Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/640 E. 2022/285 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/640 Esas
KARAR NO : 2022/285

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı —-Havale Tarihli Dava Dilekçesi Özetle; Taraflar arasında ticari ilişki kurulduğunu, davacının davalı yana icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirket herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz edildiğini, İtirazın iptali davası açılabilmesi için dava şartı olarak—- başvurulduğunu, yapılan görüşmelerde anlaşma sağlanmadığını, herhangi bir ödeme yapmayan davalı aleyhine—olarak icra işlemleri başlatıldığını, gönderilen ödeme emrine davalının itiraz etmesi üzerine davanın ikamesi ve davalının yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle icra dosyası ile başlatılan takibe davalı şirketin yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı yan tarafından açılan davaya karşılık dava dosyasına sunulan cevap dilekçesinin bulunmadığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının cari hesaba dayalı olarak davalıdan takip tutarı kadar alacaklı olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Celp ve tetkik olunan— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı takip alacaklısı tarafından davalı/borçlu aleyhine — alacağı ve —- faiz olmak üzere toplam — tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı, davalı/borçlunun süresi içinde takibe itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik —-incelenmesinde takip konusu alacağa dayanak cari hesabı oluşturan davacı tarafından davalı adına düzenlenen– tutarlı faturanın davacı ve davalı tarafından usulüne uygun olarak– bildiriminin yapıldığı, tarafların — formlarının birbirini teyit ettiği görülmüştür.
Usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlanmış ve ön inceleme duruşması yapılmış olup, ön inceleme duruşmasında tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına dair ara karar oluşturulmuş ve işbu ara karar ihtaratlı olarak duruşmada hazır olmayan davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu — özetle; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunu, cari hesabı dayanak —– istinaden davalı tarafça yapılan kısmi ödemeler sonrası davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 3.588,00 TL alacaklı olduğu, faturanın e fatura olduğu ve davalıya mail yolu ile gönderildiği, davalının ise ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği yönünde rapor tanzim edilmiş ve raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre,—— Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan —-, icra takip dosyası, fatura, bilirkişi Raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında mal alım satımından kaynaklı bir ticari ilişki bulunduğu ve bu ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından davalı adına — fatura düzenlendiği, işbu faturanın davalıya tebliğ edildiği ve davalının da bu faturayı usulüne uygun olarak bağlı bulunduğu——— —- bildirimde bulunmakla fatura içeriği mal ve hizmeti almış olduğunu kabul ettiği, davacının — ve kayıtlarına göre davalının —— bulunduğu fatura ile ilgili davalıya —- çek ile ve —— ödeme ile toplam —yaptığı ve bu faturadan kaynaklı davacıya —–borçlu olarak görüldüğü, davalının ise usulüne uygun ihtara rağmen ticari defterlerini incelemeye ibraz etmeyerek davacının usulüne uygun tutulduğu anlaşılan ticari defterlerinin doğruluğunun teyitine imkan vermediği, bu hali ile davacının bakiye alacağını usulüne uygun tutulan ticari defter ve kayıtlarına göre ispatlamış olduğu ve davacının 3.588,00 TL alacaklı olduğu, davacı her ne kadar takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de takip öncesi davalının temerrüdüne ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş bir ihtarname bulunmadığı anlaşılmakla davalının temürrüdünün takip tarihi itibariyle gerçekleştiği alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeni ile icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu, her iki tarafın tacir olması nedeni ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacı her ne kadar icra takibinde 3.588,00 TL asıl alacak ve 306,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.894,57 TL takip talebinde bulunmuş ve dava dilekçesinde de bu tutar yönünden yapılan itirazın iptaline karar verilmesini —– esas değeri takibin ferilerini de eklemek suretiyle —– belirtmiş ise de davacının bu tutar yönünden itirazın iptalini istemesinde hukuki yararının olmadığı, zira asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar verilmesi ile birlikte icra harç ve giderlerini icra müdürlüğünce infaz aşamasında nazara alınacağı dikkate alındığında itirazın iptaline konu alacağın 3.588,00 TL , takip öncesi işlemiş faiz tutarının ise 306,57 TL olduğu ve toplam dava değerinin 3.894,57 TL olduğu dikkate alınarak davanın bu tutar üzerinden kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; davalının —— esas sayılı dosyasına vaki itirazın asıl alacak ——- takibin bu tutar yönünden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına,
2-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 245,13 -TL harçtan daha önceden ödenen 70,31 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 174,82 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ——- (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 70,31 TL peşin harç, 8,50 vekalet harcı olmak üzere toplam 138,11 TL harcın kabul red oranı dikkate alınarak 127,06 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat, posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 1.114,00 TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.024,88 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacı üzerinden bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
8-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca— nedeniyle ——davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesap edilen — davalıdan alınarak, 105,60 TL’ sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup , usulen anlatıldı.