Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/648 E. 2023/535 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/648
KARAR NO:2023/535
DAVA: Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ: 30/09/2021
KARAR TARİHİ: 15/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkilinin 08.07.2020 tarihinde otomobil imalatçısı davalıdan —– şase numaralı aracı satın aldığını, —-numarası ile tescil ettirdiğini, müvekkilinin ——– tarihinde aracı 0 km aldığını ve bir süre kullanıldıktan sonra debriyaja basılınca ses kesilmesi ve aracın çok sesli çalışması sorunları ile –yetkili servis olan—— götürdüğünü, yetkili servis gerekli incelemeleri yaptığında —- uğultu yaptığının tespit edildiğini, müvekkilinin araçta tespit edilen hatalar ve eksiklikler sebebi ile üründen yararlanmada sorunlar oluştuğunu, aracın yetkili servisten 31/03/2021 tarihinde çıktığını, aracın — gün boyunca serviste kaldığını, müvekkilinin — çalışmakta olup , sadece ve sadece —-şirketinin aramış olduğu kriterlere uygun olduğu için davaya konu aracı satın aldığını, araç arızasının sık sık tekrarladığını ayrıca arıza ve bakım sürecinde ikame olarak verilen aracın , —- şirketinin şartlarını taşımadığından işlerine devam edemediğini , karından da yoksun kaldığını, arızaların devam etmesi sebebiyle müvekkilinin aracı kullanamadığını, araçta mevcut gizli ayıpların davalı tarafça müvekkiline bildirilmediği gibi ağır kusur ve hile ile gizlendiğini, problemlerin imalat hatasından kaynaklanmakta olup, aracın serviste kaldığı günler ve kullanmadığı diğer günler için maddi kaybı olduğunu beyan ederek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıplı satılan araç nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu şimdilik 25.000 TLnin arıza başlangıç tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizinin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir satım akdi bulunmadığını, satıcı ile üretici ya da ithalatçının müteselsil sorumluluğunun sadece 6502 sayılı Kanun’da tüketiciler lehine düzenlendiğini, dava konusu uyuşmazlıkta 6502 sayılı Kanun uygulama alanı bulamayacağını, müvekkili şirket ile davacı arasında herhangi bir hizmet akdi de bulunmadığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, dava konusu aracın ticari garanti şartlarına tâbi bulunduğunu, “Ticari Garanti Şartları”na göre malın garanti süresi içinde gerek malzeme, gerekse montaj ve tasarım hatalarından dolayı arızalanması halinde, işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep edilmeksizin tamirinin yapılacağını, ticari garanti kapsamında müvekkili şirketin sadece aracın ücretsiz onarımından sorumlu olup, ticari bir satım söz konusu olduğu için işbu davada davacının, aracı satın alırken kabul etmiş olduğu ticari garanti esasları gereği hiçbir zaman için araç değişimi talep etme hakkının bulunmadığını, dava konusu araçta herhangi bir arıza ve nihayetinde hukuken ayıp olarak nitelendirilebilecek bir sorun bulunmadığı, müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilmesinin esasen mümkün olmadığını, dava konusu araçta üretimden kaynaklanan bir ayıp ya da ayıp olarak nitelendirilebilecek maddi bir hasar ya da eksikliğin söz konusu olmadığını, araçta durur vaziyette motor ve yol sesi olmadığı için bir miktar çalışma sesi duyulmasının normal olduğunu, davacı tarafa da şikayeti üzerine ilk başta bu sesin normal olduğunun yetkili servis tarafından iletildiğini ancak davacı tarafın ısrarı ve talebi üzerine boş viteste hareketine devam eden giriş mili rulmanı değişiminin yapıldığını, üretimden kaynaklanan bir ayıp, teknik bir arıza bulunmayan, halihazırda sorunsuz kullanılmakta olan bir araç bakımından davacının araç değişimi ve zarar talebinin TMK m.2’ye aykırılık teşkil ettiğinin dikkate alınması ve hakkaniyet ilkesine göre karar verilmesi gerektiğini, davanın kabulü halinde davacının araçtan elde ettiği faydayı iadesi gerektiğini, aksi durumun davacının sebepsiz zenginleşmesine sebebiyet vereceğini, itirazları dikkate alınmaksızın araç değişimine karar verilmesi halinde, aracın her türlü borçtan ari bir şekilde iadesine karar verilmesi gerektiğini, bu sebeple ilgili ———- müzekkere yazılarak araç üzerinde hak mahrumiyeti olup olmadığının, aracın muayenesinin yapılıp yapılmadığının, vergi borcu ve trafik cezası olup olmadığının sorulmasını talep etiklerini, somut olayda maddi zararın koşulları oluşmadığını, hukuka aykırı bir eylemi bulunmayan müvekkilinin maddi zarar iddiasına muhatap kılınmasının hukuken mümkün olmadığını beyan ederek haksız davanın öncelikle husumet nedeniyle reddine, aksi kanaat halinde esastan reddine ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkememizce tensip zaptı ile ilgili tescil müdürlüğüne müzekkere yazılarak—-plakalı aracın tescil kaydının, yetkili—- plakalı araca ait servis iş emirlerinin , —- yazılarak dava konusu araca ait tüm kayıtların , dava konusu ——- plakalı araç üzerinde takyidat bulunup bulunmadığına ilişkin ilgili trafik tescil şube müdürlüğü ve vergi dairesine müzekkere yazılmasına karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içeresine alınmıştır.Mahkememizce davacı vekiline —— sözleşmeyi sunmak üzere davacı 2 hafta süre verilmesine karar verilmiş olup, davacı vekilince taşıma sözleşmesinin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce dinlenen davacı tanığı —Ben davacı ——- birlikte çalışmamız nedeni ile tanırım. Tam tarihlerini hazırlamamakla birlikte ——- firmasında çalışmak üzere almış olduğu dava konusu aracı aldıktan sonraki üç ay içerisinde aracın şanzıman arızası verdiğini ve şanzımanının değiştiğini biliyorum. Araç sıfır araç olduğundan ilk üç aylık kullanımda şanzıman arızası vermesi normal gelmedi. Aracın serviste bakımı sırasında ikame araç olarak otomobil verildi ancak ikame araç olarak verilen araç ticari araç olmadığı için — tarafından çalışmasına müsade edilmedi. Davacının aracı tamirde iken —- çalışan iş arkadaşları olarak davacıya araçlarımız ile destek olduk ve —– onun yapması gereken işlere yardımcı olduk. Yani aracı tamirde iken ——firmasının kendisine verdiği işleri benim gibi diğer iş arkadaşlarının araçları ile yerine getirdi. Parasını da firmadan aldı. ” şeklinde; tanık —Ben davacı—— firmasında birlikte çalışmamız nedeni ile tanırım. Hatırladığım kadarı ile pandemi sürecinde davacı ——- firmasında çalışmak üzere ——sıfır araç aldı. Araç ilk üç ay içerisinde şanzıman arızası vererek tamir için servise gitti. Serviste kaldığı müddet içerisinde davacıya ikame araç olarak verilen araç —— sözleşmesine uygun ticari araç olmadığından ikame araç ile çalışmasına izin verilmedi. Ancak ikame araç ile — baskı görmesine rağmen çalışmasına da engel olunmadı. Davacının —– firmasındaki ikame araçla çalışma şartları zorlaştı. İkame araç panelvan tarzda olmadığından daha fazla sefer yapmak zorunda kaldı. Bu nedenle hem zaman hem de yakıt masrafı arttı. Ayrıca —— firması tarafından teslimatların gecikmesi nedeni ile davacıya baskı oldu.” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Mahkememizce dosyanın otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş olup , alınan 19/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda dosyada mevcut araç servis formları incelendiğinde —– tarihli iş emri formunda davacı tarafa ait —plaka nolu aracın — tarihinde ve ———-şikayetiyle servise geldiği, serviste test edildiği, tırnağın yerine takıldığı, kapatıldığı işlemlerinin yapıldığı ve aracın teslim edildiği, 11/02/2021 tarihli iş emri formunda davacı tarafa ait —–plaka nolu aracın ———- “Araçta ses var, depriyaja basınca ses kesiliyor, araç çok sesli çalışıyor, —-şikayetiyle servise geldiği, aracın çekici ile servise alındığı, —- tarihli iş emri formunda davacı tarafa ait ———Araçta ses var, debriyaja basınca ses kesiliyor ve çalıştığında çok sesli çalışıyor.” şikayetiyle servise geldiği, serviste vites kutusu, giriş mili, çıkış mili, diferansiyel, ara mil, vites grubu, contalar keçe, şanzıman giriş çıkış mili, yatak giriş çıkış şaftları, silindir komple-debriyaj yardımcı işlemleri yapıldığı ve aracın teslim edildiği, 02/06/2021 tarihli iş emri formunda davacı tarafa ait —– tarihinde ve———– ses geliyor vitese geçerken takılma yapıyor.” şikayetiyle servise geldiği, giriş mili,çıkış mili, diferansiyel, ara mil, , contalar , transaks komple, vites kutusu söküp takma işlemi yapıldığı ve aracın teslim edildiği, — tarihli iş emri formunda davacı tarafa ait ——tarihinde ve —– yapıldığı ve aracın teslim edildiği, aracın çok az bir kullanım sonucunda araçta önemli olan vites kutusu, şanzıman, diferansiyel, vs arızaların meydana geldiği ve bu arızaların devam ettiği , bütün bu tespitler birlikte değerlendirildiğinde dava konusu —— kamyonetin ayıplı imalat olduğu ve gizli ayıplı olduğu, dava konusu —– yetkili servis olan——- götürüldüğü , aracın yetkili servisten —– tarihinde çıktığı , aracın 50 gün boyunca serviste kaldığını gösteren bir servis formunun mevcut olmadığı ancak serviste bir seferinde 7 gün ve diğerinde 9 gün olmak üzere iki gelişte toplam 16 gün serviste kaldığı , olay tarihinde aynı marka ve model kamyonetin net günlük kira bedelinin 400,00 TL/gün olduğu dikkate alındığında 16 gün x 400,00 TL/gün= 6.400 TL kira kaybı olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı şirkete müzekkere yazılarak davaya konu aracın garanti belgesinin mahkememize gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevabı dosyaya geldikten sonra garanti şartları ve kazanç kaybına ilişkin itirazların değerlendirilmesi için dosyanın daha önce rapor sunan bilirkişiye tevdii ile ek rapor tanzimine karar verilmiş olup, alınan 19/04/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda garanti kitapçığı incelendiğinde garanti koşulları, kullanma şartları, periyodik bakımları şartlarını ve koşullarının belirtildiği, aracın garanti süresinin kilometreye bakılmaksızın satış tarihinden itibaren 3 yıl olduğu , aracın çok az bir kullanım sonucunda, araçta önemli olan vites kutusu, şanzıman, diferansiyel, vs arızaların meydana geldiği ve bu arızaların devam etmesi nedeniyle aracın ayıplı imalat olduğu ve gizli ayıplı olduğu , bu arızaların serviste garanti kapsamında onarım yapıldığı, aracın 16 gün serviste kaldığı, 6.400 TL kira kaybı oluştuğu bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamına göre; davanın, üretim hatası nedeniyle ayıplı olduğu iddia edilen aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ve kazanç kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, 6098 sayılı TBK’nin 219.maddesinde; ”Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” şeklinde düzenlemenin yer aldığı, 6098 sayılı TBK’nun 227.maddesinde satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme veya imkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme seçimlik haklarından birini seçebileceği ve alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının saklı olduğu , somut olayda davacının, dava dışı ——– marka ticari araç satın aldığı, 19/08/2022 tarihli bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre aracın çok az bir kullanım sonucunda vites kutusu, şanzıman, diferansiyel, vs arızaların meydana geldiği ve bu arızaların devam ettiği , aracın ayıplı imalat olduğu ve araçtaki ayıbın gizli ayıp teşkil ettiği, araçtaki ayıbın devam ettiği, -davacının, aracı ticari faaliyette kullandığını belirtmekle- davaya konu aracın kullanım amacı düşünüldüğünde söz konusu ayıbın davacının araçtan beklediği faydayı önemli ölçüde azalttığı, aracın garanti süresinin teslim tarihinden itibaren 3 yıl olduğu, garanti süresi içinde yapılan ve garanti kapsamına giren ayıplara ilişkin ihbarın süresinde yapılmış sayılacağı, davacının, TBK227.maddesinde yazılı haklarından satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkını kullandığı, aracın ayıplı olması sebebi ile davacının bu hakkını kullanmakta haklı olduğu,
misli ile değişimden , davaya konu araca üç yıl süre ile garanti vermesi ve aracın üretici- imalatçı firması olması nedeniyle davalının sorumlu olduğu anlaşıldığından davacının aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin kabulü ile dava konusu —— aracın iade konusundaki masrafların davalı tarafından karsılanmak kaydıyla davalı tarafça ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıplı aracın ise takyidatsız olarak davacı tarafından davalıya iade ve teslimine; kazanç kaybı yönünden aracın makul tamir süresi ile aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli bedelin ne kadar olduğunun belirlenmesi ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, —— gerektiği , buna göre düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacıya ait aracın tamir süresinin 16 gün olduğu, kaza tarihi itibari ile aracın günlük kira bedelinin 400,00 TL olduğu , aracın ayıplı olması nedeniyle davacının talep edebileceği ve davalının sorumlu olduğu kazanç kaybı bedelinin 6.400 TL olduğu anlaşıldığından davacının kazanç kaybına ilişkin zarar talebinin kısmen kabulü ile 6.400 TL’nin dava tarihi olan 30/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A)1-Davacının aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin kabulü ile dava konusu ———- aracın iade konusundaki masrafların davalı tarafından karsılanmak kaydıyla davalı tarafça ayıpsız misli ile değiştirilmesine,
2-Ayıplı aracın ise takyidatsız olarak davacı tarafından davalıya iade ve teslimine,
B)Davacının ayıplı satılan araç nedeniyle kazanç kaybına ilişkin zarar talebinin kısmen kabulü ile 6.400 TL’nin dava tarihi olan 30/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
C-Alınması gereken 6.557,35 TL harcın davanın başında alınan 426,94 TL peşin nispi harç ile ıslah harcı 1.532 TL den mahsubu ile bakiye kalan 4.598,41 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına
D-Davacı tarafından yapılan posta masrafı 32,50 TL, 4 adet tebligat gideri 162,00 TL, 7 adet e tebligat gideri 48,40 TL, kep gideri 4,10 TL, dosya masrafı 3,00 TL, bilirkişi ücreti 1.000 TL olmak üzere toplam 1.250 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre (%83,76) 1.047 TLsinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine , bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
E-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK gider avansı tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
F-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Hükümleri uyarınca 15.359,04 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
G-Suçüstü ödeneğinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320 TL”nin davanın kabul oranına göre 1.105,63 TLsinin davalıdan , bakiye kısmın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına
H-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 426,94 TL peşin nispi harç , 1.532 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.018,24 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
I-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Hükümleri uyarınca 9.200 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
İ-Davalı tarafça yapılan posta masrafı 58,00 TL, bir adet e tebligat gideri 2,60 TL olmak üzere toplam 60,60 TL yargılama giderinin davanın ret oranına göre (%16,24) 9,84 TLsinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine , bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/06/2023