Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/716 E. 2022/366 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/716 Esas
KARAR NO: 2022/366
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2021
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkil şirket tarafından verilen hizmet karşılığında —–adet fatura düzenlendiğini, düzenlenen üç ayrı fatura doğrultusunda davalı şirkete verilen hizmetin akabinde müvekkil şirket tarafından fatura karşılıklarına dair ödeme talep edildiğini, davalı şirketin —- numaralı faturaya istinaden bir kısım ödeme yaptığını ancak bu faturadan dolayı müvekkil şirketin bakiye olarak —- bakiye alacağının kaldığını, icra takibine dayanak diğer iki fatura açısından ise davalı şirketin hiçbir ödeme yapmadığını, bu gelişme üzerine taraflarınca müvekkilinin alacağına kavuşması için davalı şirket aleyhine — sayılı dosyası marifeti ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı şirkete— tarihinde tebliğ edildiğini, icra takibine davalı şirket tarafından —- tarihinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, müvekkilinin alacağının müvekkil şirket ile davalı şirketin tüm ticari defter ve belgeleri ile —- incelenmesi sonucu ortaya çıkacağını, davalı şirketin icra takibine itirazının hiçbir hukuki dayanağının olmadığını ve hukuka aykırı olduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirket aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, arabuluculuk sürecine dair masraflar ile yargılama giderinin davalı şirket üzerine bırakılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Dosyanın incelenmesinde davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık:Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının takibe konu faturalar nedeni ile davalıdan takip tutarı kadar bakiye fatura alacağı olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —- sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu hakkında—- vade farkı olmak üzere toplam —- alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek aylık —— alacağın tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, yetkiye, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davalının icra takibinden her ne kadar yetki itirazında bulunmuş ise de; yetki icra dairesini göstermediği ve yetki itirazının usulüne uygun yapılmadığı anlaşılmıştır.
Celep ve tetkik olunan davacı şirketin — temin edilen karşılaştırmalı— formlarının incelenmesinde davacının davalıya toplam —– tutarında bildirimde bulunduğu görülmüş , davalının ise takibe dayanak faturalar da dahil olmak üzere—- adet faturayı bildirim konusu yaptığı görülmüştür.
Davacı tarafça cari hesabı oluşturan faturalar ve faturalara istinaden düzenlenen sevk irsaliyelerinin dosyaya sunulduğu, takibe dayanak yapılan faturalardan — tarihli faturanın davalıya düzenlenen – adet faturanın süresinde ödenmemesinden dolayı düzenlenen vade farkına ilişkin —– tutarlı fatura olduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunmuş ve ticari defter ve kayıtları üzerinden bir mali müşavir bilirkişi aracılığıyla rapor alınmasına karar verilmiş , defter inceleme gün ve saati duruşmada hazır olmayan davalı tarafa usulüne uygun olarak ve ihtaratlı bir şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle; davacı şirketin incelenen—- yılı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunu ve davacının şirket kayıtlarında icra takip tarihi itibariyle davalıdan—- tespit edilmiş, davalı ise ticari defterlerini incelemeye ibraz etmemiştir. Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıya — adet fatura düzenlediği ve karşılığında davalıdan — ödeme aldığı, davacı tarafından düzenlenen —- teslimine ilişkin —- adedinin ise vade farkı faturası olduğu, takibe dayanak faturalara istinaden düzenlenen sevk irsaliyelerinde teslim alan kısmında davalı şirket adına isim ve imzalar olduğu tespit edilmiş olup, davacının davalı adına düzenlediği takip dışı diğer faturalardan dolayı davalı tarafça yapılan ödemelerde vade farkı uygulaması yapmadığı, takibe dayanak E-Faturalara davalının itiraz ettiğine yönelik bir belge bulunmadığı yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —- adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda——– takibe dayanak fatura ve sevk irsaliyeleri, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar hep birlikte değerlendirildiğinde davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine cari hesaba dayalı bakiye fatura alacağının tahsili için genel haciz yolu ilamsız takip yapıldığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde takibe itirazı üzerine takibin durduğu ve huzurdaki itirazın iptali davası açıldığı, alınan bilirkişi raporuna göre davacının incelenen ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve taraflar arasında —-yılından itibaren bir ticari ilişki olduğu ve bu kapsamda davacı tarafça davalı adına — adet ürün teslimi ve— adet vade farkı faturası olmak üzere toplam — adet fatura karşılığı — tutarında fatura düzenlendiği, bu faturalar karşılığında davacının davalıdan—- ödeme aldığı ve takip tarihi itibari ile davacının davalıdan vade farkı faturası da dahil olmak üzere toplam —– alacaklı olduğu; ancak bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının tahsilat yaptığı diğer faturalarda vade farkı uygulaması yapmadığı, kaldı ki taraflar arasında ödenmeyen faturalardan dolayı vade farkı uygulanacağına ilişkin bir mutabakat veya sözleşme olmadığı gibi davalının temerrüdüne ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş ve davalıya tebliğ edilmiş bir ihtarname de bulunmadığı, bu hali davacının takibe dayanak yaptığı—– tutarlı vade farkı alacağını talep edemeyeceği, davalının usulüne olarak ihtaratlı bir şekilde ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunması için tebligat yapılmasına rağmen davalının ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmadığı, ancak takibe dayanak faturaları —– bildirmekle işbu fatura içeriği mal/ hizmeti almış olduğunu kabul ettiği, davalı/borçlunun davaya cevap dilekçesi sunmadığı gibi takibe dayanak fatura bedellerini ödediğine ilişkin bir belge de sunmadığı gibi e -fatura olarak düzenlenen takibe konu faturalara itiraz ettiğine ilişkin bir iddia ve itirazda da bulunmadığı, bu hali ile davacının davalıdan takip tarihi itibari ile ödenmeyen bakiye fatura alacağı tutarının —— olduğu, davacının usulüne uygun olarak tutulduğu anlaşılan ticari defter kayıtları, fatura ve sevk irsaliyeleri ile davalıdan alacaklı olduğunu ispatladığı, alacağın faturaya dayalı olması bilinir ve belirlenebilir olması nedeni ile icra ve inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; davalının —- sayılı dosyasına vaki itirazının —– yönünden iptaline,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
3-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 6.889,21 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.199,64 -TL harçtan daha önceden ödenen 602,84 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.596,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 602,84 TL peşin harç, 8,50 vekalet harcı olmak üzere toplam 670,64 TL harcın kabul red oranı dikkate alınarak 623,69 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat, posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 1.032,50 TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 960,22 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacı üzerinden bırakılmasına,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
9-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022