Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/720 E. 2022/680 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/720 Esas
KARAR NO: 2022/680
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ: 18/10/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkemeye sunduğu —– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı —- tarihinde kusurlu sürücü —-sevk ve idaresinde iken müvekkili şirkete —–araca %100 kusurlu bir şekilde çarparak sigortalı araç nezdinde hasar meydana getirdiğini, kaza sonrasında —- olduğunun anlaşıldığını, hasar miktarının —- müvekkili şirket tarafından sigortalısına ödendiğini belirterek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı — havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: tarafına ait aracın diğer davalı —— tarafından yürürlükte olan trafik sigortası bulunduğunu, taleplerinin muhatabının tarafına olmasının mümkün olmadığını, sigorta şirketi ile yaptığı şifahi görüşmeler de ödemenin yapılacağı herhangi bir sıkıntının olmadığını ve poliçemin kazada meydana gelen zararı karşılamakta yeterli olduğu bilgisinin verildiğini, sigorta şirketi tarafından karşılanmayan kısı olarak—- tahsil edildiğini, kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, kazaya babası olan diğer davalı ——karıştığını, kaza sonrasında rahatsızlığı sebebi ile bu konuya yönelemediğini, babasının —– tarihinde vefat ettiğini, kaza ve kusur durumuna ilişkin beyanda bulunmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —-Vekili mahkemeye sunduğu —- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davanın usulden ve esastan reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde —— tarihli trafik kazasında kusur durumunun ne olduğu, davacının dava dışı—– ödediği tazminatın rücuen tahsilini isteyip isteyemeyeceği, isteyebilecek ise ne kadar isteyebileceği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazası nedeniyle ——- istinaden ödenen tazminatın rücuen tahsili davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
——- tarihinde görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmiştir.
— tarafından tanzim edilen yazı cevabı incelendiğinde; —– tarihleri arasında geçerli olduğu anlaşılmıştır.
—- plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi — tarihli raporunda özetle; müteveffa sürücü——- seyrederken hızını aracının teknik özelliklerine, görüş, yol ve trafik şartlarına göre ayarlamadığını, öndeki araçlar ile emniyetli takip mesafesini korumadığını, — arkadan çarparak kendisinin — yaralanmasına neden olduğu için —-açıklanan kusurları işlediğini, ölümlü, yaralanmalı, maddi hasarlı kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, dava dışı sürücü—- idaresindeki — plakalı —– plakalı——- arkadan çarpması nedeniyle kazaya karıştığı için ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, davalı —- kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilsen sorumlu olduğunu, tazminata konu ——- tarihinde, yaklaşık — sonra kazaya karıştığını,— olduğunu, davacı —–ödendiğinin beyan edildiğini ancak ödeme belgesinin sunulmadığını ve tarihinin bilinmediğini, davacı—– tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği — tarihini de kapsayacak şekilde, rayiç değeri ile sigorta teminatı altında olduğunu, genel —-teminatı altında olduğunu, davalı —kazanın meydana geldiği —- kapsayacak şekilde sigorta teminatı altında ve maddi teminat limitinin araç başına —- olduğu konusunda uyuşmazlık olmadığı ancak poliçenin dosyada olmadığını, —–mağdur aracın hasar tutarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve teminat limitine kadar sigorta teminatı altında olduğunu, davalı —- davacı —- ödendiği konusunda uyuşmazlık olmadığı ve bu durumda bakiye hasar tutarının —- kaldığını, kazaya karışan ———- gerçek kişi olduğu için yasal faiz talep edilebileceğini, davalı —– mirasçılarından davacının hasar tutarını ödeme tarihi itibariyle yasal faiz talep edilebileceği ancak davacı tarafından ödeme belgesi sunulmadığı için tarihinin bilinmediğini ve bu nedenle dava tarihi — itibariyle yasal faiz talep edilebileceğini, davalı — gereğince temerrüde düşürülmesi gerektiği ancak işbu dava öncesinde — tazminat talep edildiğini ve temerrüde düşürüldüğünü ispatlayan belge olmadığı için dava tarihi — faiz talep edilebileceğini,— ve müteveffa— mirasçılarından dava tarihi —- itibariyle yasal faizi talep edilebileceğini beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, —– trafik kazası nedeniyle sigortalısına ödediği tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
—- yönünden yapılan incelemede; davalının dava tarihinden önce vefat ettiği, ölü kişiye dava açılmasının mümkün olmadığı hukukumuzda dahili davalı kurumu bulunmadığı, bu nedenle mirasçılarının davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı da anlaşılmakla; dava tarihi itibariyle ölü olan —- yönünden açılan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
— tarihinde davacının —- plakalı araç ile davalı —- maliki olduğu, davalı —-kaza tarihinde geçerli —– plakalı aracın çarpışmasıyla kazanın meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde yol ve trafik şartlarına göre aracın hızını ayarlamayıp öndeki araçla emniyetli takip mesafesini korumadan, —-plakalı araç sürücüsü —- tam kusurlu olduğu, —- plakalı aracın sürücüsünün her hangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza nedeniyle davacının ——— olduğu — plakalı aracın dosya kapsamına uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre —- olduğu, bu miktardan —olarak yapılan ödemenin mahsubundan sonra bakiye hesap tutarının—-olduğu, davacının — ödediği tazminatı bu miktar yönünden rücuya konu edebileceği, zarardan davalı —-maliki olması nedeniyle—- hükümlerine göre davalı —- kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren aracın kaza tarihinde geçerli — şirket olması nedeniyle—- göre sorumlu olduğu, davacı tarafça davalı sigorta şirketinin davadan önce temerrüte düşürdüğü ispat edilemediğinden hesaplanan tazminat miktarına dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine—- varılarak davanın — yönünden reddine, —- yönünden kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davalı —- yönünden açılan davanın REDDİNE,
2-Davalı —— Yönünden açılan davanın kabulü ile; — dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar — müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.459,16 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 614,79 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.844,37 TL karar ve ilam harcının davalılar —— müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 352,20 TL posta ve tebligat gideri ile davanın başında peşin harç olarak yatırılan 614,79 TL olmak üzere toplam 2.521,39 TL’nin davalılar —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022