirketin yeni yetkilisi olan davacı tarafa tesliminin gerekmekte olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafça davalının davacı şirketteki hisselerini devrettiği artık şirketin temsilcisi olmadığı, buna karşılık davacı şirketin defter ve belgelerini teslim etmediği iddiasıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, davanın süresinde açılmadığı, defter ve belgelerin teslim edildiği buna ilişkin teslim tutanağı bulunduğu, kendi dönemine ait belgelerin ise dönemsellik ilkesi gereği sorumluluğu olabileceğinden kendi uhdesinde olduğu iddialarıyla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, hisse devri nedeniyle defter ve belgelerin şirkete teslimi istemine ilişkindir.
Taraflar arasında hisse devir sözleşmesi yapıldığı ve davacı şirketin yeni yetkilisinin davacı ——hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davalı tarafça ileri sürülen davanın süresi içinde açılmadığı iddiası yönünden yapılan incelemede; davalı tarafça cevap dilekçesinde dava açma süresi olarak belirtilen TTK’nın 437. Maddesinde düzenlenmiş süre şirketten bilgi almaya ilişkin olup eldeki uyuşmazlıkta uygulanma imkanı bulunmadığından, şirketin eski yetkiliden ticari defter ve belgelerin teslimini istemesine ilişkin kanunda düzenlenmiş bir süre bulunmadığından davalının bu yöndeki itirazlarının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
TTK’nın 82. Maddesi gereği tacirin ticari defter ve belgeleri saklama yükümlülüğü bulunmaktadır. Tüzel kişi tacirler bakımından bu yükümlülüğün tüzel kişinin temsilcileri tarafından yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda temsilcilik sıfatı kalmayan temsilcinin yeni şirket temsilcisine ticari defter ve belgeleri teslim etmesi gerekmektedir.
Davalı tarafça ——— gereği kendisinin sorumlu olabileceği dönemlere ilişkin defter ve belgeleri kendisinin saklaması gerektiği yönündeki savunma yönünden yapılan incelemede, TTK’nın 82. Maddesinde defter ve belgelerin tacir tarafından saklanacağının düzenlenmiş olması, davalının şirket borcundan kaynaklı olarak sorumluluk tehlikesi ile karşı karşıya kalması halinde ilgili——- uhdesindeki defterlerin incelenmesini talep etme imkanının bulunması nedeniyle davalının bu yöndeki itirazları yerinde görülmemiştir.
Davalı tarafça davacı ya teslim edilen ve teslim edilmeyen defter ve belgelerin tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davalının davacıya; —– ait yevmiye defterleri —— defterlerini, —— ait tüm beyannameler ve —– yazışmaları, gelen-giden evrak dosyalarını, —- alış ve satış faturalarını teslim etmediği anlaşılmış ve bu defterlerin davacıya teslimine davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davacı—— yıllarına ait yevmiye defterleri ve kebir defterlerinin,
—– yıllarına ——–defterlerini,
——- yıllarına ait tüm beyannameler ve —-giden evrak dosyalarının,
—- yıllarına —- faturalarının davalı tarafça davacı şirkete iade ve teslimine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 120,60 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 59,30 TL başvuru harcı,, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 101,85 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.161,15 TL yargılama giderinden takdiren 1/2’si olan —- harç olarak yatırılan 59,30 TL olmak üzere toplam 639,88 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.